Almanya’da 2017 öncesi güvenlik politikaları sertleştirilecek

Almanya’da iktidar partisi CDU, radikal İslamcılarla mücadele ve güvenlik politikalarını önümüzdeki yıl yapılacak seçimlerde kullanacağının işaretlerini veriyor.

Almanya’da iktidar partisi CDU, radikal İslamcılarla mücadele ve güvenlik politikalarını önümüzdeki yıl yapılacak seçimlerde kullanacağının işaretlerini veriyor. İçişleri Bakanı tarafından sunulan önerilerde, güvenlik politikalarının sertleştirilmesinin yanı sıra DAİŞ ve benzeri çetelere katılanların vatandaşlıklarının iptali isteniyor.

Temmuz ayında DAİŞ bağlantılı olduğu iddia edilen iki mültecinin katliam girişimi ve 17 yaşındaki bir gencin Münih’teki alışveriş katliamı sonrasında ülkedeki güvenlik politikaları yeniden tartışılmaya başlanmıştı. Başbakan Angela Merkel’in başında olduğu Hristiyan Demokrat Birlik Partisi (CDU)’nun mülteci politikası da bu kapsamda eleştiriler almıştı.

CDU’lu İçişleri Bakanı Thomas de Maizière tarafından kamuoyuna duyurulan bazı öneriler ise, hükümetin 2017 genel seçimleri öncesindeki taktiği olarak algılanıyor.

Bakanın sunduğu öneriler arasında ‘kamu güvenliğini tehlikeye atma’ gerekçesiyle şüpheli bireylerin tutuklanması, oturum hakkı olmayanların daha hızlı sınırdışı edilmesi, ‘terörizme sempati söyleminin’ cezalandırılması, ülke dışındaki silahlı radikal gruplara katılanların çifte vatandaşlıklarının iptal edilmesi de bulunuyor.

CDU’nun önerilerinin ülkedeki güvenlik kaygılarından ziyade son yıllarda partinin kaybettiği seçmen desteğinin yeniden kazanılmasını amaçladığı yorumları yapılıyor. Alman muhafazakar seçmenin önemli bir kısmı son yıllarda yabancılara karşı popülist söylemi arttıran Almanya İçin Alternatif Parti (AfD)’ye yönelmişti.