İZLENİM

Hesekê’de rejim büyük bir çöküntüye doğru gidiyor

7. gününde Hesekê savaşında YPG, YPJ, Asayiş ve Halk Savunma Güçleri’nin etraflarını sardığı 230 rejim askeri ve çetelerin Kewkeb etrafındaki köylerde teslim alındı.

Daha öncesinde ise YPG/YPJ ve Asayiş güçleri toplamda 113 askeri teslim aldı. Rejim güçlerinin saldırılarına karşı YPG, YPJ, Asayiş ve Halk Savunma Birlikleri’nin başlatmış oluduğu savaşta rejimin elinde bulunan Neşva Şerki ve Xweran mahalleleri ile bunlar içinde kalan stratejik birçok nokta ve kurum ele geçirildi.

Savaşın bir haftası geride kalan Hesekê’de neler yaşandı? Bu günden başa dönersek, Hesekê savaşının bir haftasının son saatlerinde rejim güçlerinin kontrolü altında bulunan Neşva Şerki’den sonra Xweran mahallesinde bulunan stadyum, kültür-sanat merkezi, zindan, Basıl dört yolu ve ekonomi üniversitesi ve iki mahallenin özgürleşmesi tamamlandı.

Çatışmaların başladığı 16 Ağustos’tan buyana rejim güçleri tüm teknik ve hazırlarına rağmen darbe üstüne darbe almaktan kurtulamadı. Özellikle İran devletine bağlı çeteler ve Hizbullah güçleri üzerinde yanlış hesap yaparak rejime bağlı paramiliter güçlerini uzun bir süre hazırladıktan sonra saldığı Hesekê’de Rojava Asayiş ve Halk Savunma Güçleri’nin sert karşılık vermesi ile başlayan çatışmalarda rejim güçleri rastgele tank, top, havan toplarından sonra şehre uçaklarla da saldırdı. Rejim güçlerinin saldırısından sonra YPG ve YPJ güçlerinin devreye girmesi savaşın seyrini değiştirdi.

Türk devletinin Rusya ile ilişkilenmesinden sonra İran ile görüşmesi ve buradan alınan karar ile Suriye devleti ile Kürt karşıtı temelinde geliştirilen gizli bir ittifak sonucunda Hesekê’de Asayiş güçlerine saldırısı kirli planın bir parçası olduğu herkesçe bilinen bir gerçek.

Kürt, Arap, Asuri-Süryani ve Ermeni halklarından oluşan Hesekê şehrinde rejim yıllarca mezhep ve etnik köken çelişkileri üzerinde varlığını devam ettirdi. Oysa 25 Haziran 2015’te DAİŞ çeteleri Hesekê’ye saldırdığında kenti çetelere bırakarak dar bir alanda sıkışıp kaldı. Hesekê halkının çağrısı ile devreye giren YPG, YPJ savaşçıları Hesekê’yi çetelerden temizleyerek özgürleştirmişti. O süreçten bu yana Hesekê halkı çelişki ve çatışma olmadan birlikte yaşam arayışına girdi, kurum ve meclisler yolu ile kendi kendilerini yönetmeye başladı. Halkların birlikte yaşamını bozmak için rejim sürekli yeni çelişkiler ortaya koydu, provakasyonlar geliştirdi. 16 Ağustos bu provokasyonların son halkası oldu.

Bölgenin karekteri ve Suriye sorunun kilit şehirlerinden biri olan Hesekê’de rejimin çıkardığı savaşın birçok tarafı olduğu şüphesizdi. Bir yandan Kürt halkının inkar ve imhası üzerinden kirli politika yürüten Türkiye, İran ve Suriye güçleri öte yandan birlikte yaşam arayışı ve mücadelesini veren Kürt, Arap, Türkmen, Asuri-Süryani ve bölgenin diğer halkları. Bu güçlere bir de bölge üzerinde hesapları olan güçler eklemek gerekir. Bu karakterinden dolayı Hesekê’de yaşanan savaşa çok yönlü denklem olarak değerlendirildi. Oysa bu denglemin bir tarafı olan Rojava ve Kuzey Suriye halkları birlikte, özgür ve ortak bir yaşamın arayış ve mücadelesi içinde oldu. Bu özelliklerinden dolayı da Hesekê’de savaş başladığında Hesekê’de halklar özgür geleceği için ortak bir irade ile savaşmıştı. Savaşın sonucunu da belirleyen bu irade olmuştu.

Hesekê’de rejimin saldırısı ile başlayan savaş bir haftasını geride bıraktı. Bu süre zarfında rejim güçlerinin tank, havan, top ve hava saldırılarından dolayı toplam 19 sivil vatandar yaşamını yitirdi. Rejimin kontrolünde kalan alanlardaki halkı güvenli bölgelere taşımak için YPG ve Asayiş güçleri bir koridor açtı.

Yaşanan çatışmalarda günde onlarca rejim akseri öldürüldü. Savaşın 6. günü olan dünkü çatışmalarda 36 rejim askeri öldürüldü. İçinde üst düzey rütbeliler olmak üzere 53 rejim askeri YPG ve Asayiş güçleri tarafından esir alındı. Asayiş güçleri de 60 rejim askerini esir aldı. Vurulan ve esir alınan askerler dışında birçok asker silah ve askeri tesisatlarını bırakarat firar etti. Ağır silahlar başta olmak üzere birçok cephane YPG ve Asayiş güçlerinin eline geçti. Kısacası Hesekê’de bir haftadır yaşanan çatışmalarda rejim tam bir bozgunu yaşadı. Farklı sahalardan getirtilen İran’a bağlı çeteler tamamen işlevsizleştirilerek büyük kayıplar verdirildi.

Hesekê’de savaşın 7. güne girerken Neşwa Şerki rejim güçlerinden temizlenmiş, 7. günün tamamlandığı akşam saatlerinde ise rejimin elinde ve Hesekê çete merkezi durumunda bulunan Xweran mahallesi ve içinde bulunan Basıl dörtyolu, Buğday deposu, zindan, ekonomi üniversitesinden sonra stadyum, kültür-sanat merkezi ve Pasapot Dairesi de rejim güçlerinden temizlenerek özgürleştirildi. 

Rejimin şehirin dar bir alanında sıkışıp kalmasının dışında varlığı ve esemasi bile kalmadı. Yalnış hesap Bağdat’tan döner misali Baas rejimin Türkiye ve İran gerici güçlerine dayanak Kürt ve bölge halkına karşı başlattığı yalnış hesap Hesekê’den döndü. Var olan denklem yerine oturmamış olacak ki, Türk MİT’inin Şam’da olduğu Hesekê savaşının 7. gününde Türk devleti Cerablus hattında Minbic Askeri Meclis savaşçılarının mevzilerini bombalamaya başladı. Bu planın da tutmayacağı gün gibi şimdiden aşikar olduğunu belirtmek lazım. Zira yeniden ortak bir irade olarak oratay çıkan Rojava ve Kuzey Suriye demokratik Federal sistemi giderek halkların umudu haline geliyor. 

...