Kadınlar devlet katliamına ‘êdî besê’ dedi

Barış İçin Kadın Girişimi, Kürdistan’da sistematik hale gelen devlet katliamlarını Galatasaray Meydanı’nda yaptıkları ses çıkartma eylemiyle protesto etti.

Barış İçin Kadın Girişimi, Kürdistan’da sistematik hale gelen devlet katliamlarını Galatasaray Meydanı’nda yaptıkları ses çıkartma eylemiyle protesto etti. CHP eski milletvekili Melda Onur, gazeteciler Amberin Zaman ve Mehveş Evin’in destek için hazır bulunduğu protestoda, ölümleri hiçbir şey yapmadan izlemeye tahammülleri kalmadığını vurgulayan kadınlar devlet katliamlarını karşı Kürtçe ‘ÊDÎ BESE’ (yeter artık) diye haykırdı.  

Barış İçin Kadın Girişimi (BİKG), Kürdistan'daki devletin katliamlarını protesto etmek için Galatasaray Meydanı’nda ses çıkartma eylemi gerçekleştirdi. Meydanı ablukaya alan polisler, kadınların yapmak istediği slayt gösterisine izin vermezken, "10 dakika süreniz var, aşarsanız müdahale ederiz" diyerek tehdit etti. Bu tehditlere aldırmayan kadınlar, "Hayatı savunmak için barış nöbetindeyiz" pankartı ile "Silvan, Nusaybin, Cizre", "Barış için nöbetteyiz", "Katliam hazırlığına dur de", "Cizre'de savaş İstanbul'da barış olmaz" yazılı dövizler açarak barış nöbeti başlattı. CHP eski milletvekili Melda Onur, gazeteciler Amberin Zaman ve Mehveş Evin’in ön safta yerini aldığı barış nöbetinde kadınlar devlet katliamlarını zılgıt, ıslık atarak, erbane çalarak ve tencere, tava vurarak protesto etti.

‘ÖLÜMLERE İZLEMEYE TAHAMMÜLÜMÜZ KALMADI’

Katliamda yaşamını yitirenler için mumların da yakıldığı nöbette Barış İçin Kadın Girişimi adına açıklamayı Sevda Bayramoğlu okudu. “Günün adı: Sur, Dargeçit, Nusaybin, Silopi, Cizre” diyen Bayramoğlu, Kürdistan’da peş peşe yapılan katliam ve asker sevkiyatlarını büyük bir endişe ile izlediklerini söyledi. “Artık her yanımızda kol gezen bu ölümleri hiçbir şey yapmadan izlemeye tahammülleri kalmadı” diyen Bayramoğlu, “Öğrencilere kurşun yağdırabilmek için öğretmenler Milli Eğitim Bakanlığı tarafından geri çekilirken hayatı savunmaktan, birbirimizi hayatta tutmak ve mücadelenin bir parçası olmaktan başka bir çaremiz yok” dedi.

Bunca ölümün, yıkımın karşısında bulundukları her alanda hayatı yeniden kuracaklarını belirten Bayramoğlu, kadınlar başta olmak üzere herkesi gerçekleştirdikleri barış nöbetlerine katılma çağırısında bulundu. Bayramoğlu, “Sokağa çıkma yasaklarına, bu toprakların bir kısmının haritadan silme, yok etme çabasına karşı sokaklarda, meydanlarda barış nöbetine gel, diyoruz” diye konuştu.

Açıklamanın ardından ilk sözü alan CHP eski milletvekili Melda Onur, "Sözün bittiği yerdeyiz. Bundan sonra eylem zamanı” dedi. Onur, bir an önce çatışmaların ve ölümlerin durmasını istedi.

‘İNSANLAR YOKLUK İÇİNDE ASKERİ OPERASYONLARA DİRENİYOR’

Onur’un ardından söz alan gazeteci Amberin Zaman, döndüğü Sur ilçesindeki son durumu aktardı. Zaman, “Sur’daki durum korkunç. Hayat darmadağın ve felç olmuş durumda. İnsanlar umutsuz” dedi. 2 yıl öncesine kadar herkesin barış için bir umudu varken, siyasi iktidarın çözüm sürecini sonlandırmasıyla yine savaş ortamına girildiğini hatırlatan Zaman, “İnatla barış savunacağız" dedi. Daha sonra konuşan gazeteci Mehveş Evin ise, "Daha da büyüyen bir direnişle, bir arada olarak seslenmemiz lazım. Siyasetçilerin dili ile konuşmak bu işi çözmüyor. İnsanlar yokluk içinde askeri operasyonlara karşı direniyor. İnsanların ne istediğine kulak vermek gerekiyor. Burada konuşarak orada olup bitenleri göremeyiz. Özellikle kadınları bu savaşa karşı daha çok ses çıkarmaya çağırıyorum" diye konuştu.

Son olarak söz alan Şiddete Karşı Müslüman Kadınlar üyesi Bahar Kılınç, "Bu saldırılara sessiz kalanlar dinsiz şeytanlardır. Burada özellikle Müslümanlara çağrı yapıyorum. Gelin birlikte sesimizi yükseltelim. Bundan sonraki her nöbette daha kitlesel olmalıyız" dedi.

Barış nöbeti kadınların katliamlara karşı hep bir ağızdan haykırdığı “Êdî bese” sloganıyla son buldu.