İsveç'te her 3 göçmenden biri yoksul

Son bir ay içinde, devlet kurumları; Devlet İstatistik Kurumu, Hastalık Kasası ve İşsizlik Kasası ile sendikaların ardarda yayımladığı rapor ve istatistikler, İsveç'te her 3 göçmenden birinin yoksul olduğunu ortaya koydu.

İsveç'teki işçilerin yüzde 74'ünü örgütleyen İşçi Sendikaları Konfederasyonu'nun (LO) Novus adlı kamuoyu araştırma şirketine yaptırdığı araştırmanın sonuçları, her 10 İsveçliden 7'sinin son 5 yıl içinde sınıflar arasındaki gelir uçurumunun arttığını düşündüğünü gösterdi.

Halkın % 72'si de önümüzdeki yıllarda sınıflar arasındaki gelir farklılığının daha da artacağı düşüncesinde. Sadece % 6'lık bir kesim gelir farklılıklarının çok az ve oldukça az olduğunu yönünde görüş bildirdi.

İŞSİZLER GEÇİNEBİLMEK İÇİN BORÇLANIYOR

İşsizlik Kasalarının Ortak Örgütü'nün (SO) 3846 işsizi kapsayan bir araştırmasının sonuçları da işsizlerin çok güç koşullar altında yaşamlarını sürdürdüklerini, her 10 işsizden 4'ünün geçinebilmek için yakınları veya arkadaşlarından borç almak zorunda kaldıklarını gösterdi.

SO, İşsizlerin yeni bir iş bulmaya konsantre olabilmeleri için geçim kaygıları olmaması gerektiğini belirtiyor ve işsizlik yardımlarının miktarının yükseltilmesini öneriyor.

Devlet İstatistik Kurumu’nun (SCB) dün kamuoyuna açıklandığı bir rapor ise, İsveç’te yoksulluğun artmakta olduğunu ve halkın % 15’nin Avrupa Birliği’nin belirlediği yoksulluk sınırının altında yaşadığını ortaya koydu. 2008 yılında yoksulların oranı % 13 iken bu rakam geçtiğimiz yıl % 15’e yükseldi.

İsveç’in en yoksulları ise Avrupa Birliği ülkeleri dışında doğan göçmenler. Her üç göçmenden biri yoksul. En yoksul olanlar ise son yıllarda Irak, Suriye ve Afganistan gibi ülkelerden gelerek iltica edenler. Ancak daha önce gelen ve yıllarca yaşayan göçmenlerle son bir kaç yıl içinde gelenler arasında gelir ve yaşam standartlarında da belirgin bir farklılık yok.

EN YOKSUL GÖÇMEN GRUPLARI: BOSNALILAR, ŞİLİLİLER VE IRAKLILAR

Uzun yıllar İsveç’te yaşamalarına karşın en yoksul göçmen gruplarını Bosnalılar, Şilililer ev Iraklılar oluşturuyor. Diğer Avrupa Birliği ülkeleriyle kıyaslandığında İsveç, AB ülkeleri dışında doğan göçmenlerle Avrupalılar arasında gelir farklılıklarının en fazla olduğu ülkelerin başlarında yer alıyor.

İsveç’te yaşayan göçmenlerin yoksulluk sınırının altına düşme riskleri İngiltere, Almanya ve diğer Batı Avrupa ülkelerine kıyasla daha fazla. Avrupa Birliği ortalamasına göre Bulgaristan, İngiltere ve Polonya’da gelir dağılımı daha adil ve AB ülkesi dışında doğan göçmenlerle bu ülkelerde doğanlar arasında belirgin bir gelir farklılığı yok.

Avrupa Birliği’ne üye Letonya, Bulgaristan ve Polonya’dan İsveç’e çalışmak amacıyla gelenlerin yoksulluğa itilme risklerinin daha az olduğu belirtiliyor.

İsveç ve göçmenlerin eğitim seviyelerindeki farklılıklarla yoksulluk arasındaki ilişki de ele alınıyor. Avrupa Birliği dışından gelen göçmenlerden çoğunun 3 yılık lise eğitimi olmadığına, eğitim düzeyi düşük olan göçmenler içinde yoksulluğun daha fazla olduğuna dikkat çekiliyor.

YANLIZ YAŞAYAN ÇOCUKLU KADINLAR İSVEÇ’İN EN YOKSULLARI

Hastalık Kasası’nın kamuoyuna açıkladığı rapor, İsveç’te yalnız yaşayan çocuklu kadınların en yoksul kesimi olduğunu ortaya koydu. Raporda iki veya daha fazla çocuklu yalnız yaşayanların % 46’sının yoksulluk sınırının altına düşme riski olduğu, devletin ödediği yardımlar; analık-babalık yardımı ve çocuk yardımı kesilmesi durumunda yoksulların oranının % 66’ya yükseleceği belirtiliyor.

Yalnız yaşayan çocuklu kadınların gelirlerinin % 9’unu nafaka, çocuk yardımı ve konut yardımı oluşturuyor. Çocuk yardımlarının son 10 yıl, nafakaların ise son 20 yıl içinde arttırılmaması bu grup içinde yer alan kadınların gerçek gelirlerinin ve yaşam standartlarının düşmesini de beraberinde getirdi.

Raporda, çalışan ve yalnız yaşayan çocuklu kişiler arasında yoksulluğun iki katına çıktığına ve çocuklarını geçindirebilmek için sosyal yardım kurumlarına başvurmak zorunda kaldıklarına dikkat çekiliyor.

YOKSULLUK ÇOCUKLARIN GELECEĞİNİ OLUMSUZ ETKİLİYOR

Bunun da çocukların yaşamları ve geleceği üzerinde olumsuz etkide bulunduğu, yoksulluğun çocukların karnelerine yansıdığı ve lise eğitimini tamamlamalarının daha güç olduğu belirtiliyor.

Raporda, yoksul ailelerin çocuklarının hastalanma ve ölme riskinin iki kat daha fazla olduğuna dikkat çekiliyor. Psikolojik hastalıklara yakalananların, uyuşturucu kullananların ve suç işleyenlerin oranının yüksek olduğu belirtiliyor.