Fransa'daki barış hareketi Le Mouvement de la Paix, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın özgürlüğü için süren kampanyaya ilişkin yazılı açıklama yayımladı.

Avrupa Birliği ve NATO'nun, Türk devletine desteğine son vermesinin istendiği açıklamada, PKK'nin meşru müdafaa yaptığı ve terör listesinde olmaması gerektiği kaydedildi. Açıklamada, "Abdullah Öcalan, Türkiye'deki tüm siyasi tutuklularla birlikte derhal ve kayıtsız şartsız serbest bırakılmalıdır" denildi.

Açıklamanın tamamı şöyle:

"Abdullah Öcalan'a ve Türkiye'deki tüm siyasi tutuklulara özgürlük, bölgede barışın tesisi için bir ihtiyaçtır.

 22 yıl oldu bile! Abdullah Öcalan, şüphesiz dünyanın en eski siyasi tutuklularından birisidir: 15 Şubat 1999'dan beri Türkiye'de Marmara Denizi'nin ortasındaki bir adada tek başına hapishanede tutulmaktadır. 22. yıl dönümü, serbest bırakılması için güçlü bir uluslararası seferberliği tetiklemiştir. Tutukluluk koşulları insanlık dışı ve Cenevre Sözleşmelerine aykırı: ailesi ve avukatlarıyla ziyaretler neredeyse 2 yıla kadar aralıklarla yapılıyor.

'HDP, AKP'NİN MAĞLUBİYETİNDE BELİRLEYİCİ'

Kaderi, Türkiye'deki 10.000'den fazla siyasi mahkumun, gazetecinin, avukatın, sendikacının ve aynı zamanda demokratik yöntemlerle seçildikten kısa bir süre sonra hükümet tarafından görevlerinden alınıp yerlerine kayyum atanan seçilmişlere benziyor. Bu tutuklular arasında HDP'li iki eş başkan, bir erkek ve bir kadın, Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ yer alıyor. Bu parti başta PKK sempatizanları başta olmak üzere Kürtleri, Êzidîleri, Ermenileri, Asurileri ve Keldanileri bir araya getiriyor. Son yerel seçimlerde, oy oranı, iktidardaki AKP partisini İstanbul ve Ankara gibi birçok kalesinde mağlup etmede belirleyici oldu.

'PKK MEŞRU MÜDAFAADA'

PKK, meşru müdafaa dışında 40 milyon Kürdün haklarını silahlı mücadele ile savunmaktan vazgeçti. PKK tek taraflı olarak birçok ateşkes kararı verdi ve Türk hükümeti ile Kürt temsilciler arasında 2013-2015 yılları arasında barış görüşmeleri yapıldı: hepsi Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından tek taraflı olarak durduruldu. PKK'nin kurucularından Öcalan'ın yazılarından esinlenerek hazırlanan önemli siyasi metinler, bölgedeki tüm etnik topluluklara eşit haklar tanıyan 'demokratik konfederalizm'in kurulmasını ve aynı zamanda tüm kararlar için demokratik ilerlemeler geliştirilmesini önermektedir. Kadın ve erkek arasındaki eşitliği yüceltiyor, her önemli görev bir kadın ve erkek tarafından yürütülüyor. Bu sistem, Suriye'nin kuzeyinde, ağırlıklı olarak Kürt nüfuslu Rojava'nın çalışma yöntemlerine ilham verdi.

Russel/Sartre Mahkemesinin halefi olan Daimi Halk Mahkemesi, Mayıs 2018'de Brüksel'deki Avrupa Parlamentosu’nda açıkladığı sonuç kararında, PKK ve A. Öcalan’ı İkinci Dünya Savaşı sırasındaki Fransız direnişçileriyle kıyasladı. PKK’nin sıkça bağdaştırılmaya çalışıldığı terörizm suçlamasıyla alakasının olmadığını beyan eder.

 'TÜRKİYE'YE DESTEĞE SON VERİLMELİ'

Kürtlerin ABD, Fransa, Rusya ve İngiltere ile ittifaka katılımı, 'İslam Devleti'nin çöküşünde belirleyici oldu. Maalesef bu ittifak, IŞİD ve avatarları yenildiğinde bozuldu. Türkiye, Suriye ve Irak sınırlarında bulunan stratejik bir bölge olan Sincar bölgesine çok ciddi tehditler oluşturuyor: daha fazla kan dökmesini önlemek için her şey yapılmalıdır.

 Avrupa Birliği ve NATO, Erdoğan'ın Türkiye'sine verdiği kayıtsız şartsız desteğine son vermelidir.

Dünyanın bu bölgesinde, özellikle Türkiye, Suriye, Lübnan ve Irak'ta barış ve demokrasinin yeniden tesisi, tüm halkların, Kürtlerin ve dünyanın geri kalan haklarının uygulanmasını gerektirmektedir.

'PKK LİSTEDEN ÇIKARILMALI, ABDULLAH ÖCALAN SERBEST KALMALI'

Fransa ve Avrupa Birliği, PKK’yi terör örgütleri listesinden çıkarmalıdır. Oysa Avrupa Birliği Adalet Divanı her zaman onu o listeye koymayı reddetmiştir. Fransa'daki PKK yetkilileri ve ailelerine yönelik tüm tehditler, idari yaptırımlar, mal varlıklarının dondurulması sona ermelidir. Abdullah Öcalan, Türkiye'deki tüm siyasi tutuklularla birlikte derhal ve kayıtsız şartsız serbest bırakılmalıdır."