‘Sefalet ücretini kabul etmeyelim!’

Asgari Değil İnsanca Yaşam Birleşenleri, iktidarın halka dayattığı sefalet ücretini Bakırköy’de protesto etti: “Bizlere dayatılan geleceksiz, güvencesiz, çalışma ve yaşam koşullarına karşı birlikte mücadeleyi büyütelim!”

Asgari Değil İnsanca Yaşam Bileşenleri’nin çağrısıyla Bakırköy Özgürlük Meydanı'nda, "Sefalet ücretini kabul etmeyelim. Sömürü, rant, talan, savaş düzenine karşı birleşelim" şiarıyla kitlesel eylem düzenlendi.

Emekli-Sen ve Köz’ün destek verdiği eylemde “Sefalet ücretini kabul etmeyelim”, “Sömürü, rant, talan, savaş düzenine karşı birleşelim”, “İnsanca yaşama yetecek vergiden muaf asgari ücret için mücadeleye” yazılı pankartlar açıldı; “Aynısının laciverdi olan düzen sendika ve partilere izin vermeyeceğiz” mesajı verildi. Sık sık “Asgari değil insanca yaşam”, “Kahrolsun kölelik ücretli düzeni”, “İnsanca onurlu yaşayacağız”, “Bu daha başlangıç, mücadeleye devam”, “ Söz yetki karar işçilere” sloganları atıldı.

‘ASGARİ ÜCRET GÖRÜŞMELERİNDE BİR ORTA OYUNU SAHNELENDİ’

Bileşenler adına ortak açıklamayı okuyan Okan Karaçam, 2022 yılında geçerli olacak asgari ücret görüşmelerinin işçilerin temsil edilmediği bir orta oyunu olarak sahnelendiğini ve bir kere daha sefalet ücretinin ilanı ile sonuçlandığını vurguladı.

Sahnede yer alan tarafların asıl gündemlerinin sermayenin kar payını arttırmak olduğunu itiraf ettiklerini belirten Karaçam, adeta yalan makinesi gibi hareket eden komisyon bileşenlerinin, toplumun geniş kesimlerini baskılayarak, gözdağı vererek, algı operasyonları yaparak sefalet ücretini kabullendirmenin zeminlerini oluşturmaya çalıştıklarını kaydetti.

Erdoğan’ın ifadelerinin benzerinin Türk İş bürokratları tarafından yapıldığını hatırlatan Karaçam, sonuç olarak hiçbir şey değişmediğini; temel tüketim ürünlerine 1 yılda yüzde 200’lere varan zamların yapıldığı, kira fiyatlarının fahiş oranda arttığı bir ortamda, 4 bin 250 TL olarak açıklanan 2022 yılı asgari ücret miktarının, 2021 Ocak ayı başında açıklanan asgari ücretin alım gücündeki kaybını dahi gidermediğine işaret etti.

‘TEK DERTLERİ SERMAYENİN ÇIKARLARI!’

 2021 yılı başında 380 Dolar olan asgari ücretin, şu anda ise 270 Dolar’a gerilediğine dikkat çeken Karaçam, “Dolar artışı ile ne işiniz var diyenler, temel kurun her yükselişinde temel tüketim ürünlerine yapılan zamları ise görmezden gelmektedirler. Tablo işçi ve emekçiler için bu kadar açıkken Erdoğan konuşmasında, ‘son 50 yılın en yüksek zammı’, tescilli patron uşağı Türk-İş Genel Sekreteri Pevrul Kavlak ise ‘Emekçileri tatmin edeceğini düşünüyorum’ ifadelerini kullanmaktan geri durmamışlardır. Toplumun gerçekliklerinden kopuk açıklamaları yapanların tek dertlerinin sermayenin çıkarları olduğu açıktır. Açlık ve yoksulluğun her geçen gün artığı koşullarda bu kadar rahat hareket etmelerinin arkasında ise sınıfın güçlü örgütlülüklere sahip olmaması yatmaktadır. Hükümet temsilcileri, düzen siyasetinin tüm aktörleri ve TİSK doğrudan sömürücü sınıfın temsilcileridir. Türk-İş bürokratları ise sömürücü sınıfların işçi sınıfı içindeki ajanları ve bir parçasıdır” dedi.

‘SÖMÜRÜ DÜZENİNE KARŞI BİRLİKTE MÜCADELEYE!’

Sermaye ve iktidar krizi ve salgın koşullarını kendileri için fırsata çevirerek ücretlerde azaltma, kısa çalışma ödeneği, Kod 29 saldırısı, uzun ve ağır çalışma koşullarını hayata geçirdiklerini anımsatan Karaçam, servet ve sefalet arasındaki uçurum derinleştiğini, iktidarın borazanlığını yapan TÜİK’in dahi bu gerçekliğin üzerini örtemediğini vurguladı. Resmi rakamların gerçekten enflasyonun yaşam şartlarının yanından dahi geçmediğini hatırlatan Karaçam, sene başında ekmeğin 1,25 TL iken, şimdi 3,5 TL’ye çıktığına işaret etti. Türk Lirasının 1 yılda döviz karşısında yüzde 100’leri aşan değer kaybına uğradığına dikkat çeken Karaçam, ülkenin işçi ve emekçiler için adeta bir cehenneme dönüşmüş durumda olduğunu kaydetti.

Kapitalist sömürü düzeni ve onun dümenindeki AKP iktidarının işçi ve emekçilerin ürettiği zenginliğe el koymaktan başka bir şey yapmadığını vurgulayan Karaçam, “Buradan tüm işçi ve emekçileri bu düzen altında ezilen, sömürülen herkesi bir kere daha ücretli kölelik düzenine karşı mücadeleyi büyütmeye, sefalet ücretini kabul etmemeye davet ediyoruz! Bizlere dayatılan geleceksiz, güvencesiz, çalışma ve yaşam koşullarına karşı birlikte mücadeleyi büyütmeye davet ediyoruz” çağrısında bulundu.

Eylem, sloganlarla sona erdi.