‘Bilinçli kadın öz savunmasını sağlayan kadındır’
Kongra Star Eğitim Komitesi Sözcüsü Gulistan Gulo, kadın öz savunmasının, bilinçlenme ve örgütlenmeye dayandığını; bilinçli kadının, öz savunmasını sağlayan kadın olduğunu söyledi.
Kongra Star Eğitim Komitesi Sözcüsü Gulistan Gulo, kadın öz savunmasının, bilinçlenme ve örgütlenmeye dayandığını; bilinçli kadının, öz savunmasını sağlayan kadın olduğunu söyledi.
Kongra Star Eğitim Komitesi Sözcüsü Gulistan Gulo, kadın ve toplumun öz savunmasının sağlanması için eğitim sistemini güçlendirmede ısrar ettiklerini belirtti.
Kadın öz savunmasının öneminin farkındalığına varılmasının en önemli ayaklarından biri de eğitimdir. Kongra Star Eğitim Komitesi Sözcüsü Gulistan Gulo, kadın öz savunmasının önemine, var olan eğitim mekanizmasına ve eğitimlerin kadın öz savunmasını güçlendirilmesindeki rolüne ilişkin ANF’nin sorunlarını yanıtladı.
Kadınlar için öz savunma ne ifade ediyor ve neden önemlidir?
Yeryüzünde yaşayan tüm canlılar için öz savunma oldukça önemlidir. Her canlının, kendine özgü öz savunma mekanizması bulunmaktadır. İnsanların da öz savunma hakları bulunuyor. Kadın, toplum içerisinde özel bir yere sahipti. Kutsal olarak görülüyordu. Kadının doğurganlık ve toplumun temel ihtiyaçlarını karşılayan, yaratan, yetiştiren ve besleyen özelliklerine sahip olması, öz savunmasını da beraberinde getiriyordu. Ataerkil zihniyetin ortaya çıkması kadın öz savunmasının da tehlike altına girmesine neden oldu. Kadın öz savunmasının ortadan kaldırılması için birden fazla yol ve yöntemle kadına dönük saldırılar gerçekleşti. Böylece kadın, iktidar erkek egemen sisteminin bir aracı haline dönüştürüldü. Birçok dönemde mücadele verildiği gibi Rojava Devrimi’yle zirveye ulaşan öz savunma mekanizmasıyla toplumu inşa eden, topluma öncü olan, toplumun savunmasını esas alan, ekolojik bir yaşam için direnen kadın, yeşerdiği kök üzerinden yeniden yaratılma mücadelesi verdi ve hala da devam ediyor. Kadın öz savunmasının sağlanması, yani kadının kendisi olması, bilinçlenmesi, kendi kendini yönetebilmesi ve iradesinin güçlenmesi için tanrıça kültürü mirası esas alınarak birçok yol ve yöntem geliştiriliyor. Geleneksel aile ve toplum yapısının kadına dönük dayatmalarına set çeken, bunun yanı sıra demokratik bir toplum yaratma mücadelesi verildi. Kadın kendisini koruyamaz, kadının yeri evi ve eşinin yanıdır, kadın eksik akla sahiptir vb. tabirlere ve uygulamalara karşı öz savunma bilinciyle direniş gerçekleşti.
Kadınların öz savunma konusunda bilinçlenmeleri ve güçlenmeleri için nasıl bir eğitim sistemine sahipsiniz?
Kongra Star Eğitim Komitesi'nin, Demokratik Ulus projesi dahilinde toplumun eğitilmesini üstlenen bir örgütlenme amacıyla 6. Kongra Star Konferansında kuruluşu gerçekleşti. Eğitim sisteminde komün ve meclisler esas alınıyor. Branş eğitimlerinden ideolojik eğitimlere kadar olan akademilerimizde, kişinin eğitim düzeyine göre devreler açılıyor. Kadınların bir meslek sahibi olabilmeleri amacıyla da branş eğitimleri veriliyor. Toplumun sorunları bu mekanizmalarla tartışılıyor, çözüme kavuşturulmak isteniyor. Akademi programlarımız ise kadının bilinç düzeyini arttırarak kendi benliğini tanıması, kendisini yönetebilmesi ve hakkı için mücadele vermesi doğrultusunda hazırlanıyor. Kurum ve kuruluşlarımızda aralıksız her hafta gerçekleşen eğitim sistemi de mevcuttur.
Atılan diğer bir önemli adım ise, erkeklerin eğitilmesi konusudur. Kongra Star Eğitim Komitesi olarak erkeklerin eğitilmesini üstlendik ve erkekler akademilerde eğitiliyor. Açık ve kapalı devrelerde eğitilen erkekler toplum içerisinde karıştığından istenilen düzeyde olmazsa da toplumsal cinsiyet eşitsizliğine dair bir mücadele verdiği söylenebilir. Özgür eş yaşam, demokratik bir aile modelinin inşa edilebilmesi için erkeklere verilen eğitimlerde cins mücadelesi yürütüyor.
Kadınların eğitim seviyelerinin artması, öz savunmalarını güçlendirmedeki rolü nedir? Kadınların eğitim seviyeleri yükseldikçe öz savunma konusundaki farkındalıkları nasıl artıyor? Ve bu durum toplumsal cinsiyet eşitliğine nasıl bir katkı sağlıyor?
Geliştirilen eğitim sistemi ile bilinçsiz bir toplumdan bilinçli bir topluma doğru yol almaya devam ediyoruz. Bilinçli bir kadın, bilinçli bir toplum ve ulusun gelişmesini sağlar. Bilinçli kadın, toplumu yönetebilme kabiliyetine ulaşır. Bilinç düzeyini toplumun hizmetine sunan kadın, toplumun adım adım bilinçlenmesine etki eder. Bu konuda Rojava Devrimi örneği verilebilir. Eğitim sisteminin oluşturulduğu ilk dönemlerde eğitimli ve eğitimsiz kadın arasındaki fark bariz ortadaydı. Eğitim gören kadınların sayılarının artması, bu kadınların bilinçlendirilmesi, doğrudan toplumun bilinçlenmesindeki artışı etkiledi. Böylece kadına dönük soykırım politikalarına karşı öz savunmanın temeli atılmış oluyor. Bilinçli kadın demek kendini koruyabilen, savunabilen kadın demektir. Bilinçli kadın, öz savunmasını sağlayandır. Kendisini tanıyan kadın öz savunması olan kadındır. Bilinçli kadın, saldırılarla başa çıkan kadındır, soykırım politikaları karşısında mücadelede taviz vermeyen kadındır. Dolayısıyla kadında yaratılan bilinçle öz savunma gerçekleştiriliyor. Bilinçli kadın, sürekli Türk devleti ve kadın özgürlük mücadelesine düşman olan devletler tarafından hedef alındı. Bilinçli kadının hedef alınması toplumun bilinç düzeyinde gerilemeye neden olacaktır.
Doğal topluma bakacak olursak, iki cins arasında bir eşitsizliğin olduğunu söylemek yerinde olmayacaktır. Maalesef topluma dönük uygulanan politika nedeniyle erkekler, kadınlardan üsttün kılındı. Bu da ataerkil zihniyeti eliyle gerçekleşti. Bu eşitsizliğin yaratılmasıyla toplumda yaşanan kriz ve kaoslar her zaman üst düzeyde yaşandı. Önder Apo’nun kadın ve erkek arasındaki eşitsizliğe, kadının köleleştirilmesine ve kadın özgürlük mücadelesine ilişkin önemli tespitleri bulunuyor. Önder Apo, ‘kadın özgürleşmedikçe, toplum özgürleşemez, kadın sorunu çözülmedikçe toplum sorunu çözülemez’ diyor. Önder Apo’nun değerlendirmesi yol haritamızdır ve bu doğrultuda mücadele yolumuzu belirliyoruz. Hakikate bakacak olursak, mağdur olan sadece kadın değil, kadın ve erkektir. İki cins de iktidar sisteminin mağdurudur. Oluşturmak istediğimiz sistem demokrasiyi ve eşitliği esas almadır. Demokrat bir erkek, demokrat bir kadın, yani eşit bir toplum yaratmak istiyoruz. Tabii bu sistemin oturtulması için büyük bir mücadele verilmesi gerekiyor. Rojava Devrimi’yle yaratılmak istenen cinsiyet eşitliği konusunda önemli adımlar atıldı fakat beş bin yıllık erkek egemen zihniyetini yıkmak kolay değil. Bu bağlamda mücadelemizi devam ettiriyoruz.
Kadınlar, öz savunmada nasıl bir öncülük sağlamalıdır?
Toplumun inşasında kadın nasıl ki, önemli bir rol üstleniyorsa günümüzde de kadının görev ve sorumlulukları artarak devam ediyor. Rojava Devrimi, Kadın Devrimi olarak yankılandı. Bu bağlamda deniz dalgası misali kadınlar alanlara aktı ki davası ve hakkı için mücadele etti. Kadın bir evi nasıl evirip çeviriyorsa toplumda da böylesi bir misyonla hareket etmelidir. Bir eve gidince bir kadının hazır bulunmaması o evin ışıklarının sönük olduğu hissine kapılmamıza neden olur. Bu toplum içerisinde de geçerlidir. Bir kadının toplum içerisine karışmaması, o toplumun yolunda sapmalar yaşanmasına neden olur. Kadın, bu bağlamda çekirdek bir aileden tutalım, kurum ve kuruluşlara, yaşamın her alanında yön veren pozisyonda olması gerekiyor.
Toplumda cinsiyet eşitliği ve kadın hakları konusunda farkındalık yaratmak için yaşanan eksiklikler nelerdir ve nasıl daha etkili eğitim stratejileri geliştirilebilir?
Elbette toplum içerisinde yaşanan sorun, kriz ve eksiklikler sonlanmış değildir. Yüzyıllara yayılan ve toplumu pençesine alan bir sistem ile Rojava Devrimi gibi daha uzun ömrü olmayan bir sistem ile yaşanılan zayıflıkları tümüyle ortadan kaldırabilmemiz mümkün değildir. 7’den 70’e toplum içerisinde yer alan bireylere tam olarak ulaşabilmiş değiliz. Topluma ulaşma ve komple eğitme mekanizmasını aktifleştirmede hala sıkıntılar yaşıyoruz. Toplumun tüm kesimlerine ulaşabilmek için açık ve kapalı devre mekanizmasını oluşturduk. Her kadın veya erkek kapalı eğitim devrelerine katılma koşulunu yaratamadığı süreçlerde var olan koşullara uyarlanan açık eğitim devrelerini aktifleştiriyoruz. Ortadoğu halkları, yüzyıllardır bilinçlendirme faaliyetlerinden yoksun kaldı ve devlet sistemine tabi tutuldu. Bu nedenle bilinçlendirme konusunda büyük zorluklar yaşıyoruz. Eğitim mekanizmasını güçlendirmek, toplumun bilinç düzeyini iyileştirmek için mücadelemizi sürdürmeye devam edeceğiz. Kadın ve toplumun öz savunmasının sağlanması için eğitim sistemini güçlendirmede ısrarlıyız. Bu doğrultuda soykırım politikalarına karşı direnişimizi sürdüreceğiz.