MLKP savaşçıları İvana Hoffman (Avaşin Tekoşin Güneş) ve Coşkun İnce’nin (Tekoşer Kürdistan) Rojava savunmasında yaşamını yitirişlerinin birinci yıl dönümüne ilişkin açıklama yapan MLKP Rojava, “Rojava, kapitalizm ve onun katliamcı, tecavüzcü çetelerine karşı savaşan kadınların özgürlük coğrafyasıdır. Rojava, Kürdistan’ın dört bir parçasından dili, onuru, özgürlüğü için gelip savaşan Kürtlerin yurdudur. Rojava Kürt halkının özgürlüğünü kendi özgürlüğü olarak gören komünistlerin diyarıdır.” dedi.

Yazılı bir açıklama yapan MLKP Rojava, “Rojava şehitler toprağıdır. Her cephesinde şehitlerin izleri vardır. Rojava devrimi şehitlerin canbedeli mücadelesinin eseridir. Bu topraklarda yaratıldı pek çok insanlık değeri. Var olanlar güçlendirildi, büyütüldü. Feda, siper yoldaşlığı, dayanışma, hesap sorma, özgürlük tutkusu ve tüm diğer onur değerleri, burada yeniden yeniden üretildi” dedi.

Rojava’nın halkların eşit ve kardeşçe bir arada yaşamak istediği ve bu uğurda DAİŞ faşizmine, bölge gericiliğine ve sömürgecilere karşı onur ve özgürlük için savaşılan topraklar olduğu da ifade edilen MLKP Rojava açıklamasında şunlara dikkat çekildi: “Rojava, dünyanın dört bir yanından gelen, ‘yeni bir dünya mümkün ve bunun için savaşacağım’ diyen enternasyonalistlerin coğrafyasıdır. Rojava, kapitalizm ve onun katliamcı, tecavüzcü çetelerine karşı savaşan kadınların özgürlük coğrafyasıdır. Rojava, Kürdistan’ın dört bir parçasından dili, onuru, özgürlüğü için gelip savaşan Kürtlerin yurdudur. Rojava Kürt halkının özgürlüğünü kendi özgürlüğü olarak gören komünistlerin diyarıdır.

Avaşin Tekoşin Güneş; Avrupa kapitalizminin merkezinden, onun yanıltıcı tüm vaatlerine ve imkanlarına sırtını dönerek, kadının özgürlüğü, halkların kurutuluşu ve mutlu bir insanlık için, Rojava devrimine yüzünü çeviren ve büyük bir coşkuyla kopup aramıza gelen komünist bir kadın.

Tekoşer Kürdistan; Adında somutlaştırdığı gibi, bir Kürdistan sevdalısı, bir mücadeleci. Kuzey Kürdistan’ın serhadından, Rojava için, Kürdistan ve sosyalizm için günlerce yürüyüp gelerek, savaş siperlerinde yerini alan yoldaşımız.

Bu iki isyancıyı, bu iki özgürlük savaşçısını, aynı siperde buluşturan şey devrim düşü ve onur davasına bağlılıktır. Buluştukları mevzi, Rojava devrimi ve bu devrimin zaferi için YPG/YPJ güçleriyle birlikte savaşan MLKP'dir. Onlar, YPG/YPJ'li yoldaşlarıyla birlikte gerici faşist DAİŞ çetelerine karşı 7 Mart 2015 tarihinde Til Temir’de fedaice savaştı ve ölümsüzleştiler. Tıpkı 7 Mart 1999 tarihinde, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'a dönük gerçekleştirilen uluslararası komploya karşı mücadelede en önde dövüşürken, gözaltına alınan ve işkenceyle katledilen komünist önder Süleyman Yeter gibi devrim tarihimize yeni değerler eklediler.

Özgürlük ve sosyalizmin umut sembolleri olan, Rojava şehitlerimizin dökülen her damla kanından binlerce çiçek filizlendi. Onların yolundan yürüyenler çoğaldı. Dökülen her damla kanın intikamı misliyle alındı.

Avaşin yoldaşımızın, umudu ve özlemleri talimat oldu bizlere. Şimdi memleketi ‘Mardin’de’ onun ayak izini sürüyor yoldaşlarımız. Tıpkı istediği gibi, omuz omuza, yürek yüreğe girerek siper yoldaşlarımızla isyan ateşlerini çoğaltıyoruz.

Tekoşer yoldaşımızın, Kürdistana sevdalı yüreği şimdi gericiliğe, faşizme, sömürgeciliğe karşı canfeda savaşan yoldaşlarıyla beraber çarpıyor.

Zulmün kaleleri tek tek yıkılıyor dört bir yanda. Sömürgeciliğin soykırımcılığı can çekişiyor. Rojava’da başlayan devrimimiz insanlığa umut oluyor.

Bu kan ve zulüm dünyasında, insanlığa bir müjde gibi büyüyor devrimin ordusu, ölümsüzlerimizin güleç bakışları altında. Rojava'dan bölgeye ve dünyaya yeni bir yaşamın, yeni bir toplumun mümkün ve gerekli olduğu inancı yayılıyor.

Ölümsüz yoldaşlarımızın düşleri ve umutları, mücadele gerekçelerimizdir. Devrim ateşlerini çoğaltarak onların anılarına bağlı kalacağız. Son mermimize kadar savaşacağız sizlerle birlikte, yine onur, özgürlük, sosyalizm ve devrim için.”