Hasta Mahpuslara Özgürlük İnisiyatifi, hasta tutsakların duruma dikkat çekmek için gerçekleştirdikleri eylemlerinin 356’ncı haftasından İnsan Hakları Derneği (İHD) Ankara Şube binasında basın toplantısı düzenledi. İnisiyatif adına açıklama yapan Avukat Ömer Faruk Yazmacı, Afyon 1 Nolu T Tipi Kapalı Cezaevi’nde kalan 30 yıllık hasta tutsak Menduh Kılıç’ın durumunu dile getirdi.

Avukat Yazmacı,  şunları ifade etti:

“Menduh Kılıç, Tüberküloz. Bu hastalıktan dolayı sol akciğerinin üçte ikisi ameliyatla alınmış ve aynı akciğerinde tehlikeli mantar enfeksiyonu oluşmuştur. Yine aynı akciğerinde leke tespit edilmiştir. Sağ akciğerinde de bu hastalıktan dolayı ciddi şekilde tahribat oluşmuştur. İleri derecede Astım ve KOAH hastasıdır solunum cihazı kullanarak yaşamımı idame ettirmek zorundadır. Kılıç aynı zamanda kronik faranjit hastasıdır. Mide reflüsü hastalığı var ve bu hastalıktan kaynaklı yemek borusunda ciddi tahribat oluşmuştur. Sol bacağında kist bulunmaktadır ve kronik alerji hastasıdır. Tüberküloz tedavisi yarım kalmıştır. Sürekli öksürmeler yaşadığını, boğazından kan geldiğini, nefes almakta zorlandığını ve zaman zaman boğuluyor gibi olduğunu; boğaz yanması, halsizlik, vücutta uyuşma, şişme, sık sık baş dönmesi gibi ciddi rahatsızlıkların başladığını ve sağlığının kötüye gitmesiyle ciddi olarak kaygılanmaya başladığını ifade etmektedir. Bu hastalıklardan dolayı hastaneye gidemediğini de aktarmıştır…

Denetimli serbestlikle tahliye edilmesi gerekirken geçmişteki disiplin cezaları nedeniyle infazı yanmıştır. Bu haktan yararlandırılması için tekrar başvurmasına rağmen talebi reddedilmiştir. İnfaz hakimliğine yapılan itirazı da kabul edilmemiştir. Son olarak Ağır Ceza Mahkemesinin bu hususta karar vermesi beklenmektedir. Ağır hasta olan Menduh Kılıç’ın risk teşkil eden hastalıklarından kaynaklı olan tedavisinin önündeki engeller kaldırılmalı ve acil olarak tahliyesi sağlanmalıdır.”

İSTANBUL

İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi Hapishaneler Komisyonu, hasta tutsakların durumuna dikkat çektikleri “F Oturumu” eyleminin 484’üncüsünü gerçekleştirdi. Sanal medya üzerinden yapılan açıklamada bu hafta ağır hasta tutsak Hakkı Turgay’ın durumuna dikkat çekildi. 

Oturumda söz alan komisyon üyesi avukat Davut Arslan, cezaevlerinde yaşanan hak ihlallerinin her gün daha da artığını vurgulayarak, tecride karşı sürdürülen ve 219’uncu gününe yaklaşan açlık grevlerinin bu ihlallere bahane edildiğini söyledi. Sorunlara çözüm üretmesi gereken yetkililerin ise sadece yaşanan sorunları görmezden gelmekle kalmayıp, sorunların daha da artmasına neden olan uygulamalara imza attıklarını aktaran Arslan, “İnfaz mevzuatında yapılan mahpus haklarına aykırı düzenlemeler, sorunları çözümsüzlüğe sürüklemekte,  mahpusların tedavi ve sağlığa erişimine getirilen engellemeler yaşam haklarına tehdit oluşturmaktadır” dedi.

Bandırma 1 Nolu T Tipi Kapalı cezaevinde bulunan Hakkı Turgay’ın geçirdiği trafik kazası sonucu diz kapağının altında oluşan iltihaplanmaya bağlı yaşam kalitesini olumsuz etkileyen ve her geçen gün daha da artan rahatsızlıklarına rağmen tedavi edilmediğine dikkati çeken Arslan,  şunları belirtti:

“Ordu E Tipi Kapalı hapishanesinde tutulduğu sırada, Ordu Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırılan Turgay hakkında hazırlanan 24 Şubat 2020 tarihli raporda; Osteomyelit (Kemik iltihabı) tanısı konulan Turgay’ın, İstanbul Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Hastanesi’ne sevk edilmesi istenmiştir. Rapora rağmen hastane sevki yapılmayan Turgay, fenalaşması üzerine, yeniden Ordu Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırılmış, hastanenin 11 Mart 2020 tarihli ikinci raporunda, ‘Osteomyeliti olan hastanın ileri tetkik ve tedavi için İstanbul Cerrahpaşa Tıp Fakültesine sevki uygundur’ denilmiştir. İkinci rapora rağmen Cerrahpaşa Tıp Fakültesine sevki yapılmayan Turgay, 29 Haziran 2020’de üçüncü kez Ordu Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırılmış, bu kez Turgay ile ilgili geniş değerlendirme yapan hastane, düzenlediği raporda; ‘Hastanın kronik Osteomyelit olması nedeniyle takip ve tedavisinin multidisipliner branşlarla yapılması gerekmektedir. Bu branşlardan olan plastik cerrahi bölümünün hastanemizde olmaması nedeniyle, hastanın takip ve tedavisinin plastik cerrahi olan bir merkezde yapılması uygundur’ denilmiştir.

13 Ekim 2020’de ‘Kovid-19 testi yapılacağı’ gerekçesiyle bir başka tutukluyla birlikte Bandırma 1 Nolu T Tipi Kapalı Hapishanesi’ne sevk edilmiştir. Sağlık durumu yeniden ağırlaşan Turgay, 12 Aralık 2020’de Bandırma Devlet Hastanesi’ne sevk edilmiş. Bandırma Devlet Hastanesi, Ordu Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin 3 ayrı raporuna rağmen tedavisi yapılmayan Turgay ile ilgili hazırladığı raporda, '(...) Kişinin cerrahi veya tıbbi bir tedaviye ihtiyacı olmadığı, ileri ki takiplerinde enfeksiyon alevlenmesi olursa mahal inde gerekli palyatif cerrahi ve tıbbi tedavilerinin yapılabileceği ve en ileri merkezde dahi bu kronik Osteomyelit hastalığının kesin iyileşmesinin veya kesin tedavisinin mümkün olamayabileceği değerlendirilmiş olup, durum bildirir rapor düzenlenmiştir' ifadelerine yer vererek, Ordu Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin raporlarına aykırı tespitlerde bulunmuştur.

Arslan son olarak, Turgay ve cezaevinde bulunan ağır hasta tutukluların serbest bırakılması çağrısında bulundu.