Türk devletinin Güney Kürdistan ve Medya Savunma Alanlarından Avaşin, Metina ve Zap’a yönelik başlattığı işgal saldırısı devam ediyor. Kürt gerillalarının karşısında darbe üstüne darbe yiyen Türk ordusu ilerleme sağlayamazken, Kürdistan’ın dört parçasında da bu direnişe büyük bir destek söz konusu.

Bu saldırılara karşı bugün Kürdistan’ın dört parçasında birçok parti, kurum ve aydın, ortak bir basın açıklaması düzenlendi. Zoom üzerinden yapılan açıklamaya saldırılara karşı çıkılarak, bütün Kürt parti, kurum ve halka Kobanê ruhuyla gerilla direnişinin bir parçası olma çağrısı yapıldı.

KCDK-E EŞBAŞKANI KOÇ: TÜRK DEVLETİ KÜRT KAZANIMLARINI HEDEF ALIYOR

Basın toplantısının açılış konuşmasını KCK-E Eşbaşkanı Yüksel Koç yaptı. Koç, Kürt halkı olarak tarihi bir dönemeçten geçtiklerini hatırlatarak, “Halk olarak tarihte hiç olmadığımız kadar özgürlüğe yakınız. Türk devleti de bunun için saldırıyor. Özellikle en son başlattığı saldırı da tarihi bir günde yapıldı. 24 Nisan tarihinde başlatılan bu saldırı da bir mesaj var: Bize deniliyor ki nasıl 24 Nisan 1915’te Ermenileri katlettiysek bugün de sizi katledeceğiz” dedi.

Kürtlerin bu saldırılara karşı direndiğinin altını çizen KCDK-E Eşbaşkanı Yüksel Koç, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Bu saldırı sadece Kürt gerillalarına değil. Bütün Kürt halkına ve kazanımlarınadır. Gerilla direnirken, maalesef Güney Kürdistan hükümeti ve KDP’nin sessiz. Bu sessizlik bir anlamda bu katliamlara cesaret veriyor. KDP’ye çağrımız şudur: Kürt halkının sesine kulaklarına verin, ve bu saldırılara karşı çıkın.”

Kürdistan Ulusal Kongresi (KNK) Eşbaşkanı Zeynep Murad ise yaptığı konuşmada, Türk devletinin Güney Kürdistan’a yönelik saldırıları kınadı. Türk devletinin amacının bütün Kürdistan’ı işgal etmek olduğunu dile getiren Murad, “Bu yeni bir girişim değil. Ama bugünkü saldırı diğerlerinden çok farklıdır. Bu seferki bütün Kürt topraklarını işgal edip, orada kalıcılaşmaktır. Amacı ve hedefi budur. Biz KNK olarak gerillanın direnişini selamlıyor, bütün Kürt halkından da bu direnişe destek vermeye çağırıyoruz” diye konuştu.

KNK EŞBAŞKANI MURAD: GÜN ULUSAL BİRLİĞİ SAĞLAMA GÜNÜDÜR

Kürt ulusal birliğine de değinen KNK Eşbaşkanı Murad, şunları söyledi: “Bugün her zamankinden daha fazla Kürt ulusal birliğine ihtiyacımız var. Onun için bütün siyasi ve sivil toplum örgütleri acil olarak bu saldırılara karşı çıkmalı ve Kürt kazanımlarını korumak için birlikte mücadele etmelidir. Gün birlikte mücadele etme ve direniş günüdür.” Zeynep Murad, Türk devletinin saldırılarına sessiz kalan uluslararası güçleri de sert bir dille eleştirdi.

OSMAN: ERDOĞAN HASTA

YNK’nin Irak eski Milletvekili Muhsin Osman da Erdoğan için “Hasta Adam” diyerek konuşmasına başladı. Osman, Erdoğan’ı Hitler ve Mussolini’ye benzeterek, “Geçmişte Hitler ve Mussolini ne yaptıysa Erdoğan da bugün onu yapıyor. Erdoğan hastadır. Dışarıda düşman yaratarak, içerde pirim yapıyor. Turani bir zihniyete sahip. Kürtler de buna karşı mücadele etmeli. Uluslararası alanda güçlü bir diplomasiyle bunlara teşhir etmeli.”

Kürtlerin fikir birliği olmadığı eleştirisini de yapan Osman, “Düşmanlarımız bundan cesaret alıp saldırılarda bulunuyor. Bu gidişata son vermeliyiz” vurgusunda bulundu.

MERAWALDİ: SALDIRI GÜNEY KÜRDİSTAN’ADIR

Goran Hareketi’nin Avrupa Temsilcisi Meran Merawdali de, Türk devletinin saldırılılarını kınadığını belirterek, “Bu saldırılar, Kürt kazanımlarına karşıdır. Parti olarak, bu saldırılara karşı çıkıyor, bütün güçlere de bu saldırılara karşı çıkması çağrısını yapıyoruz. Çünkü bu saldırılar aynı zamanda Güney Kürdistan topraklarınadır da. Onun için Güney Kürdistan Hükümeti derhal harekete geçmeli” dedi. 

İSMAİL: KIRMIZI ÇİZGİMİZ KÜRDİSTAN OLMALI

Londra Üniversitesi Öğretim Görevlisi Osman İsmail ise şunları söyledi: “Kürtler olarak ciddi sorunlarla karşı karşıyayız. Mevcut Türk siyaseti katliamcı ve soykırımcı politikacıdır. Geçtiğimiz yüz yılda Ermeniler ve Süryaniler katledildi. Bugün de Kürtler katledilmek isteniliyor. Bugün bütün Kürt partilerin farklı ideolojileri olabilir. Bu normal. Ama bizim kırmızı çizgimiz, Kürdistan olmalı. Maalesef o yok. Bunun oluşturulması için mücadele etmeliyiz.”

MOHEMEDİ’DEN BARZANİYE ELEŞTİRİ

İran Kürdistan Komünist Partisi Komele adına Çiya Mohemedi de konuşmasında Masrur Barzani’yi eleştirdi. Mohemedi, Barzani’nin “Türk devletinin PKK ile sorunu var” sözlerine atıfta bulunarak, “Türk devletinin başındaki Erdoğan, faşist ve Kürt düşmanıdır. Bugün Güney Kürdistan’a yönelik yapılan saldırı da bunun kanıtıdır. Bütün Kürt partilere ve kurumları bunu iyi bilmeli. Bugün PKK, yarın da diğer Kürt partileridir. Onun için bunu çok iyi bilmeli ve ona göre siyaset oluşturmalıyız. Kürt halkına çağrım kim nerede olursa olsun, bu saldırıya karşı çıkmalı ve sesini yükseltmelidir” diye konuştu.

ASLAN: GÜNEY KÜRDİSTAN ADIM ADIM İŞGAL EDİLİYOR

Gazeteci ve yazar Güney Aslan ise Türk devletinin bu saldırılarını büyük bir tehdit olarak gördüğünü vurgulayarak, “Türk devletinin saldırıları Kürtlerin kazanımlarına ve geleceğine yönelik büyük bir tehdittir. Son dönemlerde Türk devleti nerede bir Kürt kazanımı varsa saldırıyor. Bu saldırıyı sadece askeri ve dönemsel olarak görmemek gerek. Adım adım Kürdistan işgal ediliyor. Güney Kürdistan hükümeti ve partileri bunu iyi görmeli. Farklı görüşlerde olabiliriz ama Kürt partileri bir araya gelip, buna karşı çıkmalıdır.”

‘ORTAK MÜCADELE ÇAĞRISI’

PYD Avrupa Yürütme Kurulu Üyesi Axin Gulo, Kürt sorunun silah ve savaş ile çözülmeyeceğini belirerek, daha önce de defalarca benzer saldırılar olduğunu ve sonuçsuz kaldığını söyledi. Gulo, çözümün adresinin Kürtlerin birliğinden geçtiğini hatırlatarak, ulusal kongreyi işaret etti.

Toronto Mala Kurda Başkanı Yardımcısı Kawe Cebarî, de konuşmasında Erdoğan’ın Kürt halkının başına bela olduğunu ancak ortak mücadele ile karşı koyulabileceğini söyledi.

Kurdische Gemeinde Stuttgart e.V Başkanı Dr. Adnan Emin ise Güney Kürdistan hükümetinin tavrını eleştirerek, irada sahibi olma çağrısında bulundu.

DAWİD: GÜNEY KÜRDİSTAN PARLAMANTOSU SUÇLUDUR

Suriye Kürtleri Demokrat Partisi Avrupa temsilcilerinden Mehmûd Dawid da Türkiye’nin “terörizmin” merkezi olduğunu belirterek, şunları söyledi: “Türkiye yayılmacı bir politika izliyor. Neo-Osmancı bir zihniyet ile bölgedeki bütün topraklar işgal ediliyor. Nerede fırsat buluyorsa oraya saldırıyor. PKK gerillalarını bahane edilerek, Güney Kürdistan’ı yavaş yavaş işgal ediyor. Maalesef Güney’den de ciddi bir ses çıkmıyor. KDP bunun başını çekiyor. Ama bölge parlamentosu da en az onlar kadar suçludur. Sesini çıkarmıyor. Sesinizi çıkarın, Erdoğan’dan korkmayın. Çünkü dünyada itibarını kaybetmiş bir figürdür. Erdoğan ve Türkiye’si bugün terörizme ev sahipliği yapıyor. Bölgedeki bütün terör örgütlerinin kaynağı Türkiye’dir. Bunu teşhir etmeliyiz.”

‘SALDIRI BÜTÜN KÜRTLEREDİR’

TEV-ÇAND Temsilcisi Sanatçı Kawa Urmiye ise gerillanın direndiğini hatırlatarak, halk olarak bu direnişin bir parçası olunması gerektiğin söyledi. Urmiye, “Biz saldırıları izliyoruz. Bu sessizliğe son verip, alanlara çıkmalıyız dedi.

Kürdistan İslam Partisi (PİK) Avrupa temsilcisi Sabri Eryiğit de konuşmasında şunları söyledi: “Yüzyıllardır Kürtler üzerinde baskı ve katlımlar uygulanıyor. Bunun için PKK bir gerekçedir. Bunu çok iyi bilmemiz gerekiyor. Esas sorun Kürtlerin bölgede statü sahibi olmasıdır. Biz de bunun bilinciyle hareket edip, karşı çıkmalıyız.”

Siyasetçi Leyla Birlik de Türk devletinin tarihi soykırım ve katliamlar olduğunu belirterek, bugünde bunu AKP ve MHP’nin devam ettirdiğini söyledi.

‘SALDIRILARA KARŞI ÇIKMAK YURTSEVERLİK GÖREVİDİR’

Şengal Diaspora Meclisi Eşbaşkanı Fikret İğrek ise “Özgürlük savaşçıları daha önce de Kobanê, Şengal ve Hewlêr’i nasıl savundularsa bugün de Zap, Metina ve Avaşin’de savunuyor” diyerek, bütün Kürt halkını bu direnişin bir parçası olmaya çağırdı.

Rusya’dan yazar ve araştırmacı Ezîzê Cewo ise saldırıların Kürtlerin varlık ve yokluk sorunu olduğunu belirterek, herkesin karşı çıkılması çağrısında bulundu.

PJAK Avrupa Yönetim Kurulu Üyesi İbrahim Alipour da, KDP’ye sert eleştirilerde bulunarak, Kürt ulusal çıkarlarını esas alması gerektiğini söyledi.

Aktivist Necibe Qeredaxî de saldırının tehlikesi her kesin tahmin ettiğinden çok çok büyük olduğunu hatırlatarak, bütün güçlerin harekete geçmesi gerektiğini vurguladı.

Avustralya’dan gazeteci Mansour Razaghi de yaptığı konuşmasında Kürtlerin birliğine dikkat çekti.

Kürdistan Komünist Partisi Avrupa Temsilcisi Mohamad Hajî Ahmad Zeba Türk devletinin saldırılarına karşı çıkmanın yurtseverlik görevi olduğunu vurgusunda bulundu.