MHP bir Türkiye sorunu haline gelmiş durumda
Bahçeli’nin açıklamalarını değerlendiren DEM Parti PM ve üyesi gazeteci-yazar Ender İmrek, aydın, gazeteci ve siyasetçilerin bu tehditlere pabuç bırakmayacağını söyledi.
Bahçeli’nin açıklamalarını değerlendiren DEM Parti PM ve üyesi gazeteci-yazar Ender İmrek, aydın, gazeteci ve siyasetçilerin bu tehditlere pabuç bırakmayacağını söyledi.
İktidarın ortaklarından MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisin genel merkezinde bir basın toplantısı düzenledi. Basın toplantısında özellikle Sinan Ateş davasıyla ilgili yaptığı açıklamalarda ellerinde 154 kişilik gazetecilerin ve siyasetçilerin de yer aldığı bir liste olduğunu söyledi ve bu isimleri takip ettiklerini ifade etti. Bahçeli bu kişilere ilişkin eylemlerinin ise “yargıda” olacağını söyledi. Bahçeli’nin bu çıkışına ve daha birçok açıklamasına muhalefetten tepkiler geldi.
YAVUZ HIRSIZ EV SAHİBİNİ BASTIRIR
Bu açıklamayı ANF’ye değerlendiren DEM Parti PM ve üyesi gazeteci-yazar Ender İmrek şunları söyledi: “Sinan Ateş cinayeti MHP'nin ciddi bir sorunla karşı karşısında kaldığını gösteriyor. MHP iktidarda olmanın gücünü de kullanarak ve tarihsel olarak halka hiçbir zaman hesap vermemiş olmanın güveniyle de devletin sahibiymiş gibi hukuksuzluğuna devam ediyor. MHP'nin durumu tam olarak yavuz hırsız ev sahibini bastırır söylemindeki gibi. Sinan Ateş cinayeti hem ailesinin açıklamaları ve bütün kamuoyunun bildikleri, hem de belgeleriyle bilgileriyle açık olan ve nereye kadar uzandığı çok bariz olan bir durum. Tüm bunlara bağlı olarak mafyatik ve diğer faşizan tüm yol yöntemleri, tehditleri kullanarak halkı susturmaya, Sinan Ateş ailesini susturmaya, gazetecileri susturmaya, bununla birlikte tabii ki bu konuda konuşan politikacıları ve çeşitli çevreleri, aydınları, yazarları, sanatçıları susturmak istiyorlar.
MHP bir Türkiye sorunu haline gelmiş durumda. Yok Anayasa Mahkemesi kapatılsın, DEM kapatılsın, yok HDP kapatılsın diye sopa sallayıp tehditler savunan bir parti olarak bakıldığında, kapatılması gereken faşist bir odaktan başka bir şey değil. Devlet Bahçeli’nin bu tutumu da bir kez daha o tavırlarında ısrar ettiklerini gösteriyor. Deşifre olmuş bir gerçek karşısında hukuku, aydınları, yazarları, gazetecileri de tehdit altına alan ve yoluna böyle devam etmek isteyen bir parti. Ama Türkiye'nin gazetecileri, yazarları, aydınları ve siyasetçiler buna pabuç bırakmayacaktır diye düşünmekteyim.”
TEHDİTLER VE HEDEF GÖSTERMELER ENDİŞE VERİCİ BOYUTTA
Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) da 24 Temmuz Basın Özgürlüğü için Mücadele Günü nedeniyle yaptığı yazılı açıklamada MHP’nin gazetecileri hedef göstermesine eleştirdi: “Tam 24 Temmuz öncesi basın özgürlüğüne yönelik yeni bir saldırı, iktidar ortağı MHP’den geldi. Ülkü Ocakları Başkan Yardımcısının, Sinan Ateş cinayeti davasını takip eden gazetecilere yönelik tehditlerinin ve hedef göstermesinin ardından, dün de parti merkezinin bir grup gazeteci ve siyasetçi hakkında şikâyette bulunduğu ortaya çıktı.
Sinan Ateş davasına "suçtan zarar gören" olarak katılma talebinde bulunan MHP, başvuru dilekçesinde aralarında sendika üyelerimizin de bulunduğu 63 gazetecinin ismini vererek mahkemeye çağrılmalarını istedi. Dilekçede “Bölücü, liberal, marksist, FETÖ’cü yapıların elemanları, sistematik ve istikrarlı bir şekilde, küresel çeşitli güçlerle ittifak içinde ve siyasi meşreplerine de uygun paylaşım, haber ve yazılarla MHP’ye iftira etmektedir” deniyor, gazeteciler yine hedef gösteriliyor.
Gazetecilere yönelik saldırıların cezasız bırakılması, saldırı çıtasını her geçen gün bir basamak yukarı taşıyor. Tehditler ve hedef göstermeler endişe verici boyutlara ulaşıyor.
Halkın haber alma hakkı ve kamu yararı için çalışan gazetecilerin 116 yıllık mücadelesi bugün de sürüyor. Bugünün sansür memurlarını ancak dayanışma ile medyadan gönderebileceğimizi unutmayalım.”