Evini terk etmediği için tutuklandı

Günlerdir süren bombardımandan yaralı olarak kurtulan 57 yaşındaki Seniha Sürer, evini, mahallesini terk etmediği için tutuklandı.

Günlerdir süren bombardımandan yaralı olarak kurtulan 57 yaşındaki Seniha Sürer, evini, mahallesini terk etmediği için tutuklandı. Sürer'in avukatı Kezban Yılmaz, "Hukukdışı ve haksız bir tutuklama. Sur'da kalmak da kabahat, çıkmak da kabahat" dedi.

Amed’in Sur ilçesindeki abluka ve halka yönelik saldırılar 3 ayı geride bırakırken, saldırılardan sağ kurtulan siviller cezaevi tehdidi altında. Bugüne kadar Sur'dan çıkan yaralı ve sivillerin neredeyse tamamı tutuklandı.

İlk olarak 19 Şubat'ta DİHA Muhabiri Mazlum Dolan ile 4 kişi, ağır yaralı Fatma Ateş'i çıkardı. Ateş, zamanında hastaneye götürülmediği için yaşamını yitirirken, Dolan ile 4 kişi "örgüt üyesi oldukları" iddiasıyla tutuklandı.

Geçtiğimiz günlerde Sur'dan çıkan yaralı ve sivillerden, bacağı kopan genç dışında tamamı gözaltına alındı. 

6 Mart'ta adliyeye sevk edilen 8 kişiden 2'si adli kontrol, 6'sı da tutuklanma istemiyle mahkemeye sevk edildi. 2 kişi adli kontrol ile serbest bırakılırken, 4 kişi "ülkenin birliği ve bütünlüğünü bozdukları", 2 kişi de "örgüt üyesi oldukları" iddiasıyla tutuklandı.

Dün adliyeye sevk edilen 19 sivilden 12'si daha tutuklandı. 

Tutuklananlar arasında 57 yaşında Seniha Sürer de bulunuyor.

20 YILDIR SUR'DA YAŞIYOR

Sur'a yönelik saldırılar sırasında el bombasının parçalarının isabet etmesiyle göğsünden ve kolundan yaralanan Sürer, kronik kalp, tansiyon ve şeker hastası.

Sürer'in avukatı Kezban Yılmaz, Diyarbakır E Tipi Cezaevi'ne götürülen müvekkilinin sağlık durumunun iyi olmadığını söyledi ve ekledi: "Normal şartlarda sağlık durumu iyi değil. Kronik kalp hastalığı var. Ayrıca hipertansiyon ve şeker hastası. Yaralanmanın da etkisiyle direnci tamamen düşmüş durumda. Adliyeye sevk edildiği sırada fenalaşmıştı. Dün de cezaevinde gördüm. Sağlığı iyi değildi."

Sehina Sürer'in yaklaşık 20 yıldır Sur'da oturduğunu belirten Yılmaz, "Açıkçası Sur'u terk etmediği için hukuksuz bir şekilde tutuklandı" dedi.

'MÜVEKKİLİM KENDİ EVİNDE KALDI'

Sokağa çıkma yasağının hukuk dışı bir uygulama olduğunun altını çizen Yılmaz, şöyle konuştu: "Sokağa çıkma yasağı, kişinin evini terk etmesi yönünde getirilen bir uygulama değil. Müvekkilim kendi evinde kaldı. Evi bombalandı. Sağ salim çıkartılması için ailesi tarafından defalarca valilik ve polise başvuru yapıldı. Ancak valilik aileye, 'Kimsenin can güvenliği açısından güvence veremem' yanıtını verdi. Ailenin de kendisini gidip çıkartabilme durumu yoktu."

Müvekkilinin "örgüt üyesi olduğu" iddiasıyla tutuklandığını hatırlatan Yılmaz, "İddialara göre, Sur'da örgüt üyelerine yemek yaptı. Ancak müvekkilim bu iddiayı reddetti, Sur'da yaşadığını ve kendi evini bırakmak istemediğini söyledi. Ayrıca evini bırakıp nereye gidecekti?" diye sordu, 

"Sur'da kalmaları da çıkmaları da suç olarak görüldü" diyen Avukat Kezban Yılmaz, "Müvekkilim ve Sur'dan çıkan diğer siviller hukuksuz bir uygulamaya maruz kaldılar. 90 günlük süreçte ölüm riskinin altındaydılar. Çıktıktan sonra da yine hukuksuz bir durumla karşılaştılar. Açıkçası hukuka aykırı ve haksız bir şekilde verilmiş tutuklama kararları ile karşı karşıyayız" diye konuştu.

Sur'dan çıkan tüm sivillere "Neden Sur'a gittin? Neden çıkmadın? Sur'da ne yaptın?" şeklinde sadece 3 soru sorulduğuna dikkat çeken Avukat Yılmaz, "Açıkçası Sur'da, yani kendi mahallelerinde, evlerinde kaldıkları için tutuklandılar" dedi.