GÖRÜNTÜLÜ

'Mücadele daha radikal ve bilinçli olarak büyütülmeli'

KJK Koordinasyonu Üyesi Dersim, AKP ve DAİŞ'in Suruç Katliamı ile halkların mücadelesini engelleyemek istediğini ancak başaramayacağını belirtti.

KJK Koordinasyonu Üyesi Dersim, AKP ve DAİŞ'in Suruç Katliamı ile halkların mücadelesini engelleyemek istediğini ancak başaramayacağını belirtti. "Önderlik felsefesi ve HDP etrafında kenetlenerek, planımızı-programımızı pratiğe koymada ısrarcı olmalıyız" diyen Dersim, mücadelenin daha bilinçli ve radikal olarak yükseltilmesini istedi. 
KJK Koordinasyonu Üyesi Ayten Dersim, Urfa'nın Suruç ilçesinde 30'u aşkın devrimci gencin katledilmesine ilişkin değerlendirmede bulundu.
"Bu katliamı başta şehit düşen tüm sosyalist, devrimci gençliğin ailelerine, akrabalarına, tüm halkımıza başsağlığı diliyoruz. Tüm yaralılara acil şifalar diliyoruz. Biz kadın olarak, halk olarak, gençlik olarak, şunu bir kez daha gördük ki, iktidar sisteminin her tıkandığı, her gerilediği, her bittiği anda bu tür vahşi saldırılarını, bu tür katliamlarını devreye koydu" diyen Dersim, şöyle devam etti: "Bunu seçimler sürecinde de gördük, bunu halkımızın kendi iradesini, dilini, kültürünü, kendi öz iradesini inşa etmesi karşısında da gördük. Bugün çok büyük bir kazanımla Rojava Devrimi'nin gerçekleştiği süreçte de gördük. 'Kobanê düştü düşecek' diyen AKP, Erdoğan şahsında da gördük. Her katliamın amacı, bizi geriletmek, bizi sindirmek, bizi pasifize etmek, bizi devrimci ruhtan uzaklaştırmak, bizi geriletmektir."

'MÜZAKERE HIZLANMAZSA TÜRKİYE ON SURİYE'YE DÖNER'

Dersim, 40 yıllık mücadele deneyimlerinin, halkların hiçbir zaman vahşet uygulamalarıyla susturulamayacağını gösterdiğini belirterek, "Her katliam halkları daha bilinçlendirir, her katliam halkları daha da kenetler, her katliam karşısında halk daha da bir araya gelir. Bu anlamda Suruç’taki katliam Kürt halkına, sosyalistlere, devrimcilere, insanlığa yapılan bir katliamdır. Bu katliama vereceğimiz cevap, kesinlikle Kobanê’nin inşasını vazgeçilmez bir görev olarak, kesinlikle Rojava Devrimi'ni sahiplenmede temel bir görev olarak, Rojava Devrimi'ni Kuzey devrimi ile bütünleştirerek, Önderlik felsefesini, Önderlik ideolojisini, Önderliğin Türkiye’ye biçtiği, Türkiye’yi demokratikleşme projesi HDP etrafında kenetlenerek, HDP’yi sahiplenerek, planımızı-programımızı pratiğe koymada ısrarcı olmalıyız" diye konuştu.
Katliamları boşa çıkarmak için halkların, kadınların ve gençlerin kendi öz savunma sistemini, planını-programını devreye koyması gerektiğini ifade eden Dersim Türkiye, Kürdistan ve Ortadoğu’da Rojava modelinin, öz savunma modelinin esas alınmasını ve bu şekilde eğitim ve bilinçlenmeye ulaşılmasını istedi.
"AKP DAİŞ ile el ele verdi. Önderliğimiz bu konuda çok ciddi uyarılarda bulundu Türkiye demokratikleşmediği müddetçe DAİŞ vahşeti AKP eliyle Türkiye’yi de saracak. O anlamda Türkiye eğer, demokrasi gelmediği müddetçe, müzakereyi hızlandırmadığı müddetçe ve o düşürdüğü masayı kaldırmadığı sürece bir Suriye değil, on Suriye ile karşı karşıyadır" diyen Dersim, şunları kaydetti:
"Tüm halklar, Ortadoğu halkları açısından, Türkiye halkları açısından seçimde müthiş bir tavır koydular, müthiş kararını verdiler, müthiş tüm halkların bir araya gelerek, AKP hükümetinin yıkacaklarının şiarını pratikleştirdiler. Tüm sosyalist, ilerici, devrimci, demokrat, aydın tüm sistem karşıtı hareketler; sivil toplum hareketleri, kadınlar bir araya gelip iktidar karşısında güç olmalı. Bu katliamları boşa çıkartmak, özellikle DAİŞ’i, AKP’yi boşa çıkarmak, güçlü bir örgütlülükten geçer."

AKP'YE: KATLİAMLAR SİZE DÖNER!

Dersim, başta AKP hükümeti olmak üzere iktidar güçlerine, "Halkların üzerinde estirilmek istenen katliamlardan vazgeçin. Bu katliamlar size dönecek. Bu katliamlarda sizler boğulacaksınız" diye seslenirken, halka da şu çağrıda bulundu: 

'32 GENCE MÜCADELEYİ BÜYÜTEREK BAĞLI KALACAĞIZ'

"Tüm halklarımız, kadınlarımız, gençlerimiz, bu katliamları boşa çıkarmak için, daha güçlü birleşerek, daha güçlü bir araya gelerek, Rojava inşasını, Kobanê inşasını ve Türkiye inşasını, Türkiye’nin demokratikleşmesi için mücadeleyi daha yükseltmeli, daha radikalleştirmeli, daha bilinçli ve örgütlü olarak her yerde sesini yükseltmelidir. 32 gencimizi verdik. 32 fidanımızı verdik, 32 bilincimizi verdik. Bu 32’ye bağlılık, yüzlerce yaralıya bağlılık bu mücadeleyi yükseltmektir. Biz kadın hareketi olarak, bu mücadelemizde kararlıyız, iddialıyız. Kesinlikle bulunduğumuz her zeminde, her mekanda, her ortamda daha güçlü sesimizi yükseltmek, daha güçlü örgütlülüğümüzü geliştirmek, daha güçlü bu AKP, DAİŞ işbirliğini teşhir, deşifre ve yok etmek için mücadeleye seferberlik, mücadeleye sarılma ve mücadeleyi kesinlikle büyütme diyoruz."