Yazılı bir açıklama yapan TJK-E, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan etrafında kenetlenmeye, işgal ve imha politikalarına karşı durmaya çağırdı. 

TJK-E’nin açıklaması şöyle: 

“Kürtlere karşı yıllardır uyguladığı savaş politikalarıyla bir halkı yok etmeye çalışan faşist TC devleti 3 yılı aşkın süredir Reber Apo'yu mutlak tecrit altında tutarak tüm evrensel hukuk değerlerini ayaklar altına almaktadır. Son dönemde cezaevlerinde yaşanan keyfi uygulamalar, infaz durdurmalar İmralı da olduğu gibi siyasi tutsaklara yönelik uygulanan aile ve avukat görüşmelerinin engellenmesi tecridin bir yansıması olarak toplumda genelleştirilmeye çalışılmaktadır. Faşist AKP ve MHP ittifakı dünyada eşi  görülmemiş olan bu uygulama ile Kürtlerin Önderliğinden bağını kopararak korku, özel ve psikolojik savaş, algı operasyonları ile  soykırım politikalarını sahnelemektedir. Uluslararası güçler ABD, NATO ülkeleri ve Avrupa ülkelerinin sessizlikleriyle bu politikalara destek vermeleri Kürtler tarafından bilinen bir gerçekliktir. 

10 Ekim'de bir çok ülkenin desteğiyle başlatılan "Abdullah Öcalan'a özgürlük, Kürt Halkına Statü" hamlesi bu soykırım ve savaş politikalarını tüm çıplaklığıyla gözler önüne sermiştir. Ortadoğu'da onurlu bir barışı getirebilecek tek muhattap Reber APO ve onun kapitalist moderniteye alternatif olarak sunduğu Demokratik Konfederalizmdir. Bugün dört parça Kurdistan'da ki kadın örgütleri başta olmak üzere dünyada ki kadın örgütlerine "Jin Jiyan Azadi" felsefesi ile büyük bir umut aşılayarak kadının direnme, örgütlenme ve savaş gücünü açığa çıkarmıştır. Bu güçle Kürt Kadınları DAİS 'e karşı verdiği özgürlük mücadelesi ile tarihin altın sayfalarında yerini almıştır. 

Bugün kadınlar Reber Apo' nun  Kadın Özgürlük İdeolojisi ve öğretileri ile 08 Mart ve  21 Martları coşku ve öz gücüyle sahiplenmiştir. 31 Mart yerel seçimlerinde her türlü hukuksuzluğa karşı büyük bir başarı elde ederek faşist AKP'ye dersini vermiştir.  Kadınlar her yerde Önderliksiz bir yaşamı asla kabul etmeyeceğini belirterek "Reber Apo' nun özgürlüğü, bizim Özgürlüğümüzdür" sloganı ile Uluslararası komplonun da, tecridin de anlamını yitirdiğinin altını çizmiştir. 

15 Nisan'da bir kez daha Avrupa Konseyine bağlı olan CPT'ye görev ve sorumluluklarını hatırlatmak için Kürtler ve dostları kadınların öncülüğünde Strasbourg' ta bir araya gelmektedir. Bu anlamda; Önderliğin etrafında kenetlenmek, hamleye sahip çıkmak, her türlü işgal ve imha politikalarına karşı dur demek için tüm yurtsever halkımızı ve dostlarımızı bizimle dayanışmayı büyütmeye davet ediyoruz.”