İnsan Hakları Derneği (İHD) Antep Şubesi, İmralı’da 22 yıldır rehin tutulan Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’a yönelik tecridin sonlandırılması ve artan hak ihlallerini protesto etmek amacıyla cezaevlerinde 27 Kasım 2020’de başlatılan süresiz-dönüşümlü açlık grevi eylemlerine ilişkin basın açıklaması yaptı.

Merkez Şahinbey ilçesi Kırkayak Parkı’nda yapılan açıklamaya kentte bulunan demokratik kitle örgütü temsilcileri destek verdi. “Ölüm değil çözüm istiyoruz” pankartının açıldığı açıklamada “Vê qêrînê bibihîsin û mirinan bisekinînin (Bu çığlığı duyun ve ölümleri durdurun)”, “Em rûmeta mîrov û jîyanê diparêzin tu jî deng bide (Yaşamın ve insanın onurunu savunuyoruz sende ses ver)”, “Yaşama ses ver ölümler olmasın”, “Talepleri karşıla açlık grevleri sonlandırılsın” ve “Cezaevleri ölüm evleri olmasın” dövizleri taşındı.

Açıklamada konuşan İHD Antep Şubesi Eşbaşkanı Bermal Kutlu, cezaevlerinde süren açlık grevlerinin 8’inci ayına girdiğine vurgu yaparak, “Hapishanelerde uzun süredir hak ihlalleri yaşanmaktadır. Salgın bahane edilerek çıkarılan düzenlemeler infaz koşullarını ağırlaştırmıştır. Salgınla birlikte ihlaller giderek büyümüştür. İnsan onuruna yanaşmayan ihlaller hem uluslararası anlaşmalara hem de Türkiye’de ki mevcut yasalara aykırıdır. Adalet Bakanlığı yasal olmayan bu uygulamalara biran önce son vermeli” dedi.

Cezaevlerinde tutulan hasta tutsakların sağlık durumuna dikkati çeken Kutlu, “Hasta tutukluların sağlık koşulları göz önünde bulundurularak tedavileri aksatılmadan yapılmalıdır. Yaşama ses vermenin insan olmanın bir gereği olduğu kadar, susmanın ölümleri onaylamanın bir gerçeği olarak karşımızda durmaktadır. Yaşamdan yana olmanın yaşam hakkını korunmasıyla sağlanacağı gerçeği, hukuk örgütleri tarafından göz önünde bulundurulmalıdır. Açlık grevinde bulunan tutukluların sağlıkları tehlikeye girmeden yetkililer gerekli adımları atmaları gerek. İçerideki dünyanın sesine ses ve eline el olalım, bu çığlığa ses verelim” diye konuştu.

Açıklamada alkışlar ve atılan “Ölüm değil çözüm istiyoruz”, “İnsan hakları ile insandır”, “Yaşama ses ver mahpuslar ölmesin” ve “Bu çığlığı duyalım ölümleri durduralım” sloganları ile son buldu.