GÖRÜNTÜLÜ

Keskin Bayındır: Başur'daki seçimler ihanet çizgisinden kurtulmak için bir fırsattır

Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eş Genel Başkanı Keskin Bayındır, Güney Kürdistan’da 20 Ekim tarihinde yapılacak seçimleri değerlendirerek, Başur halkının ihanet çizgisine başkaldıracağını söyledi.

BAŞUR'DAKİ SEÇİMLER

DBP Eş Genel Başkanı Bayındır, Türk devletin işgal saldırıları ve KDP’nin ihanet çizgisine ilişkin ANF’ye konuştu. 


Keskin Bayındır, Türk devletinin Başur’un statüsünü ortadan kaldırmak istediğini ve bunun stratejik bir amaç doğrultusunda yapıldığını belirtti. Bayındır, KDP’nın Türk devletiyle işbirliği yaparak, Kürt halkının özgürlük mücadelesine karşı bir ihanet damarı oluşturduğunu ifade ederek,  şöyle devam etti: “Bu ihanet damarı, Kürt halkının mücadelesini farklı yöntemlerle tahakküm altına almak istiyor ve bastırmak istiyor. Türk devletiyle yaptığı iş birliğiyle Kurdistan’ın dört parçasında Kürt Özgürlük Mücadelesini bastırmak istiyor. Zaten Başur’da kirli saldırılar ve karanlık işbirlikleri sürüyor. Sadece Başur’da değil, Rojhilatta ve Kuzey Kurdistan’a kadar savaş yoluyla egemenliğini sürdürmek istiyor.” 

Türk devletinin Kürt halkına karşı yürüttüğü savaşta yasaklı kimyasal silah kullandığını ve insanlığa karşı suçlar işlediğini söyleyen Bayındır, şunları aktardı: “Dünya bu savaşa karşı ikiyüzlü bir politika yürütüyor. Bugün Türk devleti Başur’da Kürt kadınlarını ve gençlerini hava saldırıları ve suikastlarla öldürülüyor. Rojava’dan Şengal’e kadar Kürt halkı suikast ve hava saldırılarının hedefinde yaşıyor. Peki, bu saldırılara kimin verdiğini biliyor muyuz? Bu saldırılar Başur Kurdistan’a nasıl genişliyor? Artık adını koymamız ve bunu kamuoyuna göstermemiz lazım. Bu da KDP örgütüdür. KDP varlığını ve kazanımlarını Özgürlük Hareketinin yenilgisi üzerinde ilişkilendiriyor ve bundan yararlanmak istiyor. Bunun için Türk devleti ile büyük bir işbirliği yapıyor. Askeri, ticaret ve istihbarat üzerine ilişki kurmuşlar. Bu ilişkiler Kürt halkının statüsünün ortadan kaldırmasına yöneliktir.” 

Bayındır, değerlendirmelerini Kürt Ulusal Birliğinin önemi üzerinde sürdürerek, “Bugün Kürt halkının ulusal birliğe ihtiyacı vardır. KDP ve bu işbirlikçi çizgi dışında, birliğimizi kurmamız lazım. Bu birlik KDP’nin ihanet çizgisine karşı durmalıdır.  Kürt halkının bu ihanet ve işgal çizgisine karşı mücadele etmesi gerekiyor. Bakur’da her yerde Silopi’de sınıra kadar tüm halk bu ihanet ve savaş çizgisine karşı kararlı ve tepkili. Ama bunun sorumluluğu ve yükü Başur halkımızın omuzlarındadır. Başur Kurdistan’da önümüzde seçim var. Bu gün Başur halkımızın önünde iki yol var.  Ya ihanet çizgisine karşı iç eyleme geçecek. Ya da demokratikleşme temelinde Türk devletine uzanan bu ihanet çizgisinin yıkılması gerekir. Bu seçimde Başur halkının kendisini bu ihanet çizgisinden kurtarması için bir fırsat var.”