Birleşik İşçi Kurultayı (BİK) üyeleri, asgari ücretin açıklanmasına günler kala, Kadıköy Khalkedon Meydanı’nda “Asgari değil insanca yaşanabilir ücret” şiarıyla eylem düzenledi. Polis ablukası altında gerçekleşen eylemde, “Asgari değil insanca yaşanabilir ücret” yazılı pankart ile dövizler taşındı. Sık sık, “Esir değil işçiyiz, yarının sahibiyiz”, “Milyonlar aç milyonlar işsiz çare örgütlü direniş”, “İş, ekmek yoksa barış da yok” sloganlarını atan BİK adına açıklamayı Şahin Uçar okudu.

İŞÇİLERE GELİNCE SADECE %10 ARTIŞ

Asgari ücret görüşmelerinin devam ettiğini hatırlatarak sözlerine başlayan Uçar, patronların her yıl olduğu gibi bu yıl da ekonomik sıkıntı ve rekabet zorluklarına sığındığını belirterek; kendilerine yönelik devlet desteğinin %100 artışla 100 TL’den 200 TL’ye yükselmesini isterken, işçilere ise %10 gibi bir artışı reva gördüğüne dikkat çekti.

EMEĞİMİZİN KARŞILIĞINI İSTİYORUZ

TÜİK’in sıkılmadan ve utanmadan orta iş kolu için 2.331 TL önerirken, Türk-İş’in ise 2.578 TL’nin altının kırmızı çizgileri olduğunu açıkladığını belirten Uçar, yaşananlara şöyle tepki gösterdi: “Şaşırdık mı? Tabi ki hayır. Tabloyu hepimiz biliyoruz, görüyoruz ve yaşıyoruz. Bugün cümlenin tam anlamıyla milyonlar aç, milyonlar işsiz. İnsana yarışır bir yaşam sürmediğimiz gibi, çoğumuz hayatta kalmaya çalışır durumdayız. Vaziyet böyleyken, sözümüzün söylemediği, taleplerimizin gündem edilmediği, yok sayıldığımız asgari ücret görüşmeleri yapılıyor. Açık ve net söylüyoruz; emeğimizin karşılığını istiyoruz. Her gün yeniden yarattığımız dünyadan payımıza düşeni istiyoruz. Sahip oldukları zenginliğin tamamı bizden çaldıklarından oluşanlar, bize bir şey bahşedemez.”

BİR AVUÇ ASALAK MİLYONLARIN ADINA KARAR VERİYOR

Asgari ücretin ülke emekçilerinin geçim ücreti haline geldiğini dile getiren Uçar, gerçek enflasyon oranının %50 yoksulluk sınırının ise 7.000 TL’in üzerinde olduğuna işaret etti. İşsizlik ve yoksulluk kıskacında sıkışmış insanların intihar edip, canına kıydığını hatırlatan Uçar, şöyle konuştu: “Buna karşın hiç utanma duygusu taşımayan vicdanları kapkara bir avuç asalak, milyonlar adına 2.300 lira, 2.500 lira asgari ücret tantanası yapıyor. Biliyoruz, bu hoyratlığın sebebi bizim örgütsüzlüğümüzdür. Kendi kaderimizi kendi ellerinize almadıkça, bizden olmayanlar bizim adımıza karar verecekler. Biliyoruz, sendikalarımızın başındakiler işçi gibi değil patron gibi yaşıyor. Biliyoruz, milyonlarcamızı işsiz bırakanlar, gözünü kar hırsı bürümüş kapitalistler ve onların çürümüş düzenidir. Karlarından biraz feragat etseler, ya da günde 7-8 saat ten fazla çalışma yasaklansa işsizlik sorun olmaktan çıkacaktır. Biliyoruz, asgari ücretliler vergi rekortmeniyken, her gün bir patronun vergi borcu siliniyor. Biliyoruz, bizim ücretimiz 1 ay tartışılırken; bunu tartıştıranların, Saray'da oturanların, mecliste el kaldır, indiren başka halta yaramayanların maaşları bir gecede değişebiliyor.”

GENEL GREV ÇAĞRISI

Bu karanlık tabloyu kabul etmediklerini vurgulayan Uçar, bu çürümüş düzeninin gazabına uğrayan herkese genel grev, genel direniş çağrısında bulundu. Haklarını sonuna kadar savunacaklarını kaydeden Uçar, taleplerini şöyle sıraladı:

TALEPLER:

1. Asgari ücret en az yoksulluk sınırı düzeyinde olmalıdır

2. Asgari ücret ağı hariç net olarak hesaplansın, vergi dışı bırakılsın, yoksulluk sınırına vergi dilimi kaldırılsın

3. Asgari ücret tespit görüşmeleri halka açık yapılsın

4. Ekonomik krizin yükü işçilere değil patronlara yüklensin

5. Türk-iş işçi sendikacılığı yapsın

6. Kıdem tazminatı kazanılmış hakkımızdır! Dokunulamaz!

Eylem, “Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiçbirimiz” sloganıyla sona erdi.