Özsoy: Bingöl olağanüstü hal altında yaşayacak!

HDP Milletvekili Özsoy, Bingöl'deki 'geçici askeri güvenlik bölgeleri'nin gündelik hayatı olağanüstü hale dönüştüreceği uyarısında bulunarak, soru önergesi verdi.

HDP Milletvekili Özsoy, Bingöl'deki 'geçici askeri güvenlik bölgeleri'nin gündelik hayatı olağanüstü hale dönüştüreceği uyarısında bulunarak, soru önergesi verdi.

HDP Bingöl Milletvekili Hişyar Özsoy, Bingöl ili ve ilçelerinde​ ilan edilen 'geçici askeri güvenlik bölgelerine' ilişkin, Başbakan Ahmet Davutoğlu'na soru önergesi verdi.

Özsoy, önergesinde şu bilgileri paylaştı: "23 Şubat 2016 tarihli ve 2016/8558 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile Bingöl ilinin  merkez dahil 7 ilçesindeki 18 bölge, 1 Mart ile 1 Eylül tarihleri arasında, 6 ay süreyle 'geçici askeri güvenlik bölgesi' ilan edilmiştir. Söz konusu karar ile Bingöl ili merkez Ortaçanak, Hasar Yaylası ve Hasar Tepe Bölgesi; Adaklı ilçesi Şeytan Dağları, Şeytan Deresi, İlbey-Maltepe Vadisi (Sevkar) Bölgesi; Kiğı ilçesi Çomak Deresi Bölgesi; Yedisu ilçesi Akımlı Yaylası Bölgesi; Genç ilçesi Sağgöze, Büyükçağ, Yeniyazı, Dikpınar, Derman ve Şekeran Bölgeleri; Karlıova ilçesi Karacehennem Ormanları Bölgesi; Solhan ilçesi Yenibaşak-Doğuyeli Bölgesi; Yayladere ilçesi Horivanik-Tahkim Deresi (Pohus Vadisi) ile Kırköy Ormanları Bölgesi’ne vatandaşların girmesi yasaklanmıştır."

'DEMOKRATİK ÇÖZÜMDEN UZAKLAŞILIYOR; EKONOMİ DE DURACAK'

Bu bölgelerin büyük bir alanı kapsadığına dikkati çeken Özsoy, 40 yıldır süren savaş politikaları sonucunda zaten durma noktasına gelmiş olan ekonomik ve sosyal hayatın iyice içinden çıkılmayacak bir duruma sürükleneceğini belirtti. Özsoy, "Sanayinin zaten çok az geliştiği ve ciddi istihdam sorunları olan Bingöl ilinde insanların geçimini sağlayabileceği en önemli alanlardan olan hayvancılık 6 ay sürecek bir yasaklama ile iyice durma noktasına gelecektir. Kürt sorununun barışçıl ve demokratik çözümünden uzaklaştıran böylesi uygulamaların faturasını yine bölge halkı ödeyecektir" dedi.

'SÜREKLİ OLAĞANÜSTÜ HAL...'

HDP'li Özsoy, Başbakan Davutoğlu'ndan şu sorularına yanıt istedi:

"Büyük bir coğrafi alanı kapsayan bu 'güvenlik bölgeleri' içerisinde kaç yerleşim yeri vardır? Bu yerleşim yerlerinde yasaktan etkilenecek nüfus ne kadardır?

Söz konusu bölgelerde yaşayan insanların altı ay boyunca tür sosyal ve bireysel mağduriyetler yaşayabilecekleri tespit edilmiş midir? Bu mağduriyetleri gidermeye yönelik herhangi bir çalışma yürütülmüş müdür?

Yasakların yerel ekonomide yaratacağı tahmini zarar tespit edilmiş midir? Bu zararın giderilmesine yönelik yapılan planlama ve çalışmalar nelerdir?

Söz konusu yasaklar neticesinde, gündelik hayatlarını sürekli bir olağanüstü hal altında sürdürmek zorunda kalacak bölge halkının yaşayacağı psikolojik travmaları gidermek için sürdürdüğünüz herhangi bir çalışma var mıdır?

Kürt sorununa barışçıl ve demokratik yöntemlerle çözüm aramak yerine daha önceden de defalarca uygulanan ve sorunları derinleştirmekten başka sonuç vermeyen güvenlik politikaları ile Bingöl ve bölge halkının siyasal, sosyal, ekonomik, kültürel ve bireysel sorunlarını ne ölçüde çözülebileceğini düşünüyorsunuz?"