DBP Kongresi 22 Mayıs'ta

DBP Eş Genel Başkanı Yüksek, halkın beklentilerine daha iyi cevap olmak için 22 Mayıs'ta kongre yapacaklarını bildirdi.

DBP Eş Genel Başkanı Yüksek, Türkiye ve Ortadoğu'nun büyük değişimlere gebe olduğunu belirterek, müzakere yolunu önerdi. Türkiye'de sistemin çöktüğünü belirten Yüksek, "Tekçiliğe karşı demokratik özerklik modelini Türkiye'nin gündemine sokmak istiyoruz" dedi. Yüksek, AKP/Saray'ın saldırı ve baskılarına karşı geri adım atmayacaklarını da söyledi. 

DBP Eş Genel Başkanı Kamuran Yüksek, 22 Mayıs'taki Olağanüstü Genel Kongre çalışmalarına ve gündemdeki konulara dair, MYK ve PM üyeleri ile belediye eşbaşkanlarının katılımıyla basın toplantısı düzenledi.

Güneydoğu Gazeteciler Cemiyeti'nde düzenlenen basın toplantısında konuşan Yüksek, Türkiye ve Kürt halkı açısından çok önemli bir süreçten geçildiğini, Ortadoğu ve Türkiye'nin büyük değişimlere gebe olduğunu ifade etti. Türkiye'nin bu gerçekliği görüp buna uygun bir değişim içinde bulunması gerektiğini belirten Yüksek, değişimin Suriye, Tunus, Mısır, Irak'ta olduğu gibi mi, yoksa demokrasiyle mi olacağı konusunda iyi hesap yapmak gerektiğini söyledi.

'TÜRKİYE MÜZAKERE YOLUNU SEÇMELİ'

Yüksek, konuşmasında şu hususlara dikkati çekti:

"Bu değişim sürecinin demokratik bir şekilde olması çabası içinde olduk. Israrla istediğimiz şey bu oldu. İzleyeceğimiz politikalar Türkiye'nin geleceğini belirleyecek. Hükümet ısrarla değişim sürecini şiddet zemine çekmeye çalışıyor. Bu da Türkiye'yi Ortadoğu'daki ülkeler statüsüne getiriyor. Tunus, Suriye Irak gibi değil, müzakere yoluyla yolunu seçmeli Türkiye.

Türkiye'de çok şey değişecek hangi yönde değişecek merkezileşen tek tiplerden yönde mi değişim olacak yoksa demokrasi özgür bir şekilde mi değişecek temel sorulardan biri de bu. AKP hükümeti dünyanın evrensel değerleri yönünde değil, tam tersi bir yöntem peşindedir. Türkiye'nin değişimi demokrasinin yerelleşmesi yönünde olmalıdır. Tekçiliğe karşı demokratik özerklik modelini Türkiye'nin gündemine sokmak istiyoruz. Dünyada da benzer yönetimlerle kendini yönetiyor. Ne kadar yerelleşirseniz, ne kadar sosyalleşirseniz demokrasi o kadar güçlenir. Ne kadar merkezileşirseniz o kadar zayıflarsınız. O nedenle değişim istikameti demokrasi yönünde olmalıdır. AKP şiddet yolunu deneyerek sistemini tahakküm ettirmek istiyor. Biz AKP'nin bu yerleştirme ve merkezileştirme politikasına karşı durmaya devam edeceğiz. Çünkü bu yöntem ülkenin menfaatine değildir.

'TÜRKİYE'DE SİSTEM ÇÖKTÜ'

HDP demokratik dönüşümü isteyen bir parti durumundayken, bugünlerde hedef haline getiriliyor. DBP'li belediyelerimize kayyum hazırlıkları yapılıyor. PM üyelerimiz, belediye başkanlarımız, il başkanlarımız, yöneticilerimiz tutuklanıyor. Yöneticilerimiz demokratik özerkliği savunduğu, geliştirmesini istediği için tutuklanıyor. Kendi rejimini kurmak etmek için bu baskıları yapıyor. Toplumu rehin alarak sistemini inşa etmek istiyor. Herkes demokratik bir zeminde siyaset yapmalıdır. Giderek Türkiye'de daha önce var olan sistem de çökmüştür. AKP'de eski sistemi değiştirmek istiyor ama araftadır. Anayasa yoktur, fiilen Erdoğan Saray tarafından yönetimle karşı karşıyayız. Bir yönetim sistemi olmalı bu da yerelden gelişen bir sistem olmasını istiyoruz.

'GERİ ADIM ATMAYACAĞIZ!'

"Mecliste temsilliyetimiz yok. Ama sadece siyaset Mecliste yürümediğini biliyoruz. Mecliste siyaset de yapılmıyor. AKP'nin hükümranlığının sürdüğü bir durum söz konusu. Meclis'te siyaset yapan alternatif yapan tek parti HDP'dir. Onu da meclisin dışına atmak istiyorlar. HDP dışarıya atılırsa biz yerleşen demokrasiyi geliştirmeye çalışacağız. Tümüyle Meclis dışında demokratik yol ve yöntemlerini kullanarak mücadele edeceğiz. Biz demokrasinin yerelden gelişeceğine inanıyoruz. DBP olarak bu yönlü çalışmalarımız yürüyeceğiz. Tutuklama, katliam bizi sindirmeyecek. Geri adım atmayacağız. Biz doğru bir yoldayız halkımızın demokratik haklarını savunan bir partiyiz. Bu sistemimiz tekçi anlayışı rahatsız ediyor. Ama onları rahatsız etmeye devam edeceğiz.

KONGRE 22 MAYIS'TA

Sadece bu ara süreçte onlarca parti meclis üyemiz tutuklandı. Mehmet Yavuzel Cizre'de, Sêvê Demir Silopi'de şehit düştü. İki arkadaşımız da partimizin şehididir. Yargıtay'dan tüzük ve partimize dönük bazı uyarılar yapılmıştı. Halkın beklentilerine daha iyi cevap olmak için kongreye gidiyoruz. 22 Mayıs'ta Ankara'da yapacağız. Eşbaşkanlar seçilecek, geniş bir kadro oluşturacağız. Eksik kaldığımızın farkındayız. Demokratik özerkliğin ülke için gerekliliğini daha fazla anlatmalıydık. Bütün bu konularda daha etkin olmak için yeniden bir yapılamayan gideceğiz. Partimiz amatör bir ruhla ama profesyonel bir şekilde çalışmalarına devam edecek. Eskinin tekrarı bir durumu yaşamak istemiyoruz."