Mirkan: 20 yıl yanlış melodi önünde dans etmişim

Kürdistan Özgürlük Mücadelesi saflarına Azerbaycan’dan katılan Azad Mirkan, "2015 Nisan ayında 3 Azeri, 4 Kürt arkadaşla gerilla saflarına katıldım. Sempati duyduğum, merak ettiğim, etkilendiğim özgürlük dağlarına yönümü verdim” dedi.

Kürdistan Özgürlük Mücadelesi saflarına Azerbaycan’dan katılan Azad Mirkan, “Dünyanın başına bela olan DAİŞ'e karşı bütün iradesi ile savaşan, insanlık onuruna sahip çıkan Rojava Devriminin kararımda etkisi büyüktür. 2015 Nisan ayında 3 Azeri, 4 Kürt arkadaşla gerilla saflarına katıldım. Sempati duyduğum, merak ettiğim, etkilendiğim özgürlük dağlarına yönümü verdim” dedi.

Kürdistan Özgürlük Hareketi sadece Kürtlerden oluşmuyor. İçinde çok farklı kesimleri, etnik grupları barındırıyor. Ve bu farklı kesimlerin katılımı her geçen gün artıyor. Bu katılımlardan biri de Azeri olan Azad Mirkan'ın katılımıdır. Mirkan, soyadını Rojava devriminin kahramanı olan Arin Mirkan'dan alıyor. Katımından Rojava devriminin etkisi olduğunu söyleyen Mirkan, kendini bulmak için sürekli arayışlarda olduğunu, bu arayışlarını özgürlük saflarında bulduğunu belirtti.

Sosyalizmden ve PKK hareketinin ideolojisinden etkilenerek özgürlük saflarına katıldığını söyleyen Mirkan, yaşamını şu şekilde anlattı: "1995 yılında Azerbaycan'ın başkenti Bakü'de dünyaya geldim. Azerbaycan ve Ermenistan devletlerinin karşılıklı antlaşması ile Ermenistan'a verilen, görünüşte ise Ermenistan'ın işgali altında olan Karabağ'ın Ağdam ilçesindenim. Babamı kaybettikten sonra arayışlarım başladı. Bu arayışlarımı sosyalizmde bulacağıma inanıyordum. Azerbaycan'da sosyalist kesimlerle bir araya geliyordum. Mitinglerde, eylemlerde aktif yer almaya başladım. Üniversite okuduğum Gence şehrinde gençleri toplayıp kitap kulübü kurduğum için üniversiteden atıldım. Azerbaycan devletinin en çok korktuğu şey gençlerin kitap okumasıydı. Tıpkı tüm iktidarlar gibi kitap okuyan, kendisini geliştiren, bilinçlenen, örgütlenen kesimlerden, gençlerden korkuyor. Bunun için gençleri kitap okuma dışında her türlü kirli işe yönlendiriyorlardı. Yunanistan ve Türkiye'deki sosyalist gençlerin aktivitelerini internet üzeri takip ediyordum. Arayışlarım devam ediyordu, bu arayışlarımı üniversite bahanesi ile Türkiye'de devam ettirmek istedim. Belki aradığımı Türkiye'de bulurum diye Türkiye'ye gittim. Balıkesir'de üniversite kazandım, pasaport işlemleri uzun sürünce Azerbaycanlı olan arkadaşlarla Ankara'da kaldım."

'İNSANLIK ONURUNA SAHİP ÇIKTILAR'

Ankara'da 2 Kürt, 2 Azeri ile kaldığını, komünal bir yaşamı gördüğünü bu durumun onu etkilediğini belirten Mirkan, yanında kalan arkadaşlarının sürekli sosyalizmden ve halkların kardeşliğinden bahsettiklerini dile getirdi. Karar vermede arkadaşlarının, yaşam tarzlarının belirleyici olduğuna vurgu yapan Mirkan, "Arkadaşlarımın bu yaşam tarzlarından sonra arayışlarım daha da arttı. 2014'ün Eylül ayında özgürlük hareketi ile tanışmaya başladım. Kuzey Kürdistan'da yaşanan gelişmeler beni Kürt halkını tanımaya yönlendiriyordu. Kuzey Kürdistan'ı çok merak ediyordum. Halkın umudu olarak gördüğü gerillaya bir sempatim oluştu, görme isteğim arttı. Dünyanın başına bela olan DAİŞ'e karşı bütün iradesi ile savaşan, insanlık onuruna sahip çıkan Rojava Devriminin kararımda etkisi büyüktür. 2015 Nisan ayında 3 Azeri, 4 Kürt arkadaşla gerilla saflarına katıldım. Sempati duyduğum, merak ettiğim, etkilendiğim özgürlük dağlarına yönümü verdim" dedi.

'ÖZGÜRLÜK DAĞLARININ GÜZELLİĞİ KADINDIR'

7 ay Besta-Cudi'de kalan Mirkan, özgürlük dağlarına ilişkin duygularını şu sözlerle ifade etti: "Gerillaya olan merakım hep vardı. Özgürlük saflarına katılmama rağmen farklı alanlarda gördüğüm, televizyonlarda izlediğim gerilla görüntüleri bana heyecan veriyordu. Ki hala da o heyecanı yaşıyorum. Ömrüm boyunca görmediğim güzellikleri orada gördüm. İnsanlığı orada gördüm, doğayla bütünleşmeyi, yaşamı orada yaşadım. Kürdistan'da, Kürdistan'ın kutsal topraklarında gördüğüm, beni etkileyen en güzel şey kadındı, kadın duruşuydu. Kadın duruşu beni çok etkilemişti. Kadının o heybeti, bilinçliliği, cesareti hiçbir yerde görülmüş değildir. Kadının Önder Apo'ya nasıl bağlı olduğunu bir kez daha gördüm. Önderlik felsefesine bağlılıkları tartışmasızdır. Kültürü, dini, ahlakı, insanlığı, yoldaşlığı, paylaşımı kısaca her şeyi özgürlük dağlarında gördüm. Aslında hakikati yaşadım orada. 21 yaşındayım ama 20 yıl boyunca yanlış melodi önünde dans etmişim."

'SOSYALİZMİ SAVUNANLAR GELİP YERİNDE İNCELESİNLER'

Gençlerin tek kurtuluş yolunun Kürdistan dağları olduğunu söyleyen Mirkan, sosyalizmle insanlığı savunduklarını iddia edenlerin gelip insanlığı yerinde, Kürdistan dağlarında incelemesi gerektiğini belirtti. Mirkan, "İnsanlığın, sosyalizmin beşik yeridir Mezopotamya, Kürdistan dağları. İnsanlıktan nasibini almayanlar gelip özgürlük saflarında insanlığı görsünler. İnsanlık adına verilen mücadeleyi, daha öncesinden görülmeyen direnişi görsünler. Gelip de insanlık için nasıl devrim yapılıyor görsünler. Devrim, insanlık için yapılır, birey için, sadece bir ırk için yapılmaz. Bu devrim Kürt'ün, Türk'ün, Laz'ın, Azeri'nin, Çerkez'in, Arap'ın, Ermeni'nin devrimidir, hatta bir Meksikalının devrimi de olabilir. Ne kadar sahip çıkarsan o devrim senindir" şeklinde konuştu.

'GENÇLER MÜCADELE SAFLARINA AKMALI'

Son olarak gençlere çağrıda bulunan Mirkan, yapılan zulüm karşısında sessiz durmamaya, gençleri mücadele saflarına katılmaya çağırdı. Mirkan, konuşmasını şu sözlerle sonlandırdı: "Önder Apo'nun dediği gibi hazineler kaybedildiği yerde aranır. Bizler de ne zaman mücadele etmeyi bıraktıysak işte o zaman insanlığımızı kaybetmiş oluruz. İnsanlık değerlerimize sahip çıkmak için, sistemin kölesi olmamak için bütün gençler mücadele saflarına akmalıdır."