Muhammed: Halepçe Katliamı 'jenosid' olarak kabul ettirilmeli

"Halepçe Katliamı uluslararası insanlık suçu kapsamına alınmalı" diyen Yekgırtu İslam Milletvekili Muhammed, Güney hükümetinin bu konuda daha cesaretli bir siyaset yürütmesi gerektiğini belirtti

"Halepçe Katliamı uluslararası insanlık suçu kapsamına alınmalı" diyen Yekgırtu İslam Milletvekili Muhammed, Güney hükümetinin bu konuda daha cesaretli bir siyaset yürütmesi gerektiğini belirtti. Muhammed, Kürtlerin halen katledilmeye devam ettiğine dikkati çekerek, çözüm için birliği işaret etti.
Güney Kürdistan’ın Halepçe kentinde 16 Mart 1988’de Saddam Hüseyin rejiminin gerçekleştirdiği katliamda 5 binin üzerinde Kürt katledildi, binlercesi kalıcı hastalıklar ve sakatlıklara maruz kaldı. 
Yekgırtu İslam milletvekili Bahar Abdurrahman Muhammed, "Güney Kürdistan hükümeti, merkezi Irak hükümetine baskı yaparak bu katliamın uluslararası alanda tanınmasını, bir jenosid olarak kabul etmesini sağlamadır" dedi.

'ULUSLARARASI ALANA TAŞINMALI'

Irak’ın bugün yaşadığı iç savaş ve yıkımın temellerinin Halepçe ve Enfal katliamlarıyla atıldığını kaydeden Muhammed, şöyle konuştu: "Bu konuda Kürtlerin yetersiz kaldığını düşünüyorum. Aslında Irak’ın bugünkü iç savaş durumuna gelmesi Halepçe gibi katliamlar sonucunda yaşandı. Ancak biz yeterince cesaretli ve etkili bir siyaset yürütemediğimizden bu katliamların insanlık suçu olarak tanınmasında, katliama maruz kalan insanlara gerekli yardımın sunulmasında sonuç alamadık. Oysa bu acılar halen devam ediyor. Bu katliamların uluslararası alana taşınmaması, bütün dünyanın bunları insanlık suçu olarak tanımlamaması Kürtlerin genel olarak yaşadıkları gerçekleri görünür kılmaları ve haklarını elde etmelerini de zorlaştırmaktadır.” 

HALEPÇE'NİN KAYIP ÇOCUKLARI

Katliamda aynı zamanda birçok çocuğun kaybolduğunu ve halen bulunamadığını hatırlatan Muhammed, bu çocuklara ilişkin resmi rakamların yanıltıcı olabileceğine dikkati çekti. Muhammed, şöyle devam etti: “Resmi rakamlara göre 109 Halepçeli çocuk katliam döneminde kaybolmuş. Ancak bu sayı daha fazla da olabilir. Şimdiye kadar bunlardan 8’i bulunarak ailelerine kavuşturuldu. Yarın da bunlardan Rojhilat Kürdistanı'nda bulunan iki kişi Halepçe’ye getirilerek ailelerine teslim edilecek. Bu iki çocuğun bulunması sevindirci bir gelişmedir. Ancak ‘Halepçe’nin kayıp çocukları’ halen kanayan bir yaradır. Bu, katliamın kendisini her gün yeniden yaşatmasıdır. Ama işte söz konusu Kürtler olunca durum hep acı oluyor. Dünyanın herhangi bir yerinde olsa herkes yardıma koşar ve yaralarını sarmaya çalışır. Bu iyidir de. Ama maalesef söz konusu Kürtler olunca durum değişik oluyor. Fakat bizim de kendi acılarımızı hep birlikte, başkalarından medet ummadan sarmamız gerekir.” 

'BİRLİK OLURSAK KATLİAMLARI ENGELLERİZ'

Yekgırtu İslam Milletvekili Bahar Abdurrahman Muhammed, Kürtlerin bugün de Halepçe benzeri katliam tehditleri altında olduğunu söylerken, son olarak şunları da kaydetti: "Kürtler bu tür katliamlara ancak birlik ve beraberlik halinde hareket ederek karşı durabilirler. Şunu artık kabul etmek gerekir: Bugün Kürtlerle ilişkilenen tüm güçler kendi çıkarları gereğince hareket ediyorlar. Faydalanabildikleri oranda ilişki geliştiriyorlar. Bu hem bölge ülkeleri hem de dünya ülkeleri açısından böyledir. Şimdi siz eğer kendi içinizde birlik olmazsanız hem bu tür ilişki sistematiğini kendi lehinize çeviremezsiniz hem de katliamları yaşamaktan kendinizi kurtaramazsınız. Ama maalesef bugün Kürt siyasetine bakıyoruz, halen parçalı bir durumda. Bunu aşmak da ancak Kürtlerin elinde. Dilerim, herkes mantıklı davranır ve ulusal birlik halinde kendi çıkarları doğrultusunda hareket eder, siyaset yürütür.”