Umut hikayelerini taşıyan dengbêj Medine
Çocukluğundan bu yana klamlar söyleyen dengbej Medine, 2009 yılında Kandil’de yaşamını yitiren oğlu Umut için yaktığı ağıtları bugünlere taşıdı.
Çocukluğundan bu yana klamlar söyleyen dengbej Medine, 2009 yılında Kandil’de yaşamını yitiren oğlu Umut için yaktığı ağıtları bugünlere taşıdı.
Mardin’in Savur ilçesine bağlı Eywen köyünde yaşayan Medine Altun, söylediği klamlarla tanınıyor. Dengbej Medine 1990’larda Muş’tan göç Savur’a göç etmiş. Ancak doğup büyüdüğü Serhat dengbejlerinden çok etkilenmiş. 8 yaşındayken Sağır Seyitxan üzerinde söylenen klamını dileyerek dengbêjliğe başladığını anlatıyor. Savaşçılar üzerinde söylenen klamları dinlemeyi ve söylemeyi seven Medine, yaşamını yitiren HPG’li oğlu Umut için klamlar söylüyor.
Medine, klamında “savaşçım” dediği oğlu Umut için “en çok klama yakışıyor” diyor ve başlıyor söylemeye: “Umudum, ben ölür müyüm, ben ölmem/ Kürt savaşçısı, ben taşların dibindeyim/ ah umudum, hayat seninle/ Ben Kürt savaşçısının boyuna baktığımda/ beyaz bir ağaç gibi/ insanlar dünya malını kaybetti/ ben Kürt savaşçısını kaybettim…”
Her klamın bir hikâyesinin olduğunu belirten Medine, söylediği klamların önce hikâyesini, ardından üzerine söylenen klamı dile döküyor. Küçük yaştan beri söylediği klamlardan bir de Sağır Seyitxan’dır. Sağır Seyitxan, bir savaşçıdır ve ağalar, beyler tarafından öldürülür. Seyitxan üzerinden söylenen klamdan etkilendiğini ve dengbêjliğe bu klamla başladığını söyleyen Medine, böylelikle Seyitxan’ı ölümsüzleştiriyor. “Seyitxan diyor, biz bir türlü serhat yaylalarını ağa ve beylerden kurtaramadık” sözleriyle başlayan Seyitxan’ın klamı , Seyitxan’ın yaylalardaki mücadelesine, Seyitxan’ın ölümünün nasıl olduğuna yer veriyor. Medine küçük yaşlarda duyduğu bu klamı unutmayarak, bugünlere taşıyor.
UMUT’UMA ÖLÜM YAKIŞMIYOR
Medine, feodal toplumda yaşamasına rağmen, toplum mal ettiği cinsiyet rollerini de tanımayarak, iyi bir süvari olduğunu, yıllarca kaçakçılık yaptığını anlatıyor. En büyük acısı da 2009’da yitirdiği oğlu Umut olduğunu söylüyor. Yüreğindeki acıları klamlarla hafiflete Medine, “Umuduma ölüm yakışmıyor” sözlerini ağıt yakarak anlatıyor. Ve devam ediyor söylemeye Medine, “ Valla siz benim yüreğimin acısını tuzladınız/ savaşçım sen ciğerimi indirdin aşağı/ben Kürt savaşçısının boyuna baktığımda ay gibi beyaz/ Yeşersin, kandil dağlarında/ Ananasının kurbanı, ırak hududunda/ Bir gece baktığımda Kürt savaşçısı, Kandil dağlarında yürüyordu/ Valla annesinin yüreğine ateş düştü…”
BENİ OĞLUMUN YANINA DEFNEDİN
Dengbêj Medine, yaşama umudu ve yoldaşı olan oğlu Umut’un, yaşamını yitirdiğine inanmıyor. Oğlunu görmek için çok mücadele ettiğini anlatan Medine, bundan sonra mezarını görmek için mücadele edeceğini kaydediyor. Medine’nin vasiyeti ise oğlu Umut’un mezarının yanına defnedilmek.