Mülteci dairesindeki ‘skandal’ abartılı çıktı

Haksız yere iltica başvurularının kabul edildiği öne sürülen Federal Göç ve Mülteciler Dairesi’nin Bremen şubesinde yapılan incelemede skandalın abartıldığı ortaya çıktı. 18 bin olumlu karardan sadece 165’inin haksız yere verilmiş olabileceği belirtildi.

Geçtiğimiz aylarda sığınmacıların başvurularını inceleyen Federal Göç ve Mülteciler Dairesi (BAMF)’ın Bremen şubesindeki skandalı uzun süre gündemi meşgul etmişti. Mültecilerden rüşvet almakla suçlanan BAMF’ın Bremen şubesinin eski daire başkanı Ulrike B. Haziran ayında işten çıkartılarak hakkında soruşturma başlatılmıştı.

Dairenin kadın yöneticisi BAMF’ın sistemine girerek çoğu Batı Kürdistan’dan gelen Êzîdi mülteci olmak üzere en 1200 sığınmacının başvurusuna onay verdiği iddia edilmişti. Bremen savcılığı ise sığınma başvurularının kötüye kullanıldığını öne sürerek organize suç işlendiğine dair şüphelerin bulunduğunu belirtmişti.

18 BİN ONAY YENİDEN İNCELENDİ

Bunun üzerine 2000 yılından bu yana BAMF’ın Bremen şubesinin sığınma başvurularına yönelik verdiği bütün olumlu kararlar yeniden incelenmeye alınmıştı. Alman basınına sızan BAMF bir iç yazışmasına göre Bremen’deki skandal söylendiği gibi büyük değil. Buna göre soruşturma komisyonu 18 bin olumlu başvurudan sadece 165’nin haksız yere verildiğine ilişkin rapor verdi.

Söz konusu kararların olumlu olması için yeterli belgelerin dosyalarda bulunmadığı belirtildi. Basında yer alan bilgiler üzerine açıklama yapan Federal İçişleri Bakanlığı sözcüsü ise BAMF’ın Bremen şubesine yönelik soruşturmanın bittiğini ancak henüz nihai kararın verilmediğini belirtti.

Bremen’deki skandalın hem Merkel hükümeti tarafından hem de yaygın medya tarafından kasıtlı olarak büyütüldüğü ifade ediliyor. Almanya’da mültecilerin hakları için mücadele kuruluşların başında gelen Pro Asyl ise Bremen’deki olayın bu şekilde kamuoyuna yansımasına sert tepki gösterdi.

‘HAKSIZ YERE KARARLAR VERİLİYOR ALGISI YARATILDI’

Pro Asyl’ün yöneticilerine Günter Burkhardt söz konusu olayın kamuoyuna çok ciddi olumsuz yansımalarının olacağına dikkat çekerek şöyle konuştu: “Bu olay savaş ve çatışma bölgelerinden gelen mağdurlara haksız yere sığınma hakkının verildiği algısını yaratacak. Böyle bir önyargıyı bizzat İçişleri Bakanlığı kendi elleriyle güçlendirdi.”

Ayrıca bu yılın başından beri Bremen savcılığının soruşturmasına rağmen skandalda adı geçen eski daire başkanı Ulrike B.’nin rüşvet karşılığında iltica başvurularını kabul ettiğine dair somut bilgiler de henüz kamuoyuna açıklanmış değil.

Ulrike B.’nin sosyal medya hesaplarında “Pro Asyl” kuruluşu ile Êzidilerle ilgili paylaşımlar yaptığı ve insan hakları mücadelesini destekleyen bir isim olduğu için BAMF içinde hedef alındığı düşünün bir kesim de var. Yaygın medyanın aksine Bremen ve Aşağı Saksonya Eyaleti’ndeki yerel basın ise söz konusu yöneticinin Êzidîlerin iltica başvurularına onay vermeyi para karşılığında yapmadığını yazmıştı.