YPG ve YPJ'nin öncülüğündeki QSD savaşçıları, işgal girişimine karşı en ön mevzilerde görevini yerine getirirken HPC üyeleri de hem kendi sokaklarının güvenliklerini sağlıyor hem de cepheye destek sunuyor.

Yurtseverlikleri ve işgale karşı duruşlarıyla 21 gündür direniş manifestosu yazan Efrînlileri bu kadar direngen kılan, örgütlü ve demokratik toplum gerçeğidir. Efrîn halkı devrimin başlarında kurulan meşru savunma güçleri YPG ve YPJ ile iç güvenlikten sorumlu Asayiş'in yanında 2015 'te köy ve mahallelerini korumak amacıyla Toplum Savunma Güçleri’ni (HPC) oluşturdu. O tarihten beri Efrîn halkları tarafından büyük bir ilgi ve katılımla karşılanan HPC’ye Türk devletinin İşgal ve soykırım saldırılarının artmasıyla birlikte katılım en üst düzeye çıktı. Efrîn’de gece sokağa çıktığınızda her etnik ve dinsel gruptan HPC’lileri ellerinde silahlarıyla nöbet tutarken görüyorsunuz.

İKİ OĞLUYLA BİRLİKTE NÖBETTE

Efrîn sokaklarında ilk olarak dikkatimizi çeken iki oğluyla birlikte nöbet tutan HPC üyesi Muhammed Emin Henan oluyor. Muhammed Emin yaptığı göreve ilişkin büyük bir kararlılıkla şöyle konuşuyor: "Biz Efrînliyiz ve Efrînimizi savunuyoruz. Şiar ve Alan isimli iki oğlumla birlikte sabaha kadar nöbet tutuyoruz ki Türk diktatör Erdoğan’ın hayalleri gerçekleşmesin ve Efrîn’e giremesin. Biz çoluk çocuğumuzla birlikte kendimizi bu topraklara feda edeceğiz. Öleceğiz ama Efrîn’den çıkmayacağız."

TOPRAĞIMIZ ŞEREFİMİZDİR

Muhammed Emin’in oğlu Alan, "Halkımızı korumak için nöbetteyiz” derken oğul Şiyar ise "Toprağımız, şerefimiz ve onurumuzdur. Erdoğan asla topraklarımıza giremeyecek. Çünkü bizler koruyacağız" diye konuşuyor.

YURDUMUZU KORUMAK ZORUNDAYIZ

Nöbeti sırasında karşılaştığımız bir diğer HPC üyesi ise Efrîn Êzîdîlerinden Rasim Cimo, şunları söylüyor: "Biz burada akşam 6’dan sabah 6’ya kadar hem kendi nöbetimizi hem de halkımızın nöbetini tutuyoruz. Biz topraklarımızdayız, halkımızlayız, YPG ve YPJ’mizle birlikteyiz."

Aynı sokakta yine nöbette olan Arap halkından Muhammed Ahmed de diğerleri kadar öfkeli ve kararlı. Ahmed, tane tane vurguluyor: "Efrîn’de Kürt, Arap, Êzîdî ve diğerleri; herkes birdir. Hepimiz yurdumuzu korumak zorundayız ve Erdoğan’a geçit vermeyeceğiz."