Onlarca yakınını kaybeden Arabe Bozlak: Zulüm mücadeleyle bitecek

Kaybettiği onlarca yakınına rağmen güzel günlerin geleceğine olan inancını hiç yitirmeyen Arabe Bozdak, “Biz bu direniş ve gidenlerin ardından bıraktığı mirası koruyacağız. Bu olaylar ve zulüm elbet biter. Hepimiz o günlerin gelmesini bekliyoruz” dedi.

Kürdistan ve Türkiye topraklarında 40 yılı aşkındır verilen mücadele sonucu onlarca evladını yitiren annelerin yaşanan olaylara rağmen dilinden düşürmediği kelimeler, direniş ve umut oluyor. Savur’da yaşayan ve onlarca yakınını barış umudu için kaybeden Arabe Bozdak (67), 2014 yılında Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’a yönelik tecridi protesto etmek için kendini yakan Mahsun Özen’in (22) halası. Yıllardır süren savaşın ve katliamların son bulması için toprağa onlarca can verdiklerini söyleyen Bozdak, mücadele yolundan da bir an olsun ayrılmadıklarını dile getirdi. Savur ilçesine bağlı Dengiza (Serenli) köylerinin '90’lı yıllarda yakılması sonucu şehre göç eden ve aradan geçen 20 yılın ardından yeninden köyüne dönen Bozdak, “Bizim yavrularımız gitti, başkalarının yavruları gitmesin” diyerek barış için mücadele çağrısında bulunuyor.

'İŞKENCEDEN GEÇİRİLDİ'

Yeğenini yitiren Bozdak, 22 yaşında kendini yakan Mahsun’u şu cümlelerle anlatıyor: “Benim kardeşimin oğluydu. O da bizim gibi yıllarca bu kan dursun diye mücadele etti. 2011 Newrozu'nda gözaltına alındı. Gözaltında günlerce işkence gördü. Bu işkence yüzünden gözlerini kaybetti. Daha sonra tutuklandı. Onun bir kardeşi de daha önce hayatını kaybetmişti. Mahsun cezaevine girmeden önce iri yapılıydı dağ gibiydi. Ama içeride bir yıl kalıp çıktıktan sonra çok zayıflamıştı. Gözlerine perde inmiş gibiydi, görmüyordu. Ardından serbest bırakıldı ve Önderlik üzerinde tecridin ağrılaştırılması yine katliamların gün yüzüne çıkarılmasına karşı yeğenim Mahsun bedenini ateşe vererek, bu karanlık günlere ışık olma umuduyla mücadelesini sürdürdü.”

'SONUNA KADAR ZULME KARŞI GELECEĞİZ'

Yaşanan onca olaya rağmen bir anne olarak barışı savunduğunu ama direnmekten de vazgeçmediğini söyleyen Bozdak, “Bizim çocuklarımız gitti ama başkalarının çocukları ölmesin. Kanlar akmasın diye halen barış diyoruz. Bu sesimizi duyan yok ama biz yine de her seferinde bunu tekrar etmeye devam edeceğiz. Sonuna kadar zulme karşı mücadele edeceğiz ama dilimizde barış sözleri ile” diye konuştu.

Bozdak, “Cezaevleri boşaltılsın, bu OHAL dursun. İnsanlığa işkence yapmayı bıraksınlar artık. Biz bu direniş ve gidenlerin ardından bıraktığı mirası koruyacağız. Bu olaylar ve zulüm elbet biter. Hepimiz o günlerin gelmesini bekliyoruz” ifadelerini kullandı.

MAHSUN ÖZEN KİMDİR?

İzmir’de yaşayan Mahsun Özen (22), Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın İmralı Adası’nda hapiste tutulmasını protesto etmek için Roboski Katliamı’nın yıl dönümünde kendini yakmıştı. 28 Aralık’ı 29 Aralık’a bağlayan gece, Bayraklı ilçesinde bulunan Barış Anıtı yakınlarındaki ormanlık alanda bedenini ateşe verdi. 30 Aralık günü yanmış halde bulunan Mahsun Özen’in cenazesi, İzmir Adli Tıp morguna götürüldü. 15 Ağustos 1992 yılında Mêrdîn’in Savur ilçesine bağlı Dengiza (Serenli) köyünde dünyaya gelen Mahsun Özen, henüz 7 yaşındayken ailesi ile birlikte İzmir’e göç etmişti. 2011 yılında PKK üyesi olduğu iddiasıyla tutuklanmış, 2 yıl boyunca Kırıklar F-Tipi kapalı cezaevinde tutuklu kaldıktan sonra 2012’de tahliye edilmişti.