Özgürlük davası için binlerce genç mücadelenin yolunu tuttu ve ve kutsal Kurdistan topraklarını kanlarıyla suladı. Kendini ülkesine adayan bu genç Kürtlerden biri de Meryem Onur (Eylem Stêrk). Meryem Onur, Şırnak’ın İdil (Hezex) ilçesinde yurtsever ve kültürüne bağlı, Didêrî aşiretine mensup koçer bir ailede dünyaya gelir. Ailesi Botan zozanlarında Koçerlik yaptığı için Meryem, daha küçük yaştan itibaren özgürlük gerillalarını tanır. Gerillaların yaşamlarından, yoldaşlıklarından etkilenen Meryem’in topraklarına ve ülkesine olan sevgisi her geçen gün daha da artar. Özellikle Rêber Apo’nun düşüncelerini esas alarak yoğunlaşan ve ülkeleri için özgürlük mücadelesi veren YJA Star gerillalar, Meryem'i derinden etkiler. Genç Meryem'in kalbi artık özgürlük aşkıyla atmaktadır. Gençlik dönemlerinde yaşama dair sorgulamalara girerek yaşadığı çelişkilerin cevaplarını aramaya başlayan Meryem, özellikle kadın gerillalarla tartışmalar yürütür.

Gerillaların yaşamını ve savaştaki öncülüklerini örnek alan Meryem, Türk devletinin ve DAİŞ çetelerinin Kürt halkına yönelik saldırılarının arttığı 2014 yılında mücadele saflarına katılır. Meryem bunun uzun ve sonu olmayan bir yolculuk olduğunun farkındadır. Botan zozanlarında büyüdüğü için dağ yaşamında zorluk çekmeyen ve gerilla yaşamına çabuk adapte olan Meryem, gerilla yaşamında Eylem Stêrk ismini alır. Botan dağlarında gerilla savaşının ilk adımlarını Eylem Stêrk, daha detaylı bir eğitim sürecinden geçmek için Medya Savunma Alanları’na geçer. Aldığı eğitimlerle kısa sürede gerilla yaşamına alışıp, aktif bir şekilde katılım sağlar. Kendisini ideolojik ve askeri anlamda geliştiren gerilla Eylem, Kürt halkına yönelik gelişen soykırım saldırılarına bir an önce cevap olmak ister.

2014 yılında DAİŞ çeteleri Türk devletinin desteğiyle Rojava’ya yönelik büyük bir saldırı başlattı. DAİŞ tüm vahşeti ile Kürt halkına saldırıyor, köyleri ve şehirleri yağmalıyor gençler ve çocukları katlediyor, kız çocuklarını ve Kürt kadınlarını kaçırarak köle pazarlarında satıyordu. Elbette bu toprakların evlatları halkını katliamın pençesine bırakmayacaktı. Cesur gerillalar da silahlarını kapıp, DAİŞ çetelerine karşı harekete geçti. Gerilla eylem de bu cesur savaşçılardan biriydi. DAİŞ çetelerine karşı mücadele mevzilerinde yer almayı bir borç gören gerilla Eylem, 2015 yılından itibaren birçok alanda gelişen direnişin içinde olur. Özellikle kadınlara karşı yapılan insanlık dışı uygulamalar gerilla Eylem Stêrk’in büyük bir öfke duymasına neden olur. DAİŞ çetelerinin eline düşen kadınları kurtarmadan durmayacaktı. Halkına karşı görevini gururla yerine getirir ve tekrar özgür dağlara döner.

TÜRK DEVLETİNİN SALDIRINA DİRENİŞLE CEVAP VERİR

Önemli bir savaş tecrübesi edindikten sonra, mücadelesini daha da yükseltmek için Bakûr’a geçmek isteyen gerilla Eylem, yoğun bir savaşın yaşandığı 2020 yılında Botan alanına gitme önerisini yoldaşlarıyla paylaşır. Bakûr’daki zorlukları, çetin savaşı ve koşulları bilen gerilla Eylem, Rêber Apo’nun bir militanı olarak bütün bunların kendisi için engel oluşturmadığının bilincindedir. Dolayısıyla amacına ulaşmak için mücadelesinin önünde hiçbir engel tanımıyordu. Askeri ve ideolojik eğitimlerin ardından Eylem heval Bakûr’un yolunu tutar. Uzun bir süre Bakur’un birçok alanında mücadele etme şansına ulaşan gerilla Eylem, aktif ve sonuç alıcı katılımı ile tüm yoldaşlarının örnek alacağı bir pratiğin sahibi olur.

Özgürlük mücadelesinin öncü savaşçılarından biri olan gerilla Eylem Stêrk, Türk devletinin tüm saldırılarına büyük bir direnişle cevap verdi. Türk devletinin Botan’da başlattığı işgal saldırılarına tüm gücüyle karşı koyan gerilla Eylem, hiçbir zaman geri adım atmadı. Kutsal Botan toprakları da şehit Eylem’in direnişine tanık olur ve onu bir kahraman olarak hafızasına kaydeder. 2024 yılında da Türk devletinin işgal ve imha saldırılarına karşı yoldaşlarının yanında yer alır. Duruşu ve mücadelesiyle işgalcilere, bu asil toprakların gerçek sahibini kim olduğunu gösteriyordu. Eylem, adı gibi işgalcilere karşı yapılan büyük bir eylemdir. Gerilla Eylem Stêrk 30-31 Temmuz 2024 tarihinde Botan’ın Elkê bölgesinde Türk devletinin saldırılarına karşı yoldaşı Sozdar Evîn (Betül Aydın) ile birlikte fedaice savaşarak şehitler kervanına ulaşır. Şehit Eylem Stêrk, Botan’a yaptığı yolculuğun öyküsünü bir destana dönüştürür.