Ceylan Yayınları, ETHA ve ANF muhabiri Arzu Demir'in yazdığı "Dağın Kadın Hali" ve "Devrimin Rojava Hali" kitaplarının yasaklanması üzerine İHDs İstanbul Şubesi'nde basın toplantısı düzenledi.
Basın toplantısına Ceylan Yayınları sahibi Tuncay Mat, yayınevinin editörü Gökhan Sofuoğlu ve Arzu Demir katıldı.

Ceylan Yayınları ile dayanışmak için basın toplantısına yazar İdris Yiğit, Evrensel Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Fatih Polat, Atılım Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Sedat Şenoğlu, Yordam Yayınları'ndan Hayri Erdoğan, Evrensel Yayınları'ndan Onur Öztürk, Tiroj dergisinden Bülent Ulus katıldı.

Basın açıklamasını Ceylan Yayınları editörü Gökhan Sofuoğlu okudu. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın, başbakanlık döneminde kitaplar için "Bombadan daha tehlikeli" dediğini hatırlatan Sofuoğlu, Erdoğan'ın söylediği sözün gereğini yerine getirerek, kitaplara savaş açtığını belirtti. Önce gazeteci Hasan Cemal'in "Delila Bir Genç Kadın Gerillanın Dağ Günlükleri" ile Tuğçe Tatari'nin "Anneanne Ben Aslında Diyarbakır'da Değildim" kitaplarının yasaklandığını ifade eden Sofuoğlu, "Sonrası otomatiğe bağlandı" dedi.

'YASAKLARIN ÖTESİ KİTAP YAKMAKTIR'

Mersin'de basılan bir evde bulunan bütün kitaplara toplatma ve yasaklama kararı verildiğini belirten Sofuoğlu, "Aralarında Abdullah Öcalan'ın kitapları, Gülçiçek Günel Tekin'in 'Özgürleşen Ruhlar' kitabı da bunların arasında yer alıyor" dedi. Bir hafta içerisinde Ceylan Yayınları tarafından basılan Arzu Demir'in iki kitabı "Dağın Kadın Hali" ve "Devrimin Rojava Hali" hakkında toplatma kararı çıktığını hatırlatan Sofuoğlu, Demir hakkında ise "örgüt propagandası yapmak" iddiasıyla soruşturmalar başlatıldığını kaydetti. Bu saldırının Saray'ın başta Kürt halkı olmak üzere özgürlük ve demokrasi güçlerine karşı başlattığı topyekün savaşın bir sonucu olduğunu belirten Sofuoğlu, "21. İzmir Kitap Fuarı'na katılmak üzere Diyarbakır'dan gönderilen Aram Yayımları'na ait kitapları taşıyan aracın durdurularak el konulması, faşizmin geldiği aşamayı göstermektedir. Anlaşılıyor ki, kitaplar için de 'Kristal Gece' uygulaması başlatıldı. Bundan ötesi, Hitler ve 12 Eylül faşizmlerinin uygulamaları olan kitap yakmadır" diye konuştu.
Akit gazetesinin Ceylan Yayınları ile Demir'i hedef göstermesine dikkat çeken Sofuoğlu, "O kadar ki, Akit gibi bir ucube, kitaplarımızın internet ortamında satılmasına bile rahatsızlık duymakta, dağıtıcı şirket hakkında 'teröre destek verdiği' yönünde karalama haber yapabilmektedir" dedi.

Tüm bunların tek merkezden yürütülen sindirme ve susturma operasyonlarının bir parçası olduğunu belirten Sofuoğlu, "Tek tek teslim alınan gazeteler, kalemini satan gazetecilerden sonra yayınevlerinin de hizaya çekilmek istenmesi, demokraside 'ilerlemenin' bir yansıması değil, olsa olsa faşizmin en sıradan halidir" diye belirtti.

'SARAY'IN SOYTARILARINA İNAT DEVRİM DÜŞÜNÜ YAYIMLAMAYA DEVAM EDECEĞİZ'

Saray'ın ve soytarılarının yasaklarına ve propagandasına teslim olmayacaklarını vurgulayan Sofuoğlu, "Düşünce ve ifade özgürlüğü üzerinde karabasan gibi çökenlere inat barışı, kardeşliği, eşitliği ve de devrim düşünü yazmaya, yayımlamaya devam edeceğiz" diye konuştu.

'HAKİKAT ENGELLENMEK İSTENİYOR'

Ardından söz alan yasaklanan kitapların yazarı Arzu Demir, "Devrimin Rojava Hali"nin Rojava'daki hakikati anlatan bir kitap olduğunu söyledi. Demir, "O hakikat de kadın ve erkek arasında, insanla doğa arasında ilişkileri daha eşitlikçi temelde düzenleyen yeni bir yaşamdır. Yasaklama kararıyla bu hakikatin Türkiye halkları ile buluşması engellenmek istenmektedir" dedi.
"Dağın Kadın Hali" kitabında, 11 kadın gerillanın kendi kişisel deneyimleri üzerinden dağdaki geleneksel cinsiyetçi rollerin değişimini incelediğini anlatan Demir, "Aslında bu da bir hakikattir. Bu hakikat de bugün Türkiye'de eşbaşkanlık sisteminden özsavunmaya kadar kadın özgürlük mücadelesinin tüm kazanımlarının arka planında dağdaki kadın özgürlük mücadelesinin deneyimlerinin olduğudur" diye konuştu.

'BU KİTAPLARI YAZDIĞIM İÇİN ÇOK MUTLUYUM'

Açılan soruşturmalara ve kitap yasaklamalarına şaşırmadığını söyleyen Demir, "Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan iki ay önce kendi başkanlık arzusunu dile getirirken Nazi benzetmesi yapmıştı. Bu yasaklar Nazi, faşizm uygulaması aslında. Ancak tüm bu yasaklardan geriye kitaplar kalıyor. Bu da bir hakikattir" dedi. Demir, "Ben bu kitapları yazdığım için çok mutluyum. İyi ki yazmışım, yazmaya da devam edeceğim" diye konuştu.
Kitapları nedeniyle hakkında "örgüt propagandası yapmak" iddiasıyla soruşturma başlatıldığını belirten Demir, yarın savcılığa giderek ifade vereceğini söyledi.

'YASAKLARA RAĞMEN BU TÜR KİTAPLAR YAYINLAYACAĞIZ'

Ceylan Yayınları sahibi Tuncay Mat tehdit ve yasaklara rağmen gerçekleri okurlarla buluşturan kitaplar yazmaya devam edeceklerini belirtti.
Yordam Yayınları'nın sahibi Hayri Erdoğan, kitap yasaklamanın asla kabul edilemez bir uygulama olduğunu belirtti, "Yasaklamalara karşı bir araya gelmek zorundayız" dedi.