Fransız Meclis kanalında YPJ’li savaşçılar ve Rojava tartışıldı

Fransız Ulusal Meclisi’ne ait LCP televizyonunda Jean-Pierre Gratien tarafından sunulan ‘Droit de Suite’ programında dün gece, YPJ’li kadın savaşçıların mücadelesinin yanı sıra Kürtlerin Ortadoğu’daki geleceği tartışıldı.

Ulusal Meclis ve Senato’nun kanalı olarak bilinen LCP’deki programda Rojava’daki savaşı yakından takip eden Fransız gazeteci Pascale Bourgaux’nun YPJ savaşçılarını anlattığı ‘Femmes contre DAESCH (Kadınlar DAİŞ’e karşı) başlıklı belgesel yayınlandı. Bourgaux, aynı zamanda belgeselde görülen Viyan adlı bir YPJ savaşçısı üzerine yazdığı ‘Moi Viyan, Combattante contre DAECH (Ben Viyan-DAİŞ’e karşı bir savaşçı)’ adlı 2016’da çıkan kitabın da yazarı.

Mayıs 2015 ve Kasım 2015’te olmak üzere iki kez çekimleri yapılan ve daha önce yayınlanan belgeselde, Kobanê’nin güneyinde DAİŞ’e karşı savaşan YPJ savaşçılarının aynı zamanda kadın özgürlüğü için verdikleri mücadele tanıtıldı.

LCP’deki programın tartışma bölümüne ise Bourgaux’nun yanı sıra Fransız Uluslararası ve Stratejik İlişkiler Enstitüsü (IRIS) İslamcı hareketler uzmanlarından Kader Abderrahim, ‘Mourir pour Kobanê (Kobanê için Ölmek) kitabının yazarı olan eski Fransız ordu mensubu Patrice Franceschi ile Fransız-Kürt gazeteci Allan Kaval katıldılar.

‘İMKANSIZLIKLARA RAĞMEN VERDİKLERİ MÜCADELE BENDE İZ BIRAKTI’

Pascale Bourgaux, Kürt kadın savaşçıların azmine dikkat çekerken, özellikle DAİŞ çetelerinin eline geçmek yerine yaşamlarına son verdikleri gerçeğini hatırlattı. Bourgaux, Mayıs 2015’te yaptıkları ilk çekimlerde Kobanê’nin güneyini güvene almaya çalışan YPG-YPJ’nin Kasım 2015’teki çekimleri esnasında artık Fırat nehrine ulaştıklarını kaydetti.

Pascale Bourgaux, YPJ savaşçılarının Kobanê sonrası dönemde ellerindeki hafif silahlar ve yetersiz malzemelerle verdikleri mücadelenin kendisinde önemli izler bıraktığını dile getirdi.

Bourgaux, YPJ savaşçılarının Kürdistan’ın özgürlüğü ve DAİŞ gibi çetelere karşı savaşın yanı sıra kadın özgürlüğü için mücadele ettiklerinin altını çizdi.

‘KÜRT TARİHİNDE EN ÖNEMLİ SAVAŞLARDAN BİRİ ROJAVA’DA’

Gazeteci Allan Kaval ise PKK’nin Rojava’daki etkisine vurgu yaparken, PKK’nin kadın özgürlüğüne verdiği önemin etkisinin YPG ve YPJ gerillalarında da etkisini gösterdiğini belirtti. Kaval, Rojava’nın Kürdistan’ın en küçük parçası olmasına rağmen Kürt tarihine geçecek en önemli savaşlardan birinin yaşandığı kesimi olduğunun altını çizdi.

ABDERRAHİM: KÜRTLER FARKLI GÜÇ DENGELERİ İÇİNDE YERİNİ ALMAYA DEVAM EDECEK

Mağrib ve İslamcılık üzerine çalışmalarıyla bilinen Kader Abderrahim ise, Kürt ve Filistin sorunlarının Fransa ve Britanya’nın 100 yıl önce bizzat müsebbibi oldukları sorunlar olduğunu dile getirdi.  Abderrahim, DAİŞ gibi çetelerin de bu sorunların çözülmemiş olmasından dolayı ortaya çıktığını savundu. 

Abderrahim, Kürtlerin şu anda bölünmüş olan Ortadoğu’da bundan sonraki dönemde farklı güç dengeleri içerisinde yerlerini alacaklarını söyledi.

‘BATI DESTEK VERMELİ; ARTIK STATÜKOYA GERİ DÖNÜŞ OLMAZ’

Patrice Francesci ise, Kürt savaşçıların DAİŞ çetelerine karşı mücadelesiyle sınırlı olmadığını, kadın özgürlük mücadelesinin amaçlarına dikkat çekti. Francesci, Kürt savaşçıların Batılı ülkeler tarafından desteklenmesi gerektiğini ve bunun Rakka’nın alınmasıyla sınırlı olmaması gerektiğini belirtti.

Francesci, DAİŞ çetelerinin yenilmesi ardından Kürtlerin Batılı ülkelerin desteği olsa da olmasa da ‘artık statükonun geri gelme şansı olmadığının’ altını çizdi.

Francesci, Kürtlerin ABD, Rusya ve Fransa başta olmak üzere şu anda Ortadoğu’daki dış güçlerle oldukça iyi bir biçimde çalışmayı başardıklarını da söyledi.