Irak’ta 12 Mayıs’ta yapılacak parlamento seçimlerine sayılı günler kaldı. Partiler, listeler, koalisyon ve ittifaklar oy oranlarını arttırmak için propaganda çalışmalarına ağırlık verdi. Her parti, liste etkili olabileceği alanlarda propaganda çalışmalarını yoğunlaştırmış durumda. Irak Başbakanı Haydar Abadi, Nasır Listesinin seçim propagandası için Süleymaniye, Hewler, Kerkük, Musul ve Bağdat’ta açılışlar yaptı. Listesinden seçime girecek adayları tanıttı. Açılış ve tanıtımlarda konuşmalar yaptı, yapmaya da devam ediyor. Abadi en son Bağdat’ın Huriye bölgesindeki seçim çalışmaları kapsamında düzenlenen mitingde yaptığı konuşmada, “Irak parlamento seçimlerine müdahale etmek için uzanan yabancı elleri keseriz” diyerek sert mesajlar verdi. Abadi’nin bu sert mesajları Eski Başbakan Nuri El Maliki ve Haşdi Şabi lideri Hadi Amiri’yi destekleyen İran’a verdiği düşünülüyor.

Abadi’nin bu mesajları, Irak seçimlerinin oldukça gergin geçeceğini gösteriyor. Şii Listelerin diğer liderleri Nuri Maliki, Hadi Amiri, Amr El Hekim ve Muqteda Es Sadr etkili olabilecekleri, oy potansiyeli olan Necef, Kerbela, Bağdat’ın çevresi, Basra ve diğer kentlerde yapılan mitinglere katılarak mesajlarını vermeye devam ediyor. Sunnilerin en güçlü partisi ve adayı olan İyyad Alavi de etkili oldukları bölgelerde seçim çalışmalarını sürdürüyor.

TARTIŞMALARI BÖLGELER VE KERKÜK!

KDP’den ise Kerkük ve tartışmalı bölgelere ilişkin açıklamalar yapılmaya başlandı. KDP Politbüro üyesi Kemal Kerküki, Kerkük’teki işgali kabul etmedikleri için, burada seçimi boykot ettikleri biçiminde bir açıklama yaptı.

Kerküki, ‘’Hem Iraklılardan hem de dostlardan ihanet gördük. Kerkük işgal altında kalmayacak; ya diyalogla şiddetten uzak bir şekilde çözülecek veya Kerkük’ün onurlu halkı ve Peşmergeler bu duruma rıza göstermeyecekler” diyerek seçimlerden sonra Kerkük ve tartışmalı bölgelerdeki durumun savaş dahil ciddi çatışmalara gebe olduğunun işaretlerini veriyor.

KDP’nin diğer etkili bir ismi eski Irak Dışişleri Bakanı Hoşyar Zebari de benzer açıklamalarda bulundu.

Zebari, 16 Ekim’den bu yana Irak merkezi yönetiminin denetimine geçen tartışmalı bölgelerde halkın ciddi felaketlerle karşı karşıya olduğunu ve Bağdat hükümetinin sorunları çözmekten uzak olduğunu söyledi. Zebari’nin açıklamaları Irak Merkezi hükümeti ile Kürdistan Federal bölgesi ve özellikle de KDP arasında yaşanan sorun, kriz ve kaosun derinliğini gösteriyor.

KDP Politbüro Üyesi Roj Nuri Şaweys ise yapılan bu sert açıklamaları daha da ileri götürerek, Bağdat yönetiminin anayasayı uygulamaması ve Kürtlerin eşit ve ortak halk muamelesi görmemesi durumunda bağımsızlık yoluna yöneleceklerini söyleyerek, bağımsızlıkta yeniden ısrar etmeye başlayacaklarını söylüyor.

KDP’nin en yetkili ağızlarından bu açıklamalar, Kürdistan Federe Bölgesi ile Irak Merkezi yönetimi arasında yaşanan ve seçimden sonrasına ertelenen sorunların savaşa doğru gittiğini gösteriyor. Zira Abadi ve diğer tüm partiler seçimlerden alacakları sonuca göre sorunların çözüm yöntemlerini seçeceklerini gösteriyor. Bütçe, petrol anlaşması, tartışmalı bölgeler sorununun hepsinin seçim sonrasına ertelenmesi, seçim sonrasına bırakılması bunu gösteriyor.

KDP’lilerin bu açıklamaları ve ‘ihanet’ vurgusu, sadece Irak ile değil, aynı zamanda iktidar ortağı olan başta YNK ile de seçimlerden sonra sorunlar yaşayacaklarını da gösteriyor. Yapılan açıklamalar Irak Parlamento seçimlerinden sonra Kürdistan bölgesi merkezli partiler arası ve merkezi hükümetle ciddi sorunlar yaşanacağını gösteriyor. Komala İslami başta olmak üzere Güney Kürdistanlı birçok parti ve örgüt seçim propagandalarında 25 Eylül’de gerçekleştirilen referandum ve ardından yaşanan Kerkük ve tartışmalı bölgelerdeki sorundan KDP’yi sorumlu tutan açıklamalar yapılıyor. Buda bu partiler ile KDP arasında seçimden sonra bazı sorunların yaşanacağına işaret ediyor.

YNK ÇALIŞMALARI

Irak partileri ve KDP cephesinden seçimlere ilişkin bu açıklamalara karşılık, YNK cephesi sessiz. YNK, etkili olduğu alanlarda seçim çalışmalarına ağırlık vermiş durumda. Halepçe, Germiyan, Raperin, Kerkük ve Süleymaniye merkezli seçim propagandaları aralıksız bir şekilde yapılıyor. Ancak YNK özellikle Soran bölgesinde kendisine alternatif olarak ortaya çıkan Goran, Behrem Salih’in Demokrasi ve Adalet için Koalisyon ile Tevgera Azadi, Berey Demokrati Gel ile ittifak yapan Yeni Nesil hareketleri ile ciddi bir yarış içinde. Goran ve Yeni Nesil hareketinin 120 numaralı listesinden gösterilen adaylar işgalciliğe karşı açık tutum alarak, ulusal birliğe ilişkin görüşlerini net bir şekilde açıklarken, YNK ve Behrem Salih’in Demokrasi ve Adalet için Koalisyon partisi bu konuda utangaç bir tutum izlemeleri halkı daha çok Yeni Nesil Hareketinin 120 numaralı listesinin adayları ile Goran Hareketine yöneltmiş durumda. YNK bu durumu değiştirmek için son günlerde ulusal birliğe ilişkin görüşlerini adayları aracılığıyla açık bir şekilde dillendirmeye başlayarak seçmenler üzerinde etkili olmaya çalışıyor. Zira Güney Kürdistan halkının tamamı şimdi işgalciliğe karşı tutum alan ve bölgede yaşanan demokrasi, ekonomi ve siyasal sorunları çözecek, işgalciliğe karşı net bir tutum alacak ve ulusal birlikten yana olanlar için oy kullanacakları yönünde eğilimini göstermiş durumda.

Yaşanan gelişmeler, yapılan açıklamalar, Irak Parlamento seçimlerinden sonra ciddi kriz, kaos ve askeri dahil çatışmalara gebe bir sürecin yaşanacağını gösteriyor. Gelişmelerin hangi yönde seyir edeceğini şimdiden kestirmek zor. Zira gelişmelerin seyrini seçimlerden alınacak sonuçlar belirler. Partilerin, listelerin şimdiden sert açıklamalar yapmalarının bir nedeni seçimlerden istedikleri sonuçları alamamalarından ötürü olduğu yönünde değerlendirmeler yapılıyor.