Yazılı bir açıklama ile 16 Mayıs günü açıklanan kararlara tepki gösteren TJKE-E, “Kobanê Davası AKP-DAİŞ ortaklığıyla Şengal ve Rojava’yı işgal  saldırılarını ve Kürt halkına dönük soykırım suçlarının açığa çıkmasını engellemek için açılmış bir davadır. Aynı zamanda bununla 7-8 Ekim eylemlerinde gerçekleştirilen sivil katliamları ört-bas ederek ulusal-uluslararası zeminde yargılanmanın önüne geçmek amaçlamıştır.  Kobanê Kumpas Davasında,  demokratik siyaset tasfiye ve kriminalize edilerek  Kobanê direnişini sahiplenen herkes cezalandırılmak istenmiştir” diye belirtti.

Açıklamada devamla şu ifadeler yer aldı: “Çünkü Kuzey Kurdistan halkının DAİŞ saldırılarına karşı Rojava halkı ile dayanışma amaçlı gerçekleştirdiği 7-8 Ekim direnişi bu saldırıların önüne almış, AKP ve DAIŞ'in işgal ve soykırım planlarını önlemede önemli bir rol oynamıştır. 

Neo-Osmanlıcılık planlarını devreye koyan AKP-MHP faşist rejimi DAİŞ gibi dünyanın en vahşi terör örgütünü kurarak birçok savaş suçu işlemiştir.  Ancak başta kadınlar olmak üzere Kürt halkı ve dostları Kobanê direnişi etrafında büyük bir direniş  yaratmış ve büyük bir zafer kazanmıştır. Kobanê direnişi ile AKP-DAIŞ yenilmiş, Kürt halkına dönük geliştirilen soykırım saldırıları engellenmiştir.

AKP-MHP faşist rejimi kendi varlığını Kürt halkının yokluğu üzerine inşa etmiştir.  Ancak Kobanê direnişi ile bunun gerçekleşemeyeceği çok iyi görülmüştür. AKP-MHP faşist rejimi her ne kadar tecrit, işgal ve katliamlarlar Kürt halkını ve kadınları durdurmak istese de bunu yapamamış, tersine dost da düşman da direnenlerin başardıklarına tanık olmuştur.

Kobanê kumpas davasında ortaya çıkan sonuç birkez daha adaletin yok sayılması ve katliamı olmuştur. Türkiye'de hukukun AKP-MHP faşist rejiminin bir kuklasına dönüştüğüne ve mahkemelerin bir tiyatro sahnesinden ibaret olduğunu  bir kez daha göstermiştir. 

Bizler Avrupa Kürt Kadın Hareketi olarak Kobanê davasında çıkan sonuçları  kınıyor ve Kobanê direnişinin ruhuyla bu faşist rejiminin haksız, adaletsiz ve gayri meşru kararlarını tanımıyoruz. Kadınlar ve Kürt halkı bu faşist rejime karşı direnişini büyüterek devam edecektir. Unutulmamalıdır ki; AKP-MHP faşist rejimine karşı mücadelemiz ve özgürlük savaşımız tecrit sistemini parçalayacak ve Önder Apo'nun özgürlüğünü sağlayacaktır. AKP-MHP faşist rejiminin ise soykırım suçlarından yargılanmasını getirecektir.  

Bu temelde başta kadınlar olmak üzere demokrasiden, adaletten ve insanlık değerlerinden yana olan herkesi Kobanê davasını sahiplenmeye, DAİŞ’e karşı yürütülen kadın direniş çizgisini savunmaya çağırıyoruz. Tüm uluslar arası  kurumları görevlerini yerine getirmeye ve buna karşı tavır almaya çağırıyoruz.”