GÖRÜNTÜLÜ

Özgürlük Nöbeti 621. haftasında: Biz bu tecridi kırmalıyız

Özgürlük Nöbeti’ni 621. Haftasında devralan Dortmund grubundan Saîd Cizîrî, “Şu anda aralarında bulunduğumuz hem Avrupa Konseyi hem CPT’ye sesimizi duyurmalıyız. Bizler bütün imkanlarımızı kullanarak bu tecridi kırmalıyız” dedi.

ABDULLAH ÖCALAN'IN ÖZGÜRLÜĞÜ

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğünün sağlanması ve İmralı soykırım sisteminin ortadan kaldırılması amacıyla Fransa'nın Strasbourg şehrinde 25 Haziran 2012’den bu yana sürdürülen “Özgürlük Nöbeti” 621’inci haftasında.

Her hafta Avrupa’nın farklı ülkelerinden gelen bir grubun üstlendiği nöbet eylemini, bu hafta Almanya’nın Dortmund kentinden gelen 4 yurtsever devraldı.

Grup adına konuşan Saîd Cizîrî, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’a yönelik 4 yıla varan tecridin tanımlanmayacak kadar ağır olduğunu söyledi. “Önderliğimizden hiçbir haber alamıyoruz. Avukatlarla, ailesiyle görüştürülmüyor. Sağlığı, güvenliği ne durumda, bilmiyoruz” diyen Sait Cizîrî, bu nedenle sürekli nöbette olduklarını dile getirdi.

Kürt halkının bu süreçte daha duyarlı olması ve eylemleri büyütmesi gerektiği vurgulayan Sait Cizîrî, şöyle konuştu: “Kürt halkı açısından Hareketimize karşı ağır bir süreç başlatılmıştır. Buna karşı her Kürt’ün duyarlı olması, ayakta olması gerekir. Hem bilincimizi hem eylemimizi güçlendirelim. Dört parça Kurdistan ve Avrupa’daki halkımızın rolünü oynaması gerekir. Şu anda aralarında bulunduğumuz hem Avrupa Konseyi hem CPT’ye sesimizi duyurmalıyız. Çünkü İmralı sistemini oluşturan bunlardır. Önderliğimiz bütün insanlığın temsiliyetidir, insanlığı kendisinde biriktirmiştir. Bunun karşısında sömürgeci, kirli sistem de var gücüyle Önderliğimize yüklenmekte, büyük bir tecrit sistemi geliştirmektedir. Bizler bütün imkanlarımızı kullanarak bu tecridi kırmalıyız. Dünyanın yeniden şekillendirildiği bu süreçte Kürtler olarak rolümüzü oynayalım.”