PYD'den çağrı: BM Efrîn'deki suçları araştırmalı

PYD, Türk devletinin Efrîn'de savaş suçu işlediğini açıklayarak, Güvenlik Konseyi ve BM’ye komite kurma çağrısı yaptı.

PYD Yürütme Kurulu, Türk devleti ve çetelerinin Efrîn'e dönük işgalci saldırılarına ilişkin bugün yazılı bir açıklama yaptı.

'ASKERİ OPERASYON İÇİN FÜZE BAHANESİ...'

Açıklama şöyle

“Türk devleti ve kendisine bağlı El-Kaide gruplarının saldırıları karşısında sürdürülen Çağın Direnişi 3’üncü haftasını geride bıraktı. Türk devleti Kilis’e yönelik top atışları yaparak, Ankara’da patlama gerçekleştirerek ülkesinde olağanüstü durumu ön plana çıkarmaya çalışıyor. Son dönemde ülkedeki muhaliflere yönelik tutuklamalar da var olan durumu gözler önüne seriyor. Burada 'Suriye topraklarından birkaç füze attırıp, oraya saldırabiliriz' diyen Türk istihbarat müsteşarının açıklamalarına dikkat çekmek istiyoruz. Bu füzeler de askeri operasyonlar için bahane oluyor.

'SİVİLLER KATLEDİLDİ; TC YARGILANMALI'

Türk devletinin öncelikli amacı DAİŞ’in yok olmasını engellemek ve DAİŞ’i bir vahşet gibi sürekli bölgede tutmaktır. Bu yüzden de bütün ağır silahları sivillere yönelik kullandılar. Birçok katliam gerçekleştirdiler. Uluslararası kanunda yasaklanan silahları kullandılar. BM’nin bütün yasaları ve Cenevre anlaşmalarındaki tüm maddeleri çiğnediler. Resmi kaynakların açıklamalarına göre şu ana kadar 150 şehit ve 30 yaralanma yaşandı. Katledilen sivillerin çoğunluğunu göçmen kadın ve çocuklar oluşturmaktadır. Türk ordusu son 2 haftadır gerçekleştirdiği saldırılarda savaş suçları işlemiş ve insanlık değerleri ile uyuşmayan uygulamalara girişmiştir. Uluslararası kanunlara göre bu saldırılar karşısında hiç vakit kaybedilmeden hareket geçilmelidir.

PYD Yürütme Kurulu olarak Türk devletinin Efrîn’e yönelik işgal girişimlerindeki iddialarını yalanlıyoruz. QSD’nin bu konuda açıklama yaptığı ve iddiaları yalanladığı biliniyor. Efrin’deki Çağın Direnişi kesinlikle zafere ulaşacaktır. Bu zafer umudumuzu özgürlük için şehit düşen şehitlerimizden alıyoruz. BM’nin savaş suçlularının yargılanacağı yönündeki anlaşmasının her kelimesine katılıyor ve Cenevre anlaşmalarına göre de Türk devleti ve ve bağlı DAIŞ ile Nusra’nın her kolunun yargılanması gerektiğini belirtiyoruz. Uluslararası güçler harekete geçmeli ve bu görevlerini yerine getirme anlamına gelmektedir. Özellikle de Güvenlik Konseyi ve BM Genel Sekreterliği’nin sistemine göre hareket etmelidirler. Saldırganlar katliamlar gerçekleştiriyor, sivil ve göçmenleri hedef alıyor, cenazelere işkence ediyor. Cami ve ibadet merkezlerini yerle bir ediyor. Bin yıllık tarihi mekanlar da bu saldırılardan nasibini aldı.

'KOMİTE KURULMALI'

Türk devleti düşmanca saldırılarında DAİŞ ve Nusra’yı kullanmaktadır. Bu da herkes tarafından bilinmektedir. Savaş kanunları ve özellikle devletler savaşları önleme kanunları ele alındığında BM kanunlarına göre devletler arası tehdit ve güç kullanımı kullanılamaz. Güvenlik Konseyi’nden savaş suçları, insanlık dışı suçları ve Türk devletinin 15 gündür Efrîn'n köy ve merkezlerinde yaptığı katliamları araştırması için bir komitenin kurulması çağrısında bulunuyoruz. Bu çağrı Güvenlik Konseyi’nin 1970 sayılı kanunu ile yerindedir.

'ÖZ SAVUNMA' MESAJI

Mevcut bütün imkan ve olanaklar ile tüm Rojava-Kuzey Suriye halkları ve özellikle Efrîn halkının güvenliğini, yaşam alanlarını ve istikrarını koruma sözü veriyoruz. Savunmayı sağlayan hiçbir imkanı bırakmayacağız. Öz savunmanın bütün yollarını kullanacağız ki bugün QSD güçlerinin Efrîn'de yaptığı da budur. Bu da Kuzey Suriye ve Efrin’de yaşayan bütün halkların, bütün parti, kurum ve sivil oluşumların temel isteğidir. Ayrıca demokratik ve Kürdistani güçlerin bütün dünyada gerçekleştirdiği eylemleri selamlıyoruz. Türk devletinin barışçıl Efrîn’e yönelik saldırılarını kınıyor ve halkımız ile QSD’ye olan desteğimizi duyuruyoruz.”