Hollanda'nın Den Haag kentinde 22. Ulusal Kurdistan Kongresi (KNK) Genel Kurulunun geçici toplantısı "Kurdistan'ın kurtuluş ve özgürlük mücadelesinde birlik zafere giden yoldur" sloganıyla gerçekleştirildi. Delegeler, siyasi parti temsilcileri, yazarlar, aydınlar ve kurum temsilcilerinin katılımıyla gerçekleştirilen toplantı iki gün sürdü.

Toplantıda önümüzdeki dönem çalışmalarının planlanmasının yanı sıra, Lozan Antlaşması'nın 100. yılında Kürt halkının tutumu ve Lozan Antlaşması’nın sonuçları üzerine gerçekleştirilecek uluslararası forum için yapılacak çalışmalar ayrıntılı olarak ele alındı ​​ve planlandığı belirtildi.

Daha sonra Kurdistan'ın siyasi durumu, özellikle Kurdistan'ın güneyi ve batısındaki son durum, Türk devletinin Bakur, Başûr ve Rojava’ya yönelik saldırılarının ele alındığı ve toplantının başarıyla tamamlandığı kaydedildi.

KNK Genel Kurulu’nda Kurdistan’a yönelik tehdit ve saldırılara ilişkin şu sonuçları kamuoyuyla paylaştı:

1. Toplantı, Türk devletinin Başûr ve Rojavayê Kurdistan’a yönelik tehditlerine, saldırılarına ve operasyon hazırlıklarına acilen tüm Kurdistanlıların ve Kürt dostlarının dikkatini çekmekte ve tüm Kurdistan güçlerini ve Kürt dostlarını bunlara karşı çıkmaya çağırmaktadır.

2- Kurdistan Ulusal Strateji Belgesi'nin 4. maddesi şöyle diyor: "Kurdistan'daki bir güce veya Kurdistan'ın bir parçasına karşı işgalcilerle her türlü işbirliği kırmızı çizgidir ve ulusal düzeyde kınanmalıdır." Genel Kurul bu hususu bir kez daha vurgulayarak, KDP yetkililerine Türk devleti ile işbirliklerini durdurmaları ve işgale karşı çıkmaları çağrısında bulunmaktadır.

3- Toplantı, tüm Kurdistan parti, örgüt, kurum ve dinamiklerini Newroz ruhuyla birleşmeye, ulusal birliği güçlendirmeye ve işgalcilerin saldırılarına karşı birlik olmaya çağırıyor.

4- Toplantı, Irak hükümetine Türk devletinin Irak'taki saldırı ve operasyonlarına karşı çıkma, askeri üsleri kaldırma ve Türk ordusunun işgaline son verme çağrısı yapıyor.

5- Toplantı, Türk devletine bu tehdit ve saldırıları durdurması, barış diyalogu ve siyasi çözüm sürecine geri dönmesi çağrısında bulunuyor.

6- Toplantı, Birleşmiş Milletler'e (BM), önde gelen dünya güçlerine ve dünya kamuoyuna, Türk devletinin Kurdistan'a yönelik tehdit ve saldırılarına karşı çıkmaya, mücadeleye ve Kurdistan Özgürlük Hareketi'ne destek olmaya çağrıda bulunuyor.

Toplantıda Kurdistan ve bölgedeki durumun kritik ve belirsiz olduğuna, tehlikelerin yanı sıra fırsatların da bulunduğuna işaret edilerek, şu ifadeler kaydedildi: “Bu duruma karşı kendimizi daha iyi örgütleyebilirsek, birliğimizi güçlendirebilirsek tüm Kurdistan için kalıcı bir statü yaratabileceğiz. Bu nedenle tüm güçlerimiz, partilerimiz, kurum ve kuruluşlarımız ile yurt genelinde ve nerede yaşarsa yaşasın tüm halklarımız daha iyi iş birliği yapmalı, ulusal duruşunu daha güçlü ve daha büyük hale getirmelidir. Böylece işgalci devletlerin Kurdistan'a yönelik tüm plan ve projelerini yok edebiliriz.

Yukarıda analiz edilen Kurdistan'ın ve dünyanın durumu aynı zamanda görev ve sorumluluklarımızı da ortaya koymaktadır. Zayıf yönleri ve başarısızlıkları analiz etmek ve tanımlamak bizim için yeterli değildir. Bu sorunların çözümü için çok çalışmamız gerekiyor. Asli görevimiz olan ulusal birlik için aralıksız çalışmalıyız. Bu alanda fırsatlar var. Ayrıca dünya çapında güçlü diplomatik çalışmalar yapabiliriz ve yapmalıyız. Kısaca; şimdi birlik zamanı. Artık işgale direnme zamanıdır. Artık özgürlük zamanı. Çalışma zamanı.”