KJK: soykırımcılara en iyi yanıt daha fazla örgütlenme ve mücadele

Ermeni soykırımını lanetleyen KJK Koordinasyonu, “soykırımcı güçlere en iyi yanıtımız birlikte daha fazla örgütlenmek, daha fazla mücadele cephesini güçlendirmektir” dedi.

KJK Koordinasyonu, Ermeni soykırımının yıldönümü vesilesiyle yazılı bir açıklama yaptı.

KJK açıklamasında şu ifadelere yer verildi:

“’Hepimiz  kana bulanmış ülkemizin gerçek resmini bilmeli, ona cesaretle ve dosdoğru bakabilmeliyiz’ üzerinden bir asır geçen Ermeni soykırımının tanığı olan bir kadına ait olan bu sözler, bugün Türkiye'deki demokrasi maskesini atmış faşist rejimin kaynağını nereden aldığını işaret eder nitelikte. Türkiye'de halkları birbirine kırdırtmak, talan ve imhaya dayalı soykırımcı zihniyet 1915'te Anadolu ve Kürdistan coğrafyasının kültürel yapısının baş aktörleri olan Ermenileri soykırıma tabi tuttu. Soykırım öncesinde bu coğrafyanın temel unsurlarından olan 2 milyon Ermeni’den bir buçuk milyonu katledildi. Geriye kalanların payına ise katliamcılarla hesaplaşmak yerine kimliğinin inkar edilmesi ya da hakaret konusu yapılması düştü. Homojenleştirme, talan ve inkar harcıyla yoğrulmuş beyaz Türk faşizminin temel yöntemi olan halkları birbirine kırdırtma yöntemi burada da devreye girdi. Senaryoyu yazan beyaz Türk faşizmi uygulayıcıları ise Kürtler de dahil bölgedeki halklar oldu. Ermeni soykırımı gerçekle yüzleşemeyenlerin hakikat kapısına varamayacağının en açık ve acılı mesajını vermiştir.  Yüzleşmekten korkmayan Kürtler tarihin onurlu sayfasında yer aldı. ‘Kolektif fail' olmak yerine tarihi yeniden yazdı. Halkların özünde saklı olan kolektif yaşam gücünün inşacısı oldu. Türk devleti ise yüzleşmekten korkan, geçmişle hesaplaşmaya yanaşmak şurda kalsın soykırım dendiğinde bile kıyametler koparan tavrıyla soykırımın kesintisiz yürütücüsü karakterini koruduğunu gösterdi. Ermeni soykırımı ile yüzleşmediği için Dersim 38 oldu, Maraş katliamı gerçekleşti. Yüzleşmekten korktukça Madımak, Roboski ve Ankara katliamı  zincire eklenen yeni halkalar oldu. Şimdi bu tek tipçi homojen yapıya dayalı ulus devlet faşizmi Cizre, Sur, Nusaybin, Gever, Hezex’te güncellendi. 1915’lerde aydınlarla başlayan ve topluma yayılan yok etme girişiminin bir asır sonraki hedefi Kürtler olmuştur. Ancak  ulus devletin 'tarih tekerrürden ibarettir' sözünün Kürtler’de hükmü yoktur. Kürtler tarihten doğru dersler çıkararak kendi kimliğini korumayı geleceğini inşa etmeyi öğrendi. Ortadoğu’da demokratik ulus zihniyetine dayalı bir sistemi inşa etmek için mücadele ediyor. Bu toprakların kültürünün yaratılmasında payı olanların hepsiyle ortak bir yaşam kurmak için direniyor. “Farklılık zenginliktir” diyen her halkla yaşamak, bunu tehdit gören her devlete karşı öz savunmasını geliştirmek kararlılığını dünyaya gösteriyor. Ülkesinin resmine cesaretle bakabildiği için bu asırlık acıyı özgürlüğün gerekçesi yapıyor. 

Ermeniler, Süryaniler, Kürtler, Araplar, Türkler yüzyıllarca yan yana yaşamış ve ulus devletin milliyetçi zehrini içmemekte diretmiş ve gerçek Anadolu ve Mezopotamya’nın öz kimliğini tüm kıyım ve katliamlara karşı korumasını bilmiştir.”

KJK açıklaması, “Bu yüzden 24 Nisan soykırım günü olan bugün; yapılacak tek şey ortak mücadele azmini ve iradesini ortaya çıkartmaktır. Katliamcı güçleri bu temelde bir kez daha lanetlerken, soykırımcı güçlere en iyi yanıtımız birlikte daha fazla örgütlenmek, daha fazla mücadele cephesini güçlendirmek ve demokratik konfederal yaşam tarzını ve kültürünü demokratik sosyalizm üzerinden inşa etmektir diyoruz” diye son buldu.