Sakık: Dokunulmazlıklarımızı kaldıranlar tarihin çöplüğünde

1994 yılında dokunulmazlığı kaldırılan eski milletvekili Sırrı Sakık, HDP'li vekillerin dokunulmazlıklarının kaldırılması girişimi için "Ezber tekrarlanıyor" dedi.

1994 yılında dokunulmazlığı kaldırılan eski milletvekili Sırrı Sakık, HDP'li vekillerin dokunulmazlıklarının kaldırılması girişimi için "Ezber tekrarlanıyor" dedi. 1994'te söylediği "Biz yine geleceğiz ama siz tarihin çöplüğünde olacaksınız" sözünü hatırlatan Sakık, "Bizim dokunulmazlıklarımızı kaldıranlar bugün tarihin çöplüğünde. İşte biz buradayız. Halkın iradesiyiz ve bu sorunun çözümü içinde mücadele ediyoruz" dedi.

HDP Eşbaşkanları Figen Yüksekdağ ve Selahattin Demirtaş ile milletvekilleri Selma Irmak, Sırrı Süreyya Önder ve Ertuğrul Kürkçü'nün dokunulmazlıklarının kaldırılması gündemde. Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Başbakan Davutoğlu'nun talimatları ile başlayan süreç, 1994 yılında DEP'li milletvekillerinin dokunulmazlıklarının kaldırılıp Meclis'ten yaka paça gözaltına alınarak tutuklandıkları süreci hatırlattı.

NE OLMUŞTU?

1991 yılındaki seçimlerde Erdal İnönü başkanlığındaki Sosyal Demokrat Halkçı Parti (SHP) listesinden aday olan Demokrasi Partisi (DEP) üyesi Leyla Zana, Hatip Dicle, Mahmut Alınak ve Selim Sadak SHP milletvekili seçildi. Seçilmelerinin hemen ardından, Leyla Zana'nın protestolar arasında Kürtçe yemin etmesi soruşturmalık oldu. Polis Orhan Doğan ve Hatip Dicle'yi aynı gün Meclis çıkışında yaka paça gözaltına aldı. Aynı gün, hiç vakit kaybetmeden yapılan Meclis oylamasında DEP milletvekilleri Orhan Doğan, Hatip Dicle, Leyla Zana, Ahmet Türk, Sırrı Sakık ve bağımsız milletvekili Mahmut Alınak'ın dokunulmazlıkları kaldırıldı.

Kürt milletvekilleri, "milletvekili dokunulmazlığı" nedeniyle haklarında işlem yapılamayacağını belirterek Meclis'ten ayrılmamaya karar verdi. Ancak polis, Orhan Doğan ve Hatip Dicle'nin ardından, 4 Mart 1994 tarihinde Meclis'e girip diğer DEP'li milletvekillerini de zor kullanarak gözaltına aldı.

Dokunulmazlığı kaldırılan Kürt milletvekilleri 13 gün sonra tutuklanarak Ankara Merkez Kapalı Cezaevi'ne konuldu ve "PKK talimatları doğrultusunda bölücü faaliyet yürüttükleri" suçlamasıyla yargılandı.

Dokunulmazlığı kaldırılarak yargılanan milletvekillerinden biri olan Sırrı Sakık, bugün tekrarlanan dokunulmazlık tartışmalarını ANF'ye değerlendirdi.

Ağrı Belediye Eşbaşkanlığı görevini yürüten Sakık, geçmişte Dersim, Ağrı, Zilan ya da Koçgiri'de uygulanan politikaların benzerinin bugün Sur, Cizre, Nusaybin gibi özyönetim ilan edilen kentlerde uygulandığını belirtti, "Hayattan, yaşananlardan, insanlar, ülkeler hiç mi ders çıkartmaz?" diye sordu.

Sakık şöyle konuştu: "Kürt sorununun çözümünde demokratik siyasetin hayat bulması gerekirken 1990'larda uygulanan Doğan Güreşlerin, Çillerin yol ve yöntemi ne ise bugün Meclis'te aynı yol ve yöntem uygulanıyor. Bu bir çözümsüzlüktür. Kürt sorununda bir politikalarının olmayışının bir göstergesidir. Biz geçmişte alınıp götürüldüğümüzde parlamento kuşatılmıştı, bir sivil darbe yapılmıştı. Bizim meslektaşlarımız, bizi terörle mücadele birimlerine bizi Meclis'in kapısında teslim etmişlerdi. Zaten bu Meclis'in bir ayıbıydı. Bu yıllar sonra telafi etmeleri gerekirken, bu ayıbı yaşamaya yeniden aday olduklarını gösteriyorlar."

DEP'li vekillerinin dokunulmazlıklarının kaldırılarak hapsedilmesinin Kürt sorununu çözmediğinin altını çizen Sakık, "Kimimiz bir yıl, kimimiz 5 yıl, kimimiz 10 yıl cezaevinde kaldı. Ne oldu? Kürt sorunu bitti mi?" diye konuştu.

'BİZ DÖNÜP GELECEĞİZ AMA SİZ...'

Dokunulmazlıklarının kaldırıldığı gün yaptığı konuşmayı hatırlatan Sakık, şunları söyledi: "O gün, 'Haklı bir davanın savunucularıyız. Bugün ilahlar emretti diye siz ellerinizi kaldırarak bizleri, demir ve beton yığınları arasına hapsedeceksiniz ama şuna inanıyoruz ki, biz dönüp geleceğiz ama siz tarihin çöplüğünde olacaksınız' demiştim. 2012'de yeniden dokunulmazlıkların kaldırılması gündeme gelirken, kalkıp Meclis Genel Kurulu'nda 1991'de yaptığım konuşmayı hatırlatmıştım. Bizim dokunulmazlıklarımızı kaldıranlar bugün tarihin çöplüğünde. İşte biz buradayız. Halkın iradesiyiz ve bu sorunun çözümü içinde mücadele ediyoruz."

'GEÇMİŞİN EZBERİ TEKRARLANIYOR'

Eski milletvekili Sakık, iktidarın geçmişin ezberini yeniden tekrarladığının altını çizdi, "Hem silahlı hem de silahlı boyutuyla geçmişin ezberi tekrarlanıyor. Bu bir çıkmaz yoldur" dedi.

Ankara, Suruç, Cizre, Silopi'de yaşanan katliamlara dikkat çeken Sakık, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın 2013 yılı Newrozu’nda yayınladığı mesaj ile başlayan çözüm sürecini hatırlattı, "O kısa süre içinde sorunun demokratik siyasi çözümü için hepimiz umutlandık. Ama son birkaç aydır yeniden bir cehennem ortamına doğru sürükleniyoruz. Ne yazık ki Türkiye'de siyaset dünyası kirlenen ruhunu demokrasi ve özgürlüklerle arındırması gerekirken ezberi tekrarlıyor" diye konuştu.

Kürt kentlerinde aylardır yaşanan katliam ve yıkımı hatırlatan Sakık, "Parlamentonun, milletvekillerinin sesini kısarak sorunu çözemezsiniz" dedi.

Kürt halkının bu topraklarda eşit bir yurttaş olarak yaşamak istediğinin altını çizen Sakık, şöyle konuştu: "Dolmabahçe'de başlayan o müzakere masasının yeniden inşa edilmesi gerekir. Buna ihtiyacımız var. Hepimiz bunu istiyoruz. Ankara'da masum 37 insan yaşamını yitirdi. Biz insanların ölümünü durdurabilmeliyiz. Bu topraklarda en önemli olan bu akan kanı durdurmaktır."