Oluç: Nöbetimiz İmralı'ya yapılacak yürüyüşle buluşuyor
Tecride karşı nöbette konuşan HDP Grup Başkanvekili Saruhan Oluç, "Adalet Nöbetimiz Kızıltepe ve Yüksekova'dan İmralı'ya yapılacak yürüyüşle buluşuyor" dedi.
Tecride karşı nöbette konuşan HDP Grup Başkanvekili Saruhan Oluç, "Adalet Nöbetimiz Kızıltepe ve Yüksekova'dan İmralı'ya yapılacak yürüyüşle buluşuyor" dedi.
HDP milletvekillerinin Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan üzerindeki tecride karşı başlattığı Adalet Nöbeti 32’nci gününde devam etti. Nöbete milletvekilleri Saruhan Oluç, Gülistan Kılıç Koçyiğit, Ali Kenanoğlu, Muazzez Orhan, Kemal Bülbül, Abdullah Koç, Dilan Dirayet Taşdemir, Ayşe Sürücü, Kemal Peköz, Rıdvan Turan ve Hüseyin Kaçmaz katıldı. Nöbette konuşan Grup Başkanvekili Saruhan Oluç, şunları söyledi:
"21 Aralık 2022’de, geçen yıl Aralık ayında Meclis’ten Adalet Bakanlığına yürüyerek başlattığımız adalet nöbetinin bugün 32’nci günündeyiz. Bugün nöbeti sonlandırıyoruz. Bu nöbetin nedeni hepinizin bildiği gibi İmralı'da sürmekte olan derinleştirilmiş mutlak tecridin kaldırılmasıydı. Adalet Bakanlığının bu yöndeki suskunluğunun aşılması içindi. İmralı’da çok uzun zamandır bir tecrit sürüyor ve gerçekten bu tecrit Türkiye’yi aşan, uluslararası alana sirayet eden bir hal aldı. Dünyada böyle bir örnek yok. Yani Adalet Bakanlığı ve bu iktidar, dünyada olmayan bir örneği bir kez daha Türkiye’de yaratmış oldu. Bu kadar insanlık dışı ve hukuk dışı başka bir uygulama dünyada yok. Tecrit sadece avukat görüşünün yapılmaması, aile görüşünün ve telefon görüşünün yapılmaması değildir. Elbette bunların hepsi ama tecrit hukukun sıfırlandığı noktadır. Tecrit aynı zamanda bu iktidarın, Kürt halkının kazanmış olduğu demokratik kazanımları ortadan kaldırma politikasının bir parçası olarak karşımıza çıkıyor.
8 YILDA SADECE 5 AİLE GÖRÜŞÜ
Mart 2021’den beri İmralı’dan herhangi bir haber alınamıyor. Mart 2021’den beri herhangi bir görüşme yapılamadı. Disiplin cezaları gerekçe gösterilerek bütün avukat ve aile başvuruları reddedildi. Eş Genel Başkanlarımız ve milletvekillerimizin yaptığı başvurular ya reddedildi ya cevapsız bırakıldı. 2018 yılından bugüne kadar 13 kez disiplin cezası aldığı söyleniyor. 13 kez. Bugüne kadar verilen disiplin cezalarının gerekçeleri avukatlara bildirilmiyor. İtiraz süresi dolduktan sonra avukatlara bilgi veriliyor. Son 11 yılda yalnızca 5 kez avukat görüşü yapıldı, son 8 yılda sadece 5 aile görüşü yapıldı. Böyle bir durumdan bahsediyoruz. Yani insanlık dışı ve hukuk dışı bir tecritten bahsederken veriler bu şekildedir. Mart 2021’den beri hiçbir görüş yapılamamakta, hiçbir bilgi alınamamaktadır. Açık açık ulusal ve uluslararası hukuk çiğnenmektedir, Türkiye’nin imzalamış olduğu uluslararası sözleşmeler çiğnenmektedir. Bu konu uluslararası alanda avukatların, hukukçuların konusu haline gelmiştir. Türkiye’yi bu iktidar bu hale getirmiştir.
'30 ÜLKEDEN 2 BİN AVUKAT BAŞVURU YAPTI'
Adalet Bakanlığının, iktidar yetkililerinin yok dediği tecridi dünya kamuoyu tartışmaktadır. Uluslararası alandan 29 baroya kayıtlı 775 avukat, 10-17 Haziran 2022 tarihlerinde avukat ziyaretleri gerçekleştirme talebiyle Bursa Cumhuriyet Başsavcılığına başvuru yapmıştır. Uluslararası alandaki barolardan bahsediyorum. Cevap verilmemiştir. Ardından 14 Ağustos’ta Demokrasi ve Dünya İnsan Hakları İçin Avrupa Avukatları Birliği öncülüğünde 22 ülkeden 350 avukat görüş için başvuru yapmıştır. Adalet Bakanlığına mektup göndermişlerdir ancak kendilerine cevap verilmemiştir. Son olarak Fas, Filistin, Kürdistan Bölgesi, Irak, Lübnan, Mısır, Kuzey ve Doğu Suriye ve Ürdün’den 756 avukatın Adalet Bakanlığına görüş için başvuru yaptığını biliyoruz. Onlara da cevap verilmemiştir. Yani dünyada 30’un üzerinde ülkeden 2 binin üzerinden avukat İmralı ile görüşme yapabilmek için başvuru yapmıştır. Mesele uluslararası mesele haline gelmiştir.
Ayrıcalık istememektedir Sayın Öcalan. 'Ayrıcalık değil hukuk istiyorum' demiştir. Bizler de Adalet Bakanlığına ve iktidar yetkililerine yaptığımız her başvuruda ayrıcalık değil hukuk istiyoruz, hukukun uygulanmasını ve hukukun sıfır noktasında çıkarılmasını istiyoruz dedik. Bugün bir kez daha bunu ifade ediyoruz ve gerçekten talebimiz hukukun uygulanmasıdır, insan haklarının uygulanmasıdır. Cezaevlerinde tutulan her hükümlü ve tutuklunun avukatları ve aileleriyle görüşme yapma hakkı vardır. Bir kişi için ya da İmralı’da tutulan 4 kişi için bu hakkın uygulanmaması kabul edilebilir bir durum değildir.
'NÖBETİ SONLANDIRIYOR, İMRALI'YA YÜRÜYÜŞ BAŞLATIYORUZ'
32 gün sonra adalet nöbetini sonlandırıyoruz ve sonrasında 6 Şubat’tan itibaren Yüksekova ve Kızıltepe’den başlayacak şekilde iki koldan 'Çözüm İçin İmralı’ya Yürüyoruz' yürüyüşünü ve etkinliklerini başlatacağız. Çünkü bu hukuk dışı durumun bir an evvel sona ermesi ve görüşmelerin yapılması gerekiyor. Adalet Bakanlığına bir kez daha çağrıda bulunuyoruz. Hukukun işlemesini sağlayın, yapılan başvurulara cevap verin, bir avukat görüşmesinin yapılmasını sağlayın. İmralı’da hükümlü bulunan 4 kişinin avukat görüşmeleri için gereken izinlerin çıkarılmasını sağlayın."