YJA Star komutanlarından Delila Devrim, 15 Ağustos Atılımı'nın yıl dönümünde ANF'ye değerlendirmelerde bulundu...

Delila Devrim, 15 Ağustos Atılımı'nın insanlık için yeniden doğuş olduğunu belirterek, dile getirdi:

"Öncelikle 15 Ağustos Önder Apo, devrim mücadelesinde şehit düşen yoldaşlarımız ve yurtsever halkımıza kutlu olsun. 15 Ağustos Atılımı'nın gerçekleşmesi için birçok gerekçe vardı. Çünkü Kürt halkı o dönemlerde soykırım ve kültürel katliamlardan geçiriliyordu. Onun için heval Egîd’in 15 Ağustos'ta attığı ilk kurşun Kürtler için yeniden umut demekti. İşgalcilerin planladığı kültürel soykırım politikası sonuçsuz kalmıştı. Düşman da artık Kürtlerin gerçeğini anlamıştır, Kürtler isyancı bir kültüre sahiptir, köleliği kendine layık görmüyor. En yakın tarihe baktığımızda Kürtler inkâr ve imha politikasına karşı isyanlar gerçekleştirmiştir. Ve bu isyanlarda birçok Kürt katliamlardan geçirilmiştir. En somut örneği de Dersim ve Zîlan katliamlarıydı. Demek istediğim şudur; işgalciler Kürtlere karşı her türlü kirli özel savaş politikasını yürütmüştür. Ama Kürtler buna rağmen direniş kültürlerinden vazgeçmemiştir. PKK’nin gelişiyle bu direniş kültürü daha da aktifleşti, bunların hepsi Önder Apo sayesinde gerçekleşti. Önder Apo kuruyan ağacı yeniden yeşertti."

'İLK KURŞUNLA KORKU DUVARI YIKILDI!'

Delila Devrim, Kürtlerin Kürtçe şarkı dinlemesinin bile engellendiğine dikkat çekerek, şöyle devam etti:

"Hatta evde bile Kürtçe yasaktı. Ama Önder Apo sayesinde ve heval Egîd öncülüğünde Botan’da düşmanın kalbine atılan ilk kurşun sayesinde bu korku duvarı yıkıldı. Kürt halkına nefes aldırdı. Artık Kürt halkının kendine inancı gelişti ve ilk kez güçlü bir ordusuyla birlikte devrimci bir sürece başlamıştı. Bundan güç alan Botan halkı sokaklarda direnişe geçmişti. Bu güç karşısında şoka giren işgalci Türk devleti halkı bastırmaya çalıştı ama Kürt halkı direnişinden taviz vermedi. Halkın direnişine gücü yetmeyen işgalci Türk devleti kirli yollara başvurmaya başladı. Kürdü Kürde kırdırtmaya başladı, kendini beş kuruşa satan Kürt ihanetçilerden koruculuk sistemi geliştirdi. Türk devleti Kürtlerin gücü karşısında dayanmayacağını iyi biliyordu, onun için Kürtleri birbirine düşürmeye çalıştı. Türk devleti bu kirli planından da hiçbir sonuç alamadı. Çünkü Kürt halkı artık PKK gerçekliğinde kendisini bulmuştu ve her bir onurlu Kürt aynı zamanda PKK’li olmuştu. Kürt kadınları içinde artık yeni bir özgürlük yolu belirlendi. Toplumda kadınlar köleleştirilmiş bir zihniyetle karşı karşıyaydı. Kadını hiçe saymak ya da gücünü küçük görmek... Birçok benzer açıdan kadın toplumda sayılmayan bir varlık haline gelmişti. Ama 15 Ağustos'tan sonra binlerce kadın PKK saflarına katılmaya başladı. Artık 15 Ağustos herkes için umut yolu oldu."

'GERİLLA DİRENİŞİ BÜYÜDÜ, TÜRK DEVLETİ YIPRANDI'

Delila Devrim; "İşgalci Türk devleti yıllardır duyduğumuz ezbere sözleriyle, 'bitti, bitireceğiz' derken kendisi bitmiş bir durumdadır. Zaten kimsenin bir inancı da Türk devletine kalmamıştır. Sadece faşist kesimlerden oluşan güruhlar onların bu sözlerine inanmaktadır. Zaten her şey ortadır, Türk devleti PKK karşısında yıpranmıştır ve güçsüz bir duruma düşmüştür" dedi.

"İşgalci Türk devleti de bunu iyi bilsin; PKK bitmez. Çünkü Önder Apo PKK’nin temellerini sağlam atmıştır. Önder Apo’nun geliştirdiği özgürlük paradigması bizi güçlendirdi ve bizde büyük gelişme yaratı" vurgularında bulunan Delila Devrim, şunları da ifade etti:

"Artık gerilla profesyonel oldu, her gün işgalcilere büyük darbeler vurmaktadır. Belki işgalci Türk devleti şimdi bunu basınına yansıtmayabilir ama herkes bunu bilmektedir. İşgalci Türk devleti gerilla karşısında çaresiz kalmıştır. Onun için her gün özel savaş basınlarında yalan haberlerle asker ölülerinin isimlerini vermektedir. Bu da çaresizliğinin göstergesidir. Heval Egîd'in bizde geliştirdiği ruhla düşmanı kıskaca düşürmüşüz, artık her bir gerilla Egit olmuştur. Ve bu ruh devam ettikçe biz inanıyoruz ki işgalci Türk devleti gerilla karşısında yenilecektir."

'İŞGAL VE İŞBİRLİKÇİLİĞE KARŞI DEVRİMCİ HALK SAVAŞINI BÜYÜTMELİYİZ'

YJA Star komutanlarından Delila Devrim, devam eden işgal saldırıları ve direnişe de dikkat çekerek, şunları söyledi:

"Günümüze baktığımızda işgalci Türk devleti 15 Ağustos'tan sonra Kürtlere yönelik yürütmek istediği kirli politikaları bugün de KDP eliyle yürütmek istiyor. Başûrê Kurdistan'da yürütülen işgal operasyonunda KDP işgalcilere öncü rol oynamaktadır. Nasıl ki '90'lı yıllarda Türk devleti Bakurê Kurdistan'da koruculuk sistemini geliştirip Kürt halkına yönelik katliamlar gerçekleştirmişse, aynı şeyi şimdi KDP’nin eliyle yapmaktadır. Bunların hepsi zaten göz önündedir. Herkes Başûrê Kurdistan’daki savaşı görmektedir. Türk devleti KDP’nin eliyle köyleri yakıp boşaltmaktadır. Bu yetmezken işgalcilerin insansız hava araçlarıyla, KDP’nin izniyle Başur'da yaşayan sivillere yönelik katliamlar yapmaktadır. Türk devleti Başûrê Kurdistan’da resmen KDP’nin eliyle Kürtler üzerinde enfal yapılmaktadır. Ve orada yaşayan Kürt halkını göçe zorlayıp yerine Kürtlerin kanında eli olan çeteleri yerleştiriyorlar.

 Türk devletinin KDP’nin eliyle yarattığı kirli oyunları da boşa çıkaracağız. Dediğim gibi çünkü biz büyük komutan heval Egit’in bizde geliştirdiği güçle bu savaşı kazanacağız. Halkımızın da buna karşı inancının büyük olması lazım ve birlikte devrimci halk savaşını geliştirip işgalcilerin Kurdistan'ı sömürmesine izin vermemeliyiz. Bunun için Kurdistan’ın dört parçasında yaşayan Kürt halkı devrimci halk savaşında kendini sorumlu tutup gerillayla birleşip işgalcilerin Kurdistan'da rahat yaşamasına izin vermemeli. Eğer ki gerilla ve halk bu savaşı birlikte yürütürse bu savaşın zaferi, kazananı biz oluruz. Ve bu birleşim sayesinde Önder Apo üzerindeki tecrit kırılır, Kurdistan da özgürleşir."