KJK Koordinasyonu, “Şırnak, Cizre, Silopi ve Nusaybin halk meclislerinin bundan böyle devlet kurumlarını tanımayacakları ve kendi öz yönetimlerini geliştirecekleri yönde yaptıkları açıklamayı KJK olarak selamlıyor ve destekliyoruz. Ortaya konulan bu irade, demokratikleşme yolunda önemli bir adım olarak anlaşılmalı ve desteklenmelidir” dedi.

Yazılı bir açıklama yapan KJK Koordinasyonu, Kürt halkına ve onun özgürlük hareketine karşı topyekün savaş ilan etmiş olan AKP hükümetinin, demokratik çözüme karşı imha ve inkar politikasında ısrar ettiğini kaydetti.

“Önder Apo öncülüğünde büyük emeklerle ortaya çıkarılan çözüm perspektifini savaşta boğma hedefi, AKP’nin yüzyıllık soykırımcı zihniyetinden hiçbir şekilde kopmadığını göstermektedir. Tersine, faşist DAİŞ çeteleri ile aynı zihniyeti paylaşan AKP, Kürt halkına karşı uygulanan soykırımcı politikaları derinleştirerek daha üst bir aşamaya getirmiştir” diyen KJK Koordinasyonu, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan ve özgürlük hareketi öncülüğünde her açıdan büyütülen mücadele karşısında inceltilmiş soykırım uygulamaları ile hedefine ulaşmayan AKP iktidarının, soykırımcı zihniyetin en kaba ifadelerini devreye koyduğunu kaydetti.

AKP’nin tam bir devlet terörü estirerek, Kürt halkının özgür yaşam iradesini kırabileceği yanılgısı yaşadığını belirten KJK Koordinasyonu açıklamasında şunları belirtti: “Oysa başta Kürt kadınlar olmak üzere bütün halkımız varlığını savunma ve özgür yaşamı inşa etme kararlılığını ve iradesini defalarca ortaya koymuştur. Bu irade, hiçbir güç tarafından yok edilemez. Peş peşe tasfiye olmaktan kurtulamayan TC hükümetlerinin anlamamakta ısrar ettiği gerçek budur. AKP de bu gerçeği kabul etmemesi durumunda aynı kaderi daha ağır bir biçimde yaşamaktan kurtulamayacaktır.

Ancak maalesef demokratik çözüme var gücüyle direnen AKP, siyasi ve kültürel soykırım uygulamalarından medet ummaktadır. DAİŞ’ten farksız bir biçimde sivil halkımıza dönük faşizan saldırılar ve cinayetlerle Kürdün özgürlük iradesini teslim almaya çalışmaktadır. Bu amaçla son günlerde peş peşe Silopi, Cizre ve Gever gibi merkezlerde tam bir devlet terörü estirmiş, DAİŞ’vari saldırılarla yurtsever insanlarımızı katletmiştir. En son da bu gece Ağrı’nın Diyadin ilçesinde aynı konsept çerçevesinde saldırarak üç insanımızı katletmiştir. 18 yaşın altında iki çocuğu tarayarak katleden AKP polisi, infaz ettiği bir diğer insanımızı ise panzerle yerlerde sürüklemiştir.

Demokrasiye tamamen kapalı olduğunu bu şekilde gözler önüne seren AKP hükümetinin daha da derinleştirmeye çalıştığı antidemokratik, merkeziyetçi, tekçi, otoriter, faşist sistem bu aşamada artık hiçbir biçimde kabul edilemez hale gelmiştir. İşgalci, sömürgeci ve soykırımcı zihniyetin sistemi karşısında Kürt halkı açısından öz yönetimden başka bir seçenek kalmamıştır. Zira mevcut aşamada ancak yerelde kendi demokrasini geliştirerek merkeziyetçi faşizme karşı durulabilir.

Öz yönetimse varlığını savunmak ve özgür yaşamı inşa etmek anlamını taşımaktadır. Bu bağlamda halkımız, yaşamını bir bütünen kendi yönetmeli, bunun için gerekli demokratik mekanizmaları inşa etmeli, AKP devletinin saldırılarına karşı kendi öz savunmasını geliştirmelidir. Var olan resmi kurumların meşruiyetini yitirdiği yerde öz örgütlülük, öz yönetim ve öz savunmayı geliştirmek kadar meşru, doğal ve kutsal bir hak yoktur.”

Şırnak, Cizre, Silopi, Nusaybin halk meclislerinin bundan böyle devlet kurumlarını tanımayacakları ve kendi öz yönetimlerini geliştirecekleri yönünde yaptıkları açıklamayı KJK’nin selamladığı ve desteklediği de ifade edilen açıklamada, “Ortaya konulan bu irade, demokratikleşme yolunda önemli bir adım olarak anlaşılmalı ve desteklenmelidir. Zira Türkiye’de yaşayan bütün halkların iradesine kasteden AKP’nin faşizan planlarına karşı demokrasi güçlerinin ortak bir cephede birleşmesi her zamankinden daha elzemdir. Demokrasi, tek başına iktidara karşı pasif bir direnişle gerçekleştirilemez. Gerçek demokrasi aktif inşayı gerektirir. Bu temelde başta kadınlar olmak üzere Kürt halkını ve bütün demokrasi güçlerini inşa mücadelesi etrafında birleşmeye ve faşizme karşı durmaya çağırıyoruz” denildi.