Sadece ‘küçük bir kesimi ilgilendirdiği’ gerekçesiyle geçici sığınma hakkı verilen mültecilerin aile birleşimine 2 yıl Almanya’da kalma şartı getiren uygulamanın tüm mültecilerin yarısını etkilediği anlaşıldı.

17 Mart’ta koalisyonu oluşturan Hristiyan birlik partileri CDU-CSU ile Sosyal Demokrat Parti (SPD) tarafından getirilen yeni düzenlemeye göre, ‘geçici sığınma hakkı’ tanınan Suriyelilerin aile üyelerini ülkeye getirebilmeleri için 2 yıl Almanya’da kalma şartı getirilmişti. Düzenlemenin getirildiği dönemde mültecilerin büyük oranda ‘Cenevre Sözleşmesi’ kapsamında sığınma hakkı alacağı ve geçici sığınma hakkının sadece çok küçük bir mülteci kesimine verileceği iddia edilmişti.

Ancak Pro Asyl adlı kuruluş tarafından verilen rakamlar, yeni düzenlemenin getirilmesi ardından mültecilerin yarısına yakınına geçici sığınma hakkı tanındığını gösteriyor. Federal Göç ve Mülteciler Dairesi’nin (BAMF) verilerini paylaşan Pro Asyl, Haziran ayında 23 bin Suriyeli mülteciden 10 bin 200 kadarına geçici sığınma hakkı verildiğini ve böylece aile birleşiminin 2 yıllık süreyle engellendiğini duyurdu.

2014 yılında Suriyeli mültecilerden sadece yüzde 13,6’lık bir kesime geçici sığınma hakkının tanındığını belirtilen Pro Asyl açıklamasında, bu yıl içinde Cenevre Sözleşmesi kapsamındaki sığınma hakkı verilmesine yönelik kararların giderek azaldığı vurgulandı. 2015 yılında mültecilerin büyük oranda Cenevre Sözleşmesi kapsamındaki sığınma hakkını aldıkları kaydedilen açıklamada, bu yılın başına kadarki uygulamanın ‘istisna’ olduğuna dikkat çekildi.

Açıklamada, geçici sığınma hakkı verilmesi uygulamasının ‘trend’ haline geldiği dile getirilirken, bununla mültecilerin ailelerinden uzun süre ayrı bırakılması eleştirildi.

‘Geçici sığınma hakkı’ verilmesi nedeniyle aile bireylerini Almanya’ya getirmek isteyen Suriyeli sığınmacılara 2 yıl bekleme zorunluluğu getiriliyor. Ayrıca bu sürenin dolması ardından bürokratik işlemlerin yıllar sürebileceği biliniyor.