Sürgünde yaşayan Şêx Seîd’in torunlarından Xinûs eski Belediye Başkanı Hasan Basri Fırat, tecridin, Türk devletinin Kürt liderlerine yönelik tarihsel nefretinin devamı olduğunu söyledi.
Kürt siyasetçi Hasan Basri Fırat, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin kırılması için daha güçlü eylemler geliştirmek gerektiğini belirterek, “Önder Apo özgürleşmeden Kürt sorunu çözülmez” dedi.
ANF’ye konuşan sürgündeki Xinûs (Hınıs) eski Belediye Başkanı ve Şêx Seîd’in torunu Hasan Basri Fırat, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’a yönelik mutlak tecrit/iletişimsizlik politikasının, Türk devletinin Kürt liderlerine yönelik tarihsel nefreti ve politikasının devamı olduğunu söyledi.
Fırat, “Önder Apo’nun durumunu biz halk olarak önemsiyoruz. Biz önemsediğimiz için devlet bu tecrit sistemini uyguluyor. Üç yıldır haber alamıyoruz. Yaşayıp yaşamadığını bile bilmiyoruz. Kendi kanunlarını bile hiçe sayacak kadar pervasız ve hukuksuz bir devlettir. Ne ailesi ne de avukatları yasal haklarını kullanabiliyor” şeklinde konuştu.
BU TARİHİ DİKKATE ALMALIYIZ
Kürt halkının, Abdullah Öcalan’ın durumunu çok ciddiye alması gerektiğini vurgulayan Fırat, şöyle devam etti: “Türk devleti, Kürt sorununu tarihsel olarak önderlerinin kişiliğinde bitirmiştir ve boğmuştur. Hem liderleri imha etmişler hem de Kürt sorununu bu şekilde bastırmışlar. Liderlerimizi sadece imha etmekle kalmamışlar, onları hatırlatacak, onların nişanelerini, isimlerini ve mezarlarını dahi imha etmişler ya da toplumun hafızasından silmeye çalışmışlar. Bu onların tarihidir. Bu tarihi, biz Kürt halkı olarak dikkate almalıyız. 29 Haziran’da Şêx Seîd’in idam kararı ile Önder Apo’nun aynı günde idama çarpıtılması tesadüf müdür? Bu, tarihi bir hafızadır. Bu şekilde Kürtleri bastırmışlar.”
ÖNDERLİK ÖZGÜRLEŞMEDEN KURDISTAN ÖZGÜRLEŞMEZ
Kürt Halk Önderi özgürleşmeden Kürt meselesinin çözülemeyeceğini; devletin Kürt sorununu boğmak için Abdullah Öcalan üzerindeki tecridi derinleştirdiğini vurgulayan Fırat, şunları söyledi: “Biz Kürtler bunu kabul etmemeliyiz, buna karşı güçlü bir mücadele yürütmeliyiz çünkü Kürtleri yok etmek istiyorlar. Kürt halkının imhasına karşı direnen ve bu gayreti, fedakarlığı ortaya tek güç de Kürt Özgürlük Hareketi’dir. Devlet de bunu biliyor ve Önder Apo’ya ona göre yaklaşım ortaya koyuyor. Halkımız buna karşı daha yüksek perdeden mücadele etmeli. Evet halkımız direniyor, mücadele ediyor, ancak Önder Apo’nun özgürlüğü için daha iyi sivil ve siyasi hamleler geliştirmeliyiz. Önder Apo özgürleşmeden Kurdistan özgürleşmez, buna göre halk olarak tutum geliştirmeliyiz.”
