Rusya, İran ve Türkiye 4 Mayıs’ta Humus, Hama, İdlib ve Şam’ın bazı bölgelerini içeren dört bölgede “gerilimi azaltma bölgeleri” oluşturulmasında anlaştı.

Demokratik Suriye Meclisi (MSD), Astana’daki “Gerilimi azaltma bölgeleri” anlaşmasına ilişkin yazılı açıklamada bulundu.

MSD “çatışmanın azaltılması bölgeleri”ni “garantör devletlerin hakimiyetlerini paylaşma anlaşması” olarak ele aldı ve şunları kaydetti:

'ÖLÜM VE TALAN ARTACAK' UYARISI

"Aynı zamanda dört bölge olarak adlandırılmasından anlaşıldığı üzere Suriye coğrafyasının tamamını içermeyen bu anlaşma, garantör devletler ve Suriye rejimi arasında hakimiyet paylaşımıdır. Zira Suriye halkının bu anlaşmadan hiçbir kazancı bulunmamaktadır.

Bu anlaşmanın, var olan krizi Suriye’nin güvenli bölgelerine taşıyacağı endişesi yaşamaktayız; bu projenin toprak ve halk birlikteliğini parçalayacağı ve Suriye krizini mezhepsel ve milliyetçi çatışmaların olduğu yeni bir aşamaya taşıyacağı, bunun da ölüm ve talanı arttıracağı endişesi duymaktayız.

Bizler savaşın durması ve halkların acılarının son bulması için tüm ilgili taraflarla çalışmaktayız. QSD’nin kazanımları da teröre karşı durduğumuz ve Demokratik Suriye Federasyonu demokratik ulus projemizi sürdüreceğimizin göstergesidir. Bu proje Suriye krizinin tek çözümü ve ülkenin karanlıktan çıkmasının tek yoludur."

ÇAĞRI

MSD, açıklamasının sonunda şu çağrıyı yaptı: "Uluslararası Koalisyon ülkelerine ve Rusya’ya, Suriye’deki tüm halklara aynı şekilde yaklaşmaları çağrısı yapıyoruz, çünkü Suriye krizi bir bütün olarak ele alınmazsa sorunun çözümü mümkün değildir.”