Bir grup gencin Mersin’de sahilde halay çektikleri ve slogan attıkları anlara dair video, sanal medyada troller hesapları tarafından hedef gösterildi. İçişler Bakanı Ali Yerlikaya ise bu olay üzerine “gereği yapıldı” notu ile 9 gencin gözaltına alındığını duyurdu. Başlatılan soruşturma kapsamında 9 genç, 22 Temmuz’da gözaltına alındı. Soruşturma dosyasında gizlilik kararı bulunurken, gençlerin “örgüt propagandası yapmak” iddiasıyla gözaltında tutulduğu öğrenildi.

Aynı gençlere polisler gözaltında “Ölürüm Türkiyem” şarkısı dinlettirdi. Görüntülerin sanal medyada paylaşılması üzerine DEM Parti Mersin Milletvekili Ali Bozan buna tepki gösteren bir açıklama yaptı.

ANF’ye de konuşan Bozan, gençlerin emniyetteki ifadelerinin alınmaya başlandığını fakat adliyeye ne zaman çıkacaklarının ise net olmadığını söyledi. Bozan, ayrıca gençlere yönelik tek suçlamanın halay çekerken söylenen Kürtçe şarkı ve slogan atma iddiası olup başka herhangi bir suçlamanın ise olmadığını belirtti.

TROLLER GENÇLERİN BİLGİLERİNE NASIL ULAŞIYOR?

Bu olayın organize bir durum olduğunun altını çizen Ali Bozan, şunları anlattı: “Haziran ayında bir grup genç Dîlok’tan (Antep) tatil için Mersin'e geliyor. Geldikleri tatil beldesindeki sahilde bir Kürtçe şarkı eşiğinde halay çekiliyor ve bu halayın çekildiği videoda bir slogan sesi geliyor. Bu sloganı gençlerin hangisinin atıp atmadığı da belli değil. Bu gençler daha gözaltına alınmadan önce sanal medyadaki troll hesaplar tarafından hedef gösteriliyor. Bu gençlerin nereli oldukları isim, soy isimleri, sanal medya hesapları paylaşılmaya başlanıyor. Bu şekilde bir algı yaratılmaya çalışılıyor.

Bu troll hesaplardan gençlerin kimlik bilgileri ve nerede oldukları, nerede oturdukları paylaşıldıktan sonraki gün emniyet operasyon yaptı ve gözaltına aldı. Dışarıdan bakıldığında organize bir algı operasyonu söz konusu. Troll hesapları bir aydan daha uzun süre öncesine ait bir videodaki bu insanların bilgilerini nereden buluyor, sanal medya hesaplarını nereden tespit ediyor? Bunların emniyet tarafından servis edilmiş oldukları açık.”

BU ÖNCEDEN YAZILMIŞ BİR SENARYO

DEM Parti Mersin Milletvekili Bozan, bu gençlerin normalde sadece propagandayla sonuçlanacağını fakat polisin operasyon görüntülerinde ise adeta bir mafya operasyonu havası yaratıldığını şöyle dile getirdi: “Bu gençlere yönelik getirilebilecek tek suçlama propaganda suçlaması. Ama sanki koca bir mafya, bir çete operasyonuymuş gibi görüntüler servis edildi. Operasyona giden polislerin drondan çekilmiş görüntüleri, özel harekat timleri, terörle mücadele polisleri, gençlerin gözaltına alındıkları esnada ters kelepçeli halde başları önüne eğilmiş görüntüleri, bunların tamamına bakıldığında bu önceden yazılmış bir senaryo. Bu senaryo ile gençler gözaltına alındı, Mersin'e getirildi. Sonrasında da dün gece gençlere, polis otobüsü olduğu belli araç içerisinde “Ölürüm Türkiyem” şarkısı dinletiliyor.

Gençler gözaltına alındıktan sonra yapılacak tüm işlemlerle ilgili yasa ve mevzuat belli. Orada yine o senaryonun bir parçası olacak şekilde hangi parçanın dinletileceği, nasıl çekim yapılacağı, gençlerin minibüsteki oturma düzeni dahi önceden hazırlanmış senaryonun göstergesi. Bu tür gözaltılarda gençler yan yana oturtulmaz. Bir gözaltındaki kişi oturur, yanına bir polis oturur. Bu şekilde yan yana oturtmazlar. Bu da senaryonun hazırlandığının açık göstergesi. Bu görüntüleri çeken de polis, troll hesaplara servis eden de polis. Burada mesele şu, bu gençlerin hem gözaltına alınma yöntemleri işkence. Bu gençlere “Ölürüm Türkiyem” şarkısının zorla dinletilmesi de işkence, daha büyük bir suç da bunun kamuoyuna ve sanal medyaya servis edilmesi.”

HALKLAR ARASINDA KUTUPLAŞMA YARATILMAYA ÇALIŞILIYOR

İçişleri Bakanlığı’nın bu görüntüleri kasıtlı olarak servis ettiğini vurgulayan Ali Bozan, “Bijî Serok Apo” sloganının ise Türk mahkemeleri tarafından daha önce de suç sayılmadığını ifade etti: “Burada şu açık ki İçişleri Bakanlığı bu görüntüleri paylaşarak, yine bir şeyleri örtbas etmeye çalışıyor. Bir algı yaratmaya çalışıyor çünkü bu görüntülerin sanal medyada dolaşma girdiği iki gündür sadece bu gençler konuşuluyor ve halklar arasında aynı zamanda kutuplaşmaya sebebiyet verecek hareketler olduğu açıkça ortada. Çünkü bu yapılan paylaşımların altında Kürt halkına yönelik bir sürü hakaret ve tehdit var.

Bir diğer husus şu, gençlere slogan attınız deniyor. “Bijî Serok Apo” sloganı suç değildir diye bu ülkede birçok mahkemenin verdiği karar var. Yine Anayasa Mahkemesi'nin, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin verdiği kararlar var. Ama görünen o ki İçişleri Bakanlığı diyor ki ‘ben yargı kararlarını da tanımıyorum. Ben Anayasa Mahkemesi, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarını da tanımıyorum’.”