Online panel: Türkiye Avrupa’ya terör ihraç ediyor, AB sessiz!
Türk devletinin yurtdışındaki istihbarat faaliyetleri, cinayetleri ve tehditlerine ilişkin online bir panel yapıldı.
Türk devletinin yurtdışındaki istihbarat faaliyetleri, cinayetleri ve tehditlerine ilişkin online bir panel yapıldı.
Brüksel Kürt Enstitüsü tarafından Türk devletinin suikast tehditleri ve Paris’te üç Kürt kadın devrimcinin katledildiği davaya ilişkin bir panel düzenlendi.
Panele Fransa’dan üç Kürt kadın devrimcinin aile avukatı Antoine Comte, Belçika’daki PKK davasının avukatı Jan Fermon, Almanya’da Kürt siyasetçilerin avukatı Frank Jasenski ve Kürt siyasetçi Ferda Çetin konuşmacı olarak katıldı.
Zoom üzerinde yapılan paneli Belçikalı barış aktivisti Ludo de Brabander yönetti.
‘TÜRK DEVLETİNİN YURTDIŞI CİNAYET DAİRESİ’
İlk konuşmayı Kürt siyasetçi Ferda Çetin yaptı. Çetin, Türk devletinin yurtdışında cinayet işlemek için bir daire ve yönetmelik oluşturduğunu belirtti.
Çetin şunları ifade etti:
“Türkiye’nin ülke dışındaki muhalifler ve Kürtlere yönelik eylemlerini tartışıyoruz. Bunların kamuoyuna mal olan, çok bilinen onlarca olay var. Fakat bu faaliyetleri Türk devletinin istihbarat örgütü vasıtasıyla yapması için özel bir daire var. Bu halen çalışan bir dairedir. MİT Yurt Dışı Operasyonlar Dairesi’dir. Yurtdışı operasyon denilince de yasal, hukuki şeyleri düşünmemek gerekiyor. Bununla birlikte Türk devletinin istihbarat teşkilatının görevlendirdiği ve Türk devletinin bunları korumak için yaptığı bir yönetmelik var. 2012 yılında basına yansıyan bu yönetmeliğin adı Terörle Mücadele Ödül Yönetmeliği’dir. Şöyle deniliyor: Terör örgütüne mensup yöneticilerin yakalanması için 4 milyon liralık ödül veriliyor. Bu yönetmeliğin içerisindeki bir başka bölümde; örgütün üst düzey yöneticiler için 4 milyon, Avrupa’daki alt birim yöneticileri için 2 milyon TL ödül öngörülüyor. Kilit nokta; yakalanma terimidir. Bu yöneticiler veya alt yöneticilerin hukuk yoluyla, mahkemeler yoluyla yargılanması düşünülmediği için cinayetler üzerine çıkarılmış bir yönetmeliktir (…) Bu yeni bir durum değil. Türk devletinin yurt dışında imha etme politikası, Türkiye’nin kuruluşundan beri uygulanıyor.”
Çetin, Avrupa Birliği ve BM başta olmak üzere uluslararası toplumun toleransının Türkiye’ye bu cesareti verdiğini belirtti. Çetin, “Problem olan Avrupa Birliği ve devletlerinin sessiz kalmasıdır” dedi.
COMTE: PARİS’TEKİ CİNAYETLERİ MİT’İN İŞLEDİĞİ AÇIKTIR
Antoine Comte, Paris’te 9 Ocak 2013’te üç kadın devrimcinin katledilmesini hatırlattı. Comte, o dönem Türk istihbaratı tarafından bir tetikçinin Kürt hareketine sızdırıldığını belirterek, Ömer Güney’e işaret ederken, MİT yöneticilerinin imzasının yer aldığı “suikast emri”nden de bahsetti. Bu belgedeki imzaların Alman makamları tarafından doğrulandığına dikkat çeken Comte, “MİT’in Paris’teki cinayetleri organize ettiği açıktır” dedi.
Ömer Güney’in ölümünden sonra yeni bir soruşturma açılmasını talep ettiklerini belirten Comte, Türk istihbarat servislerinin birçok ülkede aktif olduğunu ve saldırı girişimlerinde bulunduğunu ortaya koyduklarını ifade etti. Comte, Belçika ve Almanya’da Kürtleri hedef alan suikast girişimlerinden örnekler verdi.
Comte, Paris katliamının yaşanması ardından dönemin siyasi yöneticilerinin açıklamalarını da anlattı.
FERMON: TÜRKİYE TERÖR İHRAC EDİYOR
Belçikalı avukat Jan Fermon, Genelkurmay’ın eski İstihbarat Başkanı İsmail Hakkı Pekin’in Paris katliamına ilişkin itirafı ve yeni cinayet çağrısına dikkat çekerek, “Bunun uluslararası bir skandal olduğunu düşünüyorum” dedi.
Genelkurmay eski İstihbarat Daire Başkanı İsmail Hakkı Pekin, CNN Türk’te 16 Şubat günü yayınlanan bir programda, Kandil’de KCK yöneticilerinin hedeflenmesi gerektiğini savunurken, Avrupa’daki Kürtleri de hedef göstermiş ve bir itirafta bulunmuştu:
“Avrupa’da bunların unsurları var. Avrupa’daki unsurlarına bir şey yapmamız gerekiyor. Yani daha evvelden Paris’te yapıldı ama, evet…”
Fermon, Avrupa ülkelerinin tepki vermemesini eleştirerek, “Türkiye nezdinde derhal tepki verilmeliydi” vurgusunda bulundu. “Cinayet çağrısı bir suçtur” diyen Fermon, son yıllarda Almanya ve Belçika’daki suikast girişimlerinden de bahsetti.
Fermon, tüm bu olayların MİT’i doğrudan işaret ettiğini ifade ederken, “Bu kesinlikle Avrupa’da hoş görülemez” vurgusunda bulundu. Fermon, “terör ihraç eden bir devlet olduğuna” dikkat çekerek, “Avrupa ülkeleri Türkiye’ye derhal diplomatik yanıt vermeli” dedi.
Bunun acil bir durum olduğunu kaydeden Fermon, Avrupa’da Kürtlere yönelik kriminalizasyon ve baskıya da son verilmesi gerektiğini zira, çatışmayı ihraç edenin Türkiye olduğunun altını çizdi.
JASENSKI: ALMAN HÜKÜMETİ BİLİYOR, SESSİZ KALIYOR
Almanya’da yargılanan birçok Kürt siyasetçinin avukatı Frank Jasenski, “Açık ki Alman hükümeti Türk devletinin Almanya’daki faaliyetlerini biliyor, bunu durdurmak için bir siyaset izlemiyor, çünkü Türk devletine destek veriyor” dedi.
Avrupa hükümetlerinin Türkiye’nin bu faaliyetlerini durdurması gerektiğini kaydeden Jasenski “Kürtlere yönelik baskılara da son verilmeli” diye ekledi.