Almanya'da 24 Eylül'de gerçekleşen genel seçimlerde sandıktan birinci parti olarak çıkan Başbakan Angela Merkel'in partisi Hristiyan Birlik partilerinin (CDU/CSU) liderliğinde kapalı kapılar ardında koalisyon hükümeti kurma girişimleri hızlı başladı.

İkinci parti olarak çıkan SPD'nin "Merkel'le hükümette yokuz" tavrının ardından gözler Hıristiyan Birlik, Hür Demokrat ile Yeşiller arasında kurulacak bir koalisyon hükümetine çevrildi. Her üç partinin renklerinden ötürü "Jamaika" koalisyonu olarak adlandırılan bu ittifaka Alman sermayesi ve yaygın basın destek veriyor.

Yeşiller Partisi'nin yönetim organında bu tür bir koalisyon görüşmelerine yeşil ışık yakılırken, bakanlıkların nasıl dağıtılacağı merak konusu. Her üç partinin temsilcileri ise hükümetin rengi ve bakanlıkların dağılımını görüşmek için resmi olarak Aşağı Saksonya Eyaleti seçimleri sonrasında masaya oturacak.

FDP EKONOMİ, YEŞİLLER DIŞIŞİŞLERİNİ İSTİYOR

Ancak koalisyon hükümeti kurma görüşmelerinin hiç de kolay olmayacağı ve bu konunun önümüzde yıla kadar sürebileceği belirtiliyor. 15 Ekim'de planlanan ilk görüşmeden önce "Rheinische Post" gazetesi Yeşiller Patisi ve Hür Demokratlar Partisi’nin (FDP) bakanlıklar konusunda şimdiden anlaştığını yazdı.

Gazetenin iddiasına göre FDP ekonomi, adalet, eğitim ve teknoloji bakanlıklarını, Yeşiller ise dışişleri, kalkınma ve çevre bakanlıklarını istiyor. Yeşiller Partisi'nin liderlerinden Katrin Göring-Eckardt ise bakanlıklar konusunda şimdiden anlaşmaya varıldığı iddiasını yalanladı. Pazar günleri yayınlanan "Bild am Sonntag" gazetesine konuşan Eckard, Merkel ile telefonla görüştüğünü söylemekle yetindi.

Bakanlıkların kimde kalıp kalmayacağının önemli olmadığını belirten Yeşiller Partisi politikacı, Afganistan'ın "güvenli ülke" ilan edilerek Afganistanlı mültecilerin ülkelerine sınır dışı edilmesinin durdurulması gerektiğini söyledi. Eckard, CDU'nun 'kardeş partisi' CSU'nun her yıl ülkeye alınacak mülteci üst sınırını belirleyecek yasaya da kesinlikle karşı çıktıklarını bildirdi.

ALMANLAR YARISI SEEHOFER'İ İSTEMİYOR

Özellikle Bayern Eyelati'nde iktidarı elinde bulunan CSU'nun lideri Horst Seehofer mülteci üst sınırında ısrar ediyor. Ancak "Bild am Sonntag" gazetesinin bugün yayınladığı bir anketin sonuçlarına göre Almanların yüzde 42'isi yeni hükümet görüşmeleri önünde engel gibi duran ve mülteci karşıtlığı yapan Seehofer'in istifa etmesini istiyor.

Buna karşı Almanların yüzde 69'ı ise Angela Merkel'in partisinin başında kalması gerektiği görüşünü belirtiyor. Ankette çıkan bir başka görüş ise hükümet partisi CDU'nun sağa kayması. Seehofer'in Hıristiyan demokratları sağa kaydırma girişimlerini olumsuz bulan Almanların yüzde 55'i "CDU sağ söylemlerden vazgeçsin" diyor. CDU'nun sağcı siyaset yapmasını isteyenlerin oranı ise yüzde 31 olarak açıklandı.

CSU Genel Başkanı ve Bavyera Eyalet Başbakanı Horst Seehofer son olarak "siyasi yelpazenin sağ kanadında boşluk bırakılmaması" şeklindeki sözleriyle gündeme gelmişti. Ancak Seehofer'e karşı CDU Genel Başkanı Angela Merkel mülteci kabulüne ilişkin belirlenecek üst sınıra hem seçimden önce hem de seçimden sonra karşı çıktığını birkaç dile getirmişti.