Merkel'in yeni ortakları ayrı tellerden çalıyor!

Dört yıl boyunca Almanya'yı yönetecek koalisyon hükümetinin kurulması için kapalı kapılar ardındaki pazarlıklar sürüyor.

Merkel hükümetlerinin derin ismi Schäuble CDU, FDP ve Yeşiller Partisi'ni biraraya getirecek koalisyon için olumlu konuşurken, Merkel'in yeni ortaklarının nasıl anlaşacağı bilinmiyor.

24 Eylül'de yapılan genel seçimlerin ardından Almanya ilk kez federal çapta denenecek bir koalisyon hükümetine hazırlanıyor. Hıristiyan Demokratlar Birliği CDU, Hür Demokratlar Partisi (FDP) ve Yeşiller Partisi'nin siyah, sarı ve yeşil renklerinden ötürü Jamaika adıyla anılan bu koalisyon için henüz resmi görüşmeler başlamadı.

Fakat başkent kulislerinin kapalı odalarında her üç partinin temsilcileri arasında sıkı görüşmelerin başladığı belirtiliyor. Aşağı Saksonya Eyaleti'nde 14 Ekim günü yapılacak erken seçimlerin hemen ardından her üç parti görüşme masasına oturacak. Çünkü bu eyaletteki seçim sonuçları partilerin pazarlık elini güçlendirecek.

SCHÄUBLE: JAMAİKA'YA İNANIYORUM

Zira sosyal demokratların "Artık Merkel hükümetlerinin ortağı değiliz" çıkışıyla gündeme gelen Jamaika koalisyonun kurulmaması halinde Almanya'nın erken seçime gitme olasılığı yüksek. Bu yüzden olacak ki Merkel'in partisi CDU cephesinin tek umudu Jamaika modeli.

Merkel hükümetlerinin derin ismi olarak bilinen maliye bakanı Wolfgang Schäuble yeni hükümet modeline sıcak bakan isimlerin başında gelmesi dikkat çekti. 40 yılı yakındır CDU'da siyaset yapan Schäuble, Jamaika modeli için "Bunun kesinlikle başarılı olacağına düşünüyorum. Sadece biraz zamana ihtiyacımız var" dedi.

Hıristiyan demokrat, liberal ve Yeşiller çizgisinde olacak yeni hükümetin Avrupa yanlısı olacağını söyleyen Schäuble, partilerin arasındaki müzakerelerin sonuç vereceğini düşünüyor. CDU'nun meclis başkanlığı için önereceği isim olacağı belirtilen Schäuble'nin aksine her üç partinin nasıl bir yelpazede biraraya geleceği ise merak ediliyor.

Enerjiden, mültecilere, vergi indiriminden çevre siyasetine kadar her üç parti arasında ciddi görüş ayrılıkları var. Her üç partinin özellikle şu başlıklardaki konularda mutabakata varması gerekiyor:

AVRUPA: Liberallerin temsil edildiği FDP Euro krizini yaşayan ülkelere yönelik uyggulanan ve Merkel'in başını çektiği kemer sıkma politikalarının sürdürülmesinden yana. Hatta FDP krizle boğuşan Yunanistan'ın gelecekte Euro'dan atılmasını istiyor. Bunun aksine Yeşiller AB içerisinde dayanışmacı politikalardan yana ve her halükarda Yunanistan'ın Euro'da kalmasını ısrar ediyor.

POLİS DEVLETİ: Her üç parti artan terör saldırılarından dolayı ülkedeki polis sayısının artırılması artırılmasından yana. CDU güvenlik kamaralarının sayısının artırılmasını ve vatandaşlara yönelik daha fazla istihbarat bilgilerinin toplanması gerektiğini düşünüyor. Bunun aksine Yeşiller güvenlik siyasetinin vatandaşın kişisel bilgilerin korunmasını öngören yasaların ihlal edilmemesi gerektiğini belirtiyor.

MÜLTECİLER: Partilerin uzlaşmaya gideceği konuların başında ülkeye alınacak mülteci sayısında üst sınırın belirlenmesi. Merkel, Yeşiller ve FDP bu sınıra karşı çıkarken CDU'nun 'kardeş partisi' CSU üst sınırda ısrar ediyor. Yeşiller ayrıca Afganistanlı sığınmacıların artık sınır dışı edilmemesini talep ediyor.

ENERJİ: Merkel'in müstakbel ortakları Yeşiller ve FDP arasındaki en büyük çelişkilerden birisi de enerji ve küresel ısınmaya yönelik alınacak tedbirler. FDP ve CDU "Yenilenebilir Enerji Yasası"nın iptal edilmesini talep ederken, bu yasanın daha da güçlenmesinden yana. Yeşiller 2030 yılına kadar ülkenin bütün enerji ihtiyacının "yenilebilinir" olmasını planlıyor.

VERGİ: Her üç parti arasındaki bir başka önemli görüş ayrılığı ise vergi konusu. Yeşiller Partisi yıllık geliri 100 bin Euro'dan fazla olan vatandaşların en yüksek vergi dilimine tabii tutulmasını isterken, bunun aksine FDP zenginlerden daha az vergi alınmasını talep ediyor.