KJK: Özgür yaşama giden tek yol direniştir

Yazılı bir açıklama yapan Komalên Jinên Kurdistan (KJK) Koordinasyonu, başlatılan saldırı dalgasının tek hedefinin Kürt halkını teslim almak olduğunu vurguladı.

KJK Koordinasyonu, AKP’nin Kürt halkını kimliksiz ve statüsüz bırakmak için başlattığı saldırıya karşı halkın tüm imkanlarıyla direnişe geçtiğini belirtti.

Yazılı bir açıklama yapan Komalên Jinên Kurdistan (KJK) Koordinasyonu, başlatılan saldırı dalgasının tek hedefinin Kürt halkını teslim almak olduğunu vurguladı.

AMA KÜRT HALKINI TESLİM ALMAK

KJK Koordinasyonu tarafından yapılan açıklamada: ‘’AKP hükümetinin halkımıza ve hareketimize karşı ilan ettiği savaş, giderek derinleştirilmektedir. Kürt halkını statüsüz ve kimliksiz bırakmayı amaçlayan AKP hükümeti devleti, halkımızın bu imha ve inkar siyasetine karşı geliştirdiği özgür yaşamı inşa hamlesi karşısında bütün araç ve gereçlerini harekete geçirmiş durumdadır.

AKP’nin tek amacı, Kürt halkını iradesizleştirmek, kimliksizleştirmek, mücadeleden koparmak, statüsüz kılmak ve teslim almaktır. Kürt halkının örgütlü iradesinin ifadesi olan öz yönetimlerin bulunduğu alanlara bu denli saldırmasının nedeni budur. Kendisinin öne sürdüğü bütün gerekçeler birer yalandan ibarettir. Tek hedef, Kürt halkını teslim almaktır’’ denildi.

AKP’nin Kürdistan ilçelerini abluka altına alarak Kürtleri katliamlarla sindirmeyi amaçladığını anımsatan KJK açıklamasında şu ifadelere yer verildi:

Halkımızın tarihi direnişi karşısında sonuç alamayan AKP, giderek daha fazla güç takviye ederek halka karşı elinde bulunan bütün silahları kullanıyor. Bugün Kürdistan’da şehirlerde devlet, halka karşı savaş uçakları da dahil olmak üzere her türlü ağır silah kullanmaktadır. Çok iyi bilinmelidir ki savaşı şehirlere taşıyan hareketimiz değil, devlettir. Halkın öz iradesini teslim almak için tanklarını şehirlere sokan AKP’dir. Halkımız, günümüz dünyasında eşi benzeri bulunmayan böylesi bir alçaklık karşısında muazzam ve tarihi bir direnişi sergilemektedir. Bu direniş, şimdiden adını altın harflerle dünya direniş tarihine yazarken, AKP ise alçaklığın evrensel tarihinde lanetli bir sayfa olup kazmış olduğu çukurda kesinlikle boğulacaktır.

HAREKETİMİZ ÖZGÜR YAŞAM DIŞINDA BAŞKA BİR SEÇENEK TANIMIYOR

Kürt özgürlük mücedelesinin özgür yaşam dışında başka bir seçeneği tanımadığını belirten KJK açıklaması şöyle devam ediyor:

‘’Faşist Türk zihniyetinin günümüz taşıyıcısı ve uygulayıcısı olarak AKP, 12 Eylül Darbeciliği ve 90’lı yıllardaki kirli savaş devletinin mirasını omuzlayıp, Türk sömürgeciliğini güncellemektedir. Özgür yaşamdan başka bir seçeneği tanımayan, hareketimiz öncülüğünde 40 yıldır verdiği özgürlük mücadelesini attığı her adımla birlikte daha da büyüten ve mutlak zafere taşırma kararlılığında olan halkımıza karşı ilan ettiği topyekun savaş, aynı zamanda bu güncellenmiş Türk sömürgeciliğinin de ifadesi olmaktadır. Amed’in Sur ilçesi, Cizre, Silopi, Nusaybin ve Kerboran başta olmak üzere Kürdistan’da uygulanan sözde sokağa çıkma yasakları işgalden başka bir anlam taşımamaktadır. AKP’nin Esedullah denen yeni JİTEM-DAİŞ timleri ile Özel Harekat Polisleri tarafından işgal edilen sokaklarda duvarlara, yine askeri karargah haline getirilen okullarda tahtalara yazdığı yazılar, bunun en somut göstergesidir. Ancak çok iyi bilmeliler ki Türk sömürgeciliği Kürdistan’da yenilmeye mahkumdur.

Geçtiğimiz yılın Ekim ayında yapılan MGK toplantısında alınan topyekun savaş kararı doğrultusunda halkımıza katliamlarla teslimiyeti dayatılmaktadır. Sadece Aralık ayı içinde şimdiye kadar 40’tan fazla insanımız katledilmiştir. Bunların önemli bir kısmı kadınlardan oluşmaktadır. Devlet direnen kadını hedef almaktadır. Doğrudan kadın öz savunma çizgisine saldırmaktadır. Bu şekilde kadınların öncülük ettiği direnişi kırmayı amaçlamaktadır.’’

İNFAZLARLA DİRENİŞÇİ KADINLARA MESAJ VERİLMEK İSTENİYOR

Son dönemlerde devlet güçleri tarafından infaz edilen kadınlara hatırlatan KJK, Amed’de Güler Eroğlu, İstanbul’da da Dilan Kortak adlı genç kadınların AKP polisi tarafından infaz edilmesiyle, direnişin ön safında yer alan genç kadınlara mesaj verilmek istendiğini belirten KJK, bu konuda şu mesajı verdi;

‘’Son günlerde Silopi’de Ayşe Buruntekin ile Taybet İnan, Nusaybin’de Emire Gök, Cizre’de de Zeynep Yılmaz, Hediye Şen ve Cahide Çakıl adlı Kürt kadınlarının katledilmesi, kadınların öz yönetimi cesurca ve kararlılıkla sahiplenmesine karşı devletin bilinçli bir saldırısı anlamına gelmektedir. AKP bu biçimde halkımızın öz iradesi temelinde özgür yaşamı inşa mücadelesinde öncü düzeyinde aktif rol alan Kürt kadınlarının direnişini kırmayı hedeflemektedir.

Dikkat edilirse Kürt kadınları örgütlü bir biçimde, büyük bir kararlılıkla özgür yaşam direnişinin içinde yerlerini almaktadır. En yoğun saldırıların geliştiği yer ve anlarda Kürt kadınları, özellikle de anneler devlete en güçlü yanıtı vermekte, direnişi daha da büyütmek ve güçlü kılmak için doğal bir biçimde misyon üstlenmekteler. En son Silopi’de bir kadınımızın AKP’ye karşı direniş manifestosu niteliğinde verdiği mesajlar bunun en açık göstergesidir. Kürt Kadın Özgürlük Hareketi olarak bu başı dik, boyun eğmez, kararlı ve iddialı direniş duruşunu selamlıyoruz. Direnişimizi zafere taşıyacak olan işte bu duruş, bu ruhtur. 

KADINLAR BERİTANCA DİRENECEK

Kürt Kadın Özgürlük Hareketi olarak halkımızın demokratik kurtuluş ve özgür yaşamı inşa hamlesinde üstlendiğimiz öncülük rolünü bundan sonra da yerine getirip, daha güçlü kılacağız. Kürt kadınları olarak devletin teslimiyetçi dayatmalarına asla boyun eğmeyip, direniş ateşini gürleştireceğiz. Öz yönetim şehitlerimizin anısına büyük bağlılık temelinde direnişi zafere ulaştırarak hesap soracağız. Ki AKP bilmeli ki işlediği bu insanlık suçlarının hesabını verecektir. Şimdiden hareketimiz ve halkımız tarafından Mazlumca, Beritanca, Zilanca yükseltilen Apocu direniş ile faşist Türk devletinden hesap sorulmaktadır. Teslimiyete karşı direnmek yaşamak, yaşamak direnmektir gerçeği doğrultusunda yükseltilen özgür yaşamı inşa ve savunma mücadelesi daha da büyütülerek mutlak zafere ulaştırılacaktır. Bundan başka yol tanımıyoruz. Tek yol direniştir. Yaşam olacaksa özgür olacaktır. Özgür yaşama giden yol ise direnişten geçmektedir. Bu temelde KJK Koordinasyonu olarak bütün Kürt kadınlarını özgür yaşamı inşa mücadelesinde öncü düzeyinde yer alıp, direnişi büyütmeye çağırıyoruz.’’