DEM Parti Milletvekili Zeynep Oduncu, AKP-MHP iktidarının saldırılarını ve Êlih'te aralarında 3 Kürt annenin de olduğu 9 kişinin tutuklanmasını değerlendirdi.
Zeynep Oduncu, dört parça Kurdistan’da Kürtlere yönelik imha ve asimilasyon politikalarının her yönüyle devam ettiğini kaydederek, “Bu politikaların en büyük hedeflerinden biri Kürtlerin kazanımlarıdır. Kürtlerin aslında bir statü sahibi olması gerektiğinin farkında olan ve bunun meşru bir zeminde hayat bulmasını kabullenmeyen anlayışlar, dün olduğu gibi bugün de maalesef dört parça Kurdistan’da Kürt kazanımlarına savaş açmış durumda. AKP-MHP iktidarının Kürtleri yok etme politikalarına karşı Barzani’nin buna önayak olması, destek çıkması Kürt halkına karşı ihanetten başka bir şey değildir. Devletin Kürtlere karşı tutumu maalesef on yıllardır devam eden inkâr-imha ve asimilasyon üzerine kurulu bir anlayıştır. Bu anlayış maalesef Türkiye ve Kurdistan halklarına savaş, ölüm ve gözyaşından başka hiçbir şey getirmedi” ifadelerini kullandı.
'TECRİDİN KALKMASI HALKLARI DA ÖZGÜRLEŞTİRİR'
Kürtlerin on yıllardır aynı anlayışla mücadele ettiğini ve bu anlayışın Kürt halkını yok etme üzerine kurulu olduğunu dile getiren Zeynep Oduncu, “Kan, gözyaşı, asimilasyon, retçi ve inkârcı anlayışın son bulup Türkiye’deki halkların birlikte ortak bir yaşamı inşa edebilecekleri bir yaşam mümkün. Bunun için de İmralı tecridinin son bulması, görüşmelerin sağlanması, savaş politikalarına son verilmesi gerekiyor. İmralı ile yapılacak bir görüşme ve bu görüşmenin yaratacağı etki tüm halkların özgürlüğünü sağlayacak bir etkidir. Bu etkinin farkında olan AKP-MHP iktidarlığı, tecrit koşullarını ağırlaştırarak çözümün yollarını tıkamaya devam ediyor” dedi.
'ANNELERİN İLAÇ POŞETLERİYLE CEZAEVİNE GİRMESİ KÜRT DÜŞMANLIĞININ GÖRÜNEN YÜZÜDÜR'
Zeynep Oduncu, şöyle sürdürdü:
"Tecridin etkilerini Kurdistan’ın doğası, kültürü, sanatı, dili üzerinde yoğunlaştırılan saldırılarda çok net görüyoruz. Türkiye’deki devlet aklının Kürt’e karşı özellikle de Kürt annelerine karşı yaklaşımı tarih boyunca devam etti. Annelerin vicdanından, annelerin merhametinden, annelerin bu ülkede barışı sağlamak için mücadele anlayışlarından her zaman korktular. O nedenle de sürekli olarak Kürt annelere saldırdılar. Batman’da köylere yapılan bir baskında aralarında annelerin de olduğu çok sayıda yurttaşımız gözaltına alınmıştı. Gözaltına alınan annelerimiz önce serbest bırakıldı ancak maalesef hem kronik hastalıkları olan hem de yaşları 60 üzerinde olan annelerimiz savcılığın itirazının ardından tutuklandılar. Annelerimizin ellerinde ilaç poşetleri ile tutuklanıp cezaevine gönderilmesi, AKP-MHP’nin çözümsüzlük politikalarının ve Kürt düşmanlığının görünen yüzüdür.”