HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli’yi Van’da HDP il eş başkanları Yadişen Karabulak, Ümit Dede, DBP il eş başkanları Ayla Tarhan, Ökkeş Kawa, Van milletvekilleri Tayyip Temel, Muazzez Orhan, Bedia Özgökçe Ertan, Murat Sarısaç, TJA aktivistleri, Barış Anneleri, STK temsilcileri ve halk karşıladı. Gevaş ilçesinde gerçekleşen karşılamanın ardından Temelli, DBP Van il binasında düzenlenen halkla bayramlaşma etkinliğine katıldı.

‘AKP REJİMİ HALKLARIN GELECEĞİNİ GASP EDİYOR’

Halkla tek tek bayramlaştıktan sonra konuşan Temelli, Türkiye’nin bayram yeri değil yangın yeri olduğunu söyledi. Temelli, “Bu otoriter rejime karşı mücadeleyi örgütleyip, yan yana gelmezsek, bu rejim bugüne kadar yaptıklarından daha fazlasını yapacağını söyledi. Söz konusu rejim halkların geleceğini gasp etmeye çalışıyor" dedi.

‘ÜLKE BAYRAM YERİ DEĞİL, YANGIN YERİ’

Büyük acılar yaşadıklarını, Kürt halkına yönelik şiddet ve zulüm politikalarının sürdürüldüğünü belirten Temelli, “Bu iktidar acılarımıza acı katmaya devam ediyor. Bu iktidar bu zulümden, bu şiddetten, bu savaştan besleniyor. Bu yüzden memleket bayram yeri değil, yangın yerine döndü. Dersim, Gabar yanıyor. Ormanlarımızı yakıyorlar. Bu Kürde düşmanlıktır, doğaya düşmanlıktır, insana düşmanlıktır. Bizim kutlanacak bir bayramımız yok ama özlem duyulacak bir bayramımız var" diye belirtti.

‘ZULÜM BİTTİKTEN SONRA BAYRAM KUTLAYACAĞIZ’

Temelli, “Zulüm bittikten sonra özlem duyduğumuz bayramları hep birlikte kutlayabiliriz. Bugün sadece acılarımıza, birbirimize sarılıyoruz. Kim ki bu acının içinde yanıyorsa orada olacağız. Ona destek olacağız, omuz omuza olacağız. Bu ceberrut iktidara itirazımızı daha güçlü yapacağız. Bu zulüm iktidarına karşı ancak yana yana gelerek ayakta kalabiliriz" dedi.

‘SURUÇ KATLİAMI İÇİN GÖZALTI BİLE OLMADI’

Konuşmasında dün Suruç’a yaptığı ziyaretten bilgiler aktaran Temelli, 3 arkadaşlarının Suruç Devlet Hastanesinde katledildiğini ve 3 ay geçmesine rağmen tek bir kişinin dahi gözaltına alınmadığını söyledi.

‘TECRİDE SON VERİN'

Temelli, tecride tepki gösterdiği konuşmasında, şunları ifade etti:

"Tecrit halkların bir arada yaşama iradesine tecrittir. O yüzden Sayın Öcalan bir an önce avukatlarıyla ve ailesiyle görüşmelidir. Sadece bu değildir, eğer barışın yolu açılsın istiyorsak Sayın Öcalan ile bir an önce görüşmeler de başlamalıdır. Bize örgüt ile aranıza mesafe koyun diyorlar. Bizim mesafe ile işimiz yok. Bu mesafeyi ayarlayacak olan devlettir. Mesafeyi bir masa mesafesine indirdiğinizde müzakere yaptınız ve HDP olarak destekledik. Barış ve demokrasi için her türlü desteği vermeye şimdi de hazırız. Ama siz masayı devirdiniz, Dolmabahçe mutabakatını yırtarak mesafeyi bir top mesafesine çekerek savaş çıkardınız.

Bu savaş hepimizi; Türk, Kürdü, emekçiyi, kadını büyük bir çöküşe sürüklüyor. Geleceğimize sahip çıkmak için, bu çöküşe sürüklenmemek için savaşa hayır diyoruz. Önümüzde 1 Eylül var ve alanlarda hep birlikte buluşalım. Tecrit sonlansın, tutsaklar özgür kalsın. Demokrasi ve barış isteyen herkes 1 Eylül’de yan yana gelmeli. İtirazımızı yükseltelim. Güçlü bir ses olmanın ötesinde bu itirazı, sesi örgütlemeliyiz. İstanbul, Amed, Van olduğumuz her yerde 1 Eylül’ü barışın sesine çevirelim.”

‘AKP REJİMİ YIKILMADAN DEMOKRASİ GELMEZ’

“AKP rejimini yıkmadan bu ülkeye demokrasi gelmez” diyen Temelli, mücadeleyi bu anlamda güçlendireceklerini ve dayanışma içinde olacaklarını söyledi. Bunca bedelin ve acının karşısında mücadele kararlılıkları olduğunu dile getiren Temelli, “ Selahattin Demirtaş, Figen Yüksekdağ, Aysel Tuğluk, Gültan Kışanak, Sebahat Tuncel ve binlerce arkadaşımız özgür kalana kadar biz asla durmayacağız, asla geri adım atmayacağız. Bize bu yolu açacak alan, bu otoriter rejimi yıkacak olan, yeniden insanların, tüm Türkiye halklarının geçmişte olduğu gibi sadece Kürtler değil, bu topraklarda yaşayan kadim halkların yeniden umudunun canlanması tecridin son bulması ile mümkündür" şeklinde konuştu.

‘IŞİD İLE SAVAŞAN ŞENGAL HALKINA NEDEN SALDIRIYORSUNUZ?’

DAİŞ çetelerinin Êzidî katliamının ardından AKP rejiminin de Şengal'e saldırdığına dikkat çeken Temelli, şunları söyledi:

"IŞİD, kadınları esir alan ve pazarda satmış bir örgüttür. Bu acı dinmemişken, bir bakıyorsunuz, Şengal’e saldırıyorlar. Ne arıyorsunuz Şengal’de? Senin tarafın ne… Sen IŞİD’den yana mısın ki… IŞİD’den kurtarılmış Şengal’e saldırıyorsun. Efrîn'i unutmadık. Efrîn'e saldırdınız ve ÖSO çetelerine saldırıyorsunuz. Onlar da Efrîn'i talan ediyor. Kadınlara saldırıyorlar, tecavüz ediyorlar. Dünyada eşi benzeri görülmemiş bir şiddet yaşanıyor. Hep bir saldırgan politika ve bunun altında yatan düşmanlık ve savaş zihniyetidir. Buna da meşruiyet yaratmak için HDP ve bileşenlerine saldırıyorlar. Arkadaşlarımız gözaltına alınıyorlar. Daha gözaltına alınmadan İçişleri Bakanlığı suçlamaları hazırlıyor. Kim gözaltına alınırsa önceden hazır bir suçlama belgesi var. Gözaltındaki arkadaşlarımın bir suçu yok, onların bir sevdaları olduğu için oradalar. Bu sevda da barış sevdasıdır, ortak vatanımızda demokratik cumhuriyet, demokratik ulus, demokratik toplum mücadelesidir. İşte bugünkü iktidar bunlara düşmanlık yapıyor.”