REPAK, 13-18 Mart 2016 tarihleri arasında Nepal’in başkenti Katmandu’da yapılacak olan 2. Dünya Kadınlar Konferansı’na ilişkin Güney Kürdistan’ın Kerkük şehrinde bir seminer düzenledi.

İlki 2011 yılında Venezüella’nın başkenti Caracas’ta yapılan Dünya Kadınlar Konferansı’nın Nepal’in başkenti Katmandu’da düzenlenecek 2. Dünya Kadınlar konferansının Ortadoğu koordinasyonu olan Kürt Kadın İrtibat Merkezi (REPAK) Kerkük’te bir seminer düzenleyerek, konferans çalışmaları, konferansta tartışılacak ana başlıklar ve kadın örgütlerinin bu konferansa nasıl katılım sağlayabileceklerini konusunda bilgi verdi.

Seminere REPAK üyesi Roza Tatani ve 2. Dünya Kadınlar Konferansı Ortadoğu koordinatörü ve aynı zamanda REPAK üyesi Meral Çiçek konuşmacı olarak katıldı. Seminerde kadın hareketlerine 2. Dünya Kadınlar konferansı hakkında bilgi veren Roza Tatani, konferans hazırlıkları çerçevesinde Güney Kürdistan’ın birçok şehrinde seminerler düzenlediklerini ve bunlara devam edeceklerini belirterek, dünya kadınlarının ortak bir platformda buluşup farklı kıtalardan kadınların toplum içinde kadınların maruz kaldığı şiddet ve zorlanmaların bir zeminde tartışılıp çözüm yolu aranması ve ortak mücadele etme açısından çok önemli olduğunu söyledi.

‘AMACIMIZ KADINLARI BU ÇATI ALTINDA BİRLEŞTİRMEK’

Düzenledikleri konferans hakkında ajansımıza konuşan REPAK koordinasyon üyesi ve anı zamanda 2. Dünya Kadınlar Konferansı Ortadoğu Koordinatörü Meral Çiçek, seminerin amacı hakkında şunları belirtti: “Uluslararası Kadın konferansı Ortadoğu koordinasyonu örgütlerinden REPAK olarak 13-18 Mart 2016’da Nepal’in başkenti Katmandu’da yapılacak olan 2. dünya kadınları konferansının hazırlık çalışmalarını Güney Kürdistan’da yürütüyoruz. Ortadoğu’da Kürdistan, Filistin, Türkiye ve Tunus’tan kadın hareketleri temsilcileri bu koordinasyon içinde yer almaktadır. Hem bir bütünen uluslararası düzeyde koordinasyon toplantılarına katılıyoruz aynı zamanda Ortadoğu ülkelerinde yer aldığımız için bu bölgede kadın hareketlerinin, kadın aktivistlerin bu konferansa katılmalarını sağlamak için seminerler düzenleyerek konferansa katılmalarını sağlamaya çalışıyoruz.”

‘BU KONUDA SEMİNERLERİMİZ SÜRECEK’

Konferansın tanıtımı için Güney Kürdistan genelinde çalışmalarının süreceğini vurgulayan Çiçek, kadın hareketlerinin dünya kadınları konferansına katılımlarının kadın örgütlülüğü açısından ne anlama geldiğini ve nelerin konuşulduğunu aktarmak istediklerini belirtti.

“Bu çerçevede Güney Kürdistan’da yürüttüğümüz tanıtım ve mobilizasyon çalışmalarının yanı sıra Güney Kürdistan’ın belirli şehirlerinde yereldeki kadın hareketleri ve aktivistleri ile tanıtım amaçlı toplantılar yapmaya karar verdik. Kerkük’te bu çerçevede bir seminer düzenledik. Türkmen, Arap ve Kürt kadın hareketleri katıldı” diyen Çiçek bu toplantının da 2011 yılında Venezüella’da yapılan 1. Dünya Kadınlar Konferansının biraz özetini yapmaya çalıştıklarını belirtti.

Hangi kararların alındığını, nelerin konuşulduğunu ve dünya kadınlarının Ortadoğu’daki kadın mücadelesine nasıl yaklaştığını aktardıklarını da sözlerine ekleyen Çiçek, “2. Konferansın hangi temelde olacağını ve katılım neden önemli olduğu üzerine değerlendirmeler oldu. Katılımcılarda bu konuda önerilerini ve isteklerini dile getirdiler bu konuda önemliydi. Önümüzdeki günlerde Hewler’de ve diğer şehirlerde de Ortadoğu koordinasyonu olarak çalışmalarımız sürecek” dedi.

‘TÜRK DEVLETİNİN KÜRT KADINLARINA YÖNELİK SALDIRILARI TARTIŞILDI’

Son olarak Kuzey Kürdistan’da Türk devletinin öz yönetim direnişinde en ön saflarda yer alan Kürt kadınlarına karşı uygulamaya koyduğu katliam politikasını da tartıştıklarını söyleyen Meral Çiçek şunları ifade etti: “Toplantıda birazda Kuzey Kürdistan’da Türk devletinin Kürt halkına karşı, özelliklede Kürt kadınlarına karşı başlatmış olduğu savaşı ve gerçekleştirdiği katliamları ele aldık.

Bizim için önemli bir başlıktı. Çünkü Türk devleti Kürt kadınlarına her türlü insanlık dışı yöntemlerle saldırarak, Kürt kadını şahsında Kürt toplumunun iradesini kırıp teslim almaya çalışmaktadır. Direnen Kürt kadınının neden hedef alındığı konusunda duyarlılık yaratmak amacıyla tartışmalar yürüttük.”