Geçinemiyoruz grubu, hayat pahalılığını Kadıköy’de bulunan Yel Değirmeni’nde bulunan Nuh Köklü heykeli önünde protesto etti.

HDP Milletvekili Musa Piroğlu’nun destek için hazır bulunduğu eylemde, “Tane tane alıyoruz. Mutfakta yangın var; geçinemiyoruz” yazılı pankartın yanı sıra patates, salatalık gibi sebzelerin ve fiyatların yer aldığı dövizler taşındı. Sık sık, “Zamlara teslim olmayacağız”, “ Gün gelecek, devran dönecek, iktidar halka hesap verecek” sloganı atıldığı eylemde, ilk konuşma HDP Milletvekili Piroğlu tarafından yapıldı.

KARŞINIZDAKİ HALKIN ÖFKESİ!

Polis ablukasına tepki gösteren Piroğlu, “ Burada zamlara, yoksulluğa karşı bir araya geldik ama çevremiz neredeyse bütün sokaklarıyla polis tarafından abluka alınmış durumunda. Ben onları anlıyorum; çünkü buradaki tepki, 80 milyonun tepkisi. O yüzden bu kadar polis yetmez, birinci orduyu yardıma acilen çağrın; tankları, topları da getirin; çünkü karşınızdaki halkın öfkesidir. Buradaki öfke, tezgahın yanında duran teyzenin öfkesidir. Buradaki öfke fabrikadaki işçinin, yurttaşın öfkesidir” dedi.

Ancak bu ülkede herkesin aynı yoksulluğu yaşamadığını hatırlatan Piroğlu, bir avuç çapulcunun, bu ülkenin bütün servetini talan etmeye devam ettiğini vurguladı. “Biz yoksulsak ve bu kadar sefalet içinde yüzüyorsak ve ürünleri taneyle almak zorunda kalıyorsak, bunun sebebinin iktidar yanlış politikası değil bilinçli tercihi sonucu olduğuna işaret eden Piroğlu, “Bilerek yapıyorlar. Halkın değerlerini birkaç çapulcuya akıtmaya devam ediyorlar. Doğasını, tarihini, insanını yağmalıyorlar ve doymak bilmiyorlar” diye konuştu.

Önümüzdeki döneminde kıtlık ve gıda krizinin yaşanacağının uyarısında bulunan Piroğlu, “ Biz sustukça, yan yana gelmedikçe onlar daha fazla üstümüze gelecek, daha fazla zam yapacak ve kanımızı emmeye devam edecekler” diye konuştu.

Piroğlu'nun konuşması sırasında marketten çıkan bir yurttaş ise isyan etti. Piroğlu’nu doğrulayan yurttaş, elindeki Şok market poşetini göstererek; “Tavuk 50 TL olmuş. 1 kiloluk biber dolması 50 TL olmuş. Böyle bir şey var mı? Kimden kimin rızkını alıyorsunuz?” diye sitem etti.

Geçinemiyoruz grubu adına ise açıklamayı Özlem Hacıoğlu, yüksek enflasyon nedeniyle gıdaya ulaşmakta zorluk yaşadıklarını kaydetti.

TÜİK'in geçtiğimiz günlerde yıllık enflasyonu açıkladığını hatırlatan Hacıoğlu, “ Yüzde 61. Bağımsız kuruluşlar ise yüzde 142. Marketlere, pazarlara girdiğimizde ellerimiz boş çıkıyoruz. Tarım ülkesi Türkiye'de tarımsal ürünlere fahiş fiyatlarda ulaşıyoruz” dedi.

Yüksek enflasyon nedeniyle halkın gıdaya ulaşamaz hale geldiğine işaret eden Hacıoğlu, geçtiğimiz ay yapılan KDV indiriminin de fiyatlara yansımadan boşa düştüğünü söyledi.

Kapıda gıda krizinin olduğuna dikkat çeken Hacıoğlu, bunların tek sorumlusunun  AKP iktidarı olduğunu vurguladı. 20 yıllık iktidarları boyunca uygulanan yanlış tarım politikaları sonucu tarımsal desteğin azaldığını, küçük üreticilerin büyük şirketler karşısında güçsüz, çaresiz korumasız bırakıldığını belirten Hacıoğlu, artan döviz maliyetleriyle ithalata dayalı mazot, gübre, zirai ilaç, tohum üreticinin de belini büktüğünü kaydetti.

MUTFAK YANGIN YERİ

“Verimli toprakları yüksek tarımsal üretim potansiyeline sahip bir ülkeyi, üretmek yerine ihtiyacını bile karşılayamaz hale getirmek, tarımsal girdileri ihracata mecbur bırakmak cinayettir” diyen Hacıoğlu, şöyle konuştu: “Her geçen gün katlanarak artan maliyetler üreticiyi üretemez, halkı da tüketemez hale getirdi. Canımızdan bezdirdi. Tencere boş, sofrada aş yok, mutfak yangın yeri. Geçinemiyoruz! Meyve sebzeyi tane tane alır hale gelmemizin sorumluları, yüzleri kızarmadan, tarımda Avrupa birincisi, dünya onuncusu olduğumuzu söylüyor. Utanmıyorlar. Dışa dayalı tarım politikaları sebebiyle çiftçi tarlasını ekmeyip terk ediyor. Halk meyve ve sebzeye ulaşamayacak hale geliyor mutfaklar yanmaya devam ediyor. Vatandaş ıspanağı, pırasayı, patatesi unuttu.”

“Beslenemiyoruz, geçinemiyoruz, İnsanca yaşamak istiyoruz” vurgusunda bulunan Hacıoğlu, talepleri şöyle sıraladı:

* Tarımsal girdi ürünlerde dışa bağımlı politikalardan vazgeçin.

 * Tarımsal üretim için kullanılan mazottan, zirai ilaçtan ÖTV'yi, KDV’yi kaldırın!

* Gübreye yapılan zamları geri çekin.

* Tarım alanlarını, zeytinlikleri, tüm dikili alanları koruyun. Rant için mevzuat düzenlemeyin.

* Tarımda emek sömürüsünü önleyin.”